Haber Giriş Tarihi: 26.07.2024 19:17
Haber Güncellenme Tarihi: 26.07.2024 19:17

Geçtiğimiz gün
Iran International eliyle uluslararası kamuoyunun gündemine dikkat çeken bir iddia taşındı.
“İran İslam Cumhuriyeti ile Ermenistan arasında gizli silah anlaşması” başlığını taşıyan habere göre;
Tahran ile
Erivan arasında 500 milyon dolarlık gizli silah anlaşması imzalandı. Anlaşma içerisinde
Shahed 136, Shahed 129, Shahed 197, Mohajer gibi insansız hava araçları ve
3. Khordad, Majid, 15. Khordad ve
Arman gibi hava savunma füze sistemleri yer alıyor. Ayrıca anlaşma yalnızca silah tedarikini değil istihbarat iş birliğini, eğitimi ve potansiyel olarak
Ermenistan'da bir
İran askeri üssünün kurulmasını da içeriyor. Söz konusu iddia
Türkiye medyasında da geniş yer buldu. Ancak
İran hükümeti kısa süre içerisinde iddiayı yalanladı.
İran’ın Erivan Büyükelçisi Subhani, “bu tür haberlerin İran İslam Cumhuriyeti hakkında yanlış bilgiler ve taraflı analizler yayınlama konusunda geçmişi olan medya kuruluşları tarafından yayınlandığını” bildirdi. Ayrıca bu tür haberlerin
İran ile bölge ülkeleri arasındaki dostane ilişkilerin geliştirilmesini etkilemek amacıyla yayınlandığını belirten
Subhani, İran’ın Kafkasya bölgesinde barış ve istikrarın sağlanmasının yanı sıra ekonomik kalkınmayı da desteklediğini vurguladı.
Ermenistan Savunma Bakanlığı Basın Sekreteri
Aram Torosyan da iddiayı
“asılsız, uydurma” olarak nitelendirdi.
Peki anlaşma iddiası doğru olabilir mi?
Iran International, söz konusu iddiayı “bilgili bir kaynağa” dayandırarak yaydı. Kaynağın kim olduğunu açıkça belirtmedi. Bir basın kuruluşu, hukuki açıdan kaynağını gizli tutma hakkına elbette sahip. Ancak kaynağın gizli tutulması zihinlerde her zaman soru işareti de uyandırır. Zira kimi basın kuruluşlarının gizli kaynaklar ya da genel ifadeler yoluyla dezenformatif içerikleri kamuoyuna yaydığına şahitlik edilir. Diğer taraftan
Iran International, İngiltere merkezli bir yayın kuruluşu.
Subhani‘nin de ifadesiyle
“İran İslam Cumhuriyeti hakkında taraflı analizler yayma konusunda” meşhur. Kuruluşun
Suudi Arabistan Kraliyet Ailesi ile yakın ilişkisi olduğuna dair iddialara da rastlanılıyor. Yayın politikasını
İran hükümetine muhalefet etme üzerine inşa ettiği göz önünde bulundurulduğunda
Iran International’ın söz konusu iddiasına şüpheyle yaklaşmak gerekiyor.
Bu iddia kimin işine yarar, neye hizmet eder?
Bilindiği üzere son dönemde
Azerbaycan-İran ilişkileri normalleşmeye ve diplomatik bağlar yeniden olağan seviyeye ulaşmaya başladı.
Azerbaycan’ın Tahran’daki Büyükelçiliği yeniden açıldı. Söz konusu iddianın,
Azerbaycan ile
İran arasındaki normalleşme sürecini sekteye uğratma hedefiyle yayılması muhtemel. Bu konuda
Azerbaycanlı analistlerin de değerlendirmeleri mevcut.
Caliber.Az'dan Murad Abiyev, "Hayalet silah anlaşması: Sahte iddialar Bakü-Tahran diplomasisini rayından çıkarmayı nasıl amaçlıyor?" başlığıyla yayımladığı analizinde iddianın uzun süren bir krizin ardından düzelen
Azerbaycan-İran ilişkilerini sarsmak amacıyla ortaya atılmış olabileceğini söylüyor. Öte yandan böyle bir iddia
Ermenistan'ın da pek işine yaramaz.
Tahran ile 500 milyon dolarlık bir anlaşma imzalanmasını başta
ABD ve
Fransa olmak üzere
Ermenistan'ın batıdaki müttefikleri hoş karşılamaz. İddianın, bölgenin barış iklimini bozmaktan başka bir şeye hizmet etmediği açık. O zaman bölgedeki çatışma ikliminden kim besleniyorsa iddianın ona hizmet ettiğini söylemekte de bir sakınca yok.