
Sarayın gölgesinde bir rekabet
Avrupa tarihinin en tartışmalı kadın hükümdarlarından Catherine de Medici, 16. yüzyılda Fransa tahtının en güçlü figürlerinden biriydi. Ancak en büyük rakibi, kralın yıllarca yanında olan metresi Diane de Poitiers oldu.
Tarihçilere göre Catherine, kocasının sevgilisine duyduğu kıskançlık nedeniyle dikkat çekici bir adım attı: topuklu ayakkabı. Rivayete göre kraliçe, metresinden daha uzun görünmek ve sarayda üstünlük sağlamak için bu modayı başlattı.
“Asla kocasının metresini sevmez”
Catherine’in çocuklarına yazdığı mektuplardan birinde, “Kocasını seven bir kadın, onun metresinden asla hoşlanmaz” ifadesi geçiyor. Kraliçe, sadece duygusal değil, siyasi anlamda da rakibinden rahatsızdı. Çünkü Kral II. Henri, Diane’e mücevherler, şatolar ve siyasi nüfuz kazandırmıştı.
Tarihçi Robert Hardman, “Catherine dış görünüşüne çok önem verirdi. Onun topuklu ayakkabıyı icat ettiği söylenir. Amacı, kocasının metresinden uzun görünmekti” dedi.
Ölüm sonrası intikam
Kral II. Henri’nin 1559’daki ani ölümünün ardından Catherine naibeliği devraldı. İlk işlerinden biri, Diane’in tüm mücevherlerini ve Loire Vadisi’ndeki görkemli şatosunu geri almak oldu.
Ünlü elmas Briolette of India’yı da Diane’den alarak saraya geri getirdi.
Hardman bu süreci, “Onunla uğraşmak zor olurdu, ama kraliçe ana olduğunda kimse karşısına çıkmak istemezdi” sözleriyle özetledi.
“Yılan Kraliçe”nin diğer yüzü
Catherine de Medici tarih kitaplarında çoğunlukla “entrikacı” olarak anılsa da modern tarihçiler, onu pragmatik ve etkili bir yönetici olarak görüyor.
Din savaşlarında barış için çaba harcadı. İngiltere’den Calais’i geri aldı. Çocuklarının krallıklarını başarıyla yönetti.Kadın ve yabancı bir hükümdar olmasına rağmen dönemin en çalkantılı yıllarında ayakta kalmayı başardı.
Bu iddia, topuklu ayakkabının tarihine dair efsanelerden sadece biri. Ancak Catherine de Medici’nin hem siyasete hem de modaya damga vurduğu tartışmasız bir gerçek.