25'inci gününde Rusya-Ukrayna savaşı ve Türkiye'nin denge siyaseti

İstanbul seyahatimden dolayı Rusya-Ukranya Savaşı ile ilgili yazacağım üçüncü yazım gecikti. Bunun için okurlarımdan özür diliyorum. Savaş bugün 25'inci gününde. Ukranya yok ediliyor; 3 milyon insan mülteci durumuna düştü, yüzlerce çocuk öldürüldü. İnsanlık trajedisi gittikçe derinleşiyor. Türkiye savaşın bitmesi için büyük bir diploması performansı ortaya koyuyor. Bu da Rusya ve Ukrayna tarafından kabul görüyor. Nitekim iki ülkenin Dışişleri Bakanları Lavrov ve Kuleba Antalya Diploması Forumu’nda Dışişleri Bakını Sn. Mevlüt Çavuşoğlu’nun koordinatörlüğünde ilk defa bir araya geldiler. Sn. Çavuşoğlu hem Moskova’yı hem de Kiev'i ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan, Rusya ve Ukrayna devlet başkanlarıyla sürekli görüşmeler yapıyor. Montrö Antlaşması’nı disiplinli bir şekilde uygulamasından ve denge politikasından dolayı Türkiye taktir ediliyor. Denge politikasının daha ne kadar dayanabileceğini tahmin etmek ise çok zor. Batı’nın koro halinde Rusya’ya ekonomik ambargo uygulaması ve Ukranya’yı NATO’ya, AB’ye kabul etmemeleri Türkiye’nin elini her iki ülkeye karşı güçlendiriyor. Aksi halde Rusya’yı işgalci kabul edip ambargolara uymaması mümkün olmazdı. Rusya Ukranya’yı yok ediyor. Bu arada kendisi de yok oluyor. İkisinin de yok olmasını istemeyen ülkelerin başında Türkiye geliyor. Zelenski’nin güvendiği Batı fos çıktı. Rusya’nın da savaşı 72 saate tamamlayamayacağını 25'inci günün sonunda görmüş olması gerekiyor. Tüm insanlığın ümidi olan olası acil bir ateşkesin garantörü Türkiye olacaktır.