Çin, kadınların toplumsal refahını artırmak ve gelişmekte olan ülkelerdeki kadınlara yeni fırsatlar sunmak için kapsamlı projelere imza atıyor. Ülkede kadınların yaşam süresi 80 yılı aşarken, 30 binden fazla kadın eğitim için Çin’e davet edildi.
690 milyon kadın müreffeh seviyeye ulaştı
Çin’de bugün 690 milyondan fazla kadın, toplumun farklı alanlarında güçlü bir konuma ulaştı. Ülkedeki yükseköğretim öğrencilerinin yarısından fazlası ve bilim-teknoloji alanında çalışan personelin yüzde 45,8’i kadınlardan oluşuyor. Ayrıca internet sektöründeki girişimcilerin yarısından fazlası kadın iken, hakimlerin yüzde 42,3’ü de kadınlardan oluşuyor.
Kadınların yaşam süresi 80 yılı aşarken, Çin, Dünya Sağlık Örgütü tarafından anne ve çocuk sağlığı alanında en yüksek performans gösteren 10 ülkeden biri olarak gösterildi.
Gelişmekte olan ülkelerdeki kadınlara destek
Çin sadece kendi içinde değil, uluslararası ölçekte de kadınların güçlenmesi için çalışıyor. 2015-2020 yılları arasında Çin, BM Kadın Birimi’ne 10 milyon dolar katkı sağladı. Aynı dönemde, gelişmekte olan ülkelerdeki kadın ve çocukların yaşam koşullarını iyileştirmek amacıyla yüzlerce proje hayata geçirildi.
Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping’in 2015 Küresel Kadın Zirvesi’nde açıkladığı girişimler arasında, gelişmekte olan ülkelerde 100 “Anne ve Çocuk Sağlığı Projesi”, 100 “Mutlu Kampüs Projesi” ve 30 bin kadının Çin’e eğitim için davet edilmesi yer alıyor. Ayrıca, 100 bin kadın teknik ve mesleki personel yetiştirme hedefi de başarıyla tamamlandı.
Kadın istihdamında örnek uygulamalar
Çin, kadın istihdamını artırmak için yenilikçi projeleri dünyanın farklı bölgelerine taşıyor. Örneğin, Tanzanya’nın Zanzibar adasında Çin desteğiyle başlatılan “mantar otu yetiştirme” teknolojisi, kadınların üretim ve gelir elde etmesine olanak tanıdı.
Benzer şekilde, Etiyopya’da Çin ve Uluslararası Bambu ve Rattan Örgütü’nün yürüttüğü “Plastik Yerine Bambu” girişimi, Afrikalı kadınların hem çevre dostu üretime katılmasını hem de ekonomik bağımsızlık kazanmasını sağladı.
“Kadınların refahı, toplumların geleceğidir”
Uzmanlar, Çin’in bu politikalarının sadece kadınları değil, toplumun tüm kesimlerini dönüştürdüğünü vurguluyor. Kadınların eğitim, üretim ve teknoloji alanında daha fazla yer almasının, ekonomik büyümeye doğrudan katkı sunduğu belirtiliyor.
Çin hükümeti, önümüzdeki yıllarda da kadınlara yönelik eğitim, sağlık ve istihdam programlarını artırarak, “her kadına rüyasını gerçekleştirme fırsatı sunma” hedefini sürdüreceğini açıkladı.