
İşçi, işveren ve hükümet temsilcileri, yeni yılda belirlenecek asgari ücret öncesinde ilk kez bir araya geldi. Üçlü Danışma Kurulu toplantısında, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısı ve işleyişine ilişkin görüş alışverişi yapıldı.
Komisyon öncesi hazırlık toplantısı yapıldı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ev sahipliğinde gerçekleşen toplantı, 21 Ekim’de Ankara’da düzenlendi. Toplantının ana gündemini, Aralık ayında başlayacak asgari ücret pazarlıkları öncesi komisyonun temsil yapısı, karar süreçleri ve işleyiş biçimi oluşturdu.
Bakanlık, 9 Ekim’de “Sendikal Örgütlenmenin Yaygınlaştırılması” başlığıyla topladığı kurulun bu kez asgari ücret temasıyla yeniden bir araya geldiğini açıkladı.
İşçi temsilcileri komisyon yapısına tepkili
İşçi sendikaları, yıllardır süren temsil eşitsizliğine dikkat çekti. TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, geçtiğimiz Aralık ayında yaptığı açıklamada,
“Adil olmayan bir komisyonda 50 yıl oturduk. Bu sistem değişmezse TÜRK-İŞ bir daha o masaya oturmayacak,” ifadelerini kullanmıştı.
Benzer şekilde, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan da komisyonun yeniden yapılandırılması gerektiğini belirterek,
“TÜRK-İŞ katılmayacak, biz de aynı noktadayız. Yapı değişmeden masaya oturmak anlamsız,” dedi.
Komisyonun mevcut yapısı nasıl işliyor?
Yasaya göre, Asgari Ücret Tespit Komisyonu 15 üyeden oluşuyor:
5 işçi temsilcisi, 5 işveren temsilcisi, 5 hükümet temsilcisi.Komisyona, Bakanlık temsilcisi başkanlık ediyor. Toplantılar en az 10 üyenin katılımıyla yapılıyor; kararlar oy çokluğuyla alınıyor. Eşitlik durumunda ise başkanın bulunduğu tarafın oyu üstün sayılıyor.
Mevcut asgari ücret ve işverene maliyeti
2025 yılı itibarıyla asgari ücret:
Brüt: 26 bin 5 lira 50 kuruş,
Net: 22 bin 104 lira 67 kuruş.
Bir işçinin işverene toplam maliyeti ise 30 bin 621 lira 48 kuruş. Bu tutarın 4 bin 95 lirası sosyal güvenlik primi, 520 lirası işsizlik sigorta fonuna gidiyor.
Yeni dönem için beklenti ve tartışmalar
Aralık ayında başlayacak pazarlıklarda, ekonomik göstergeler kadar komisyonun yapısına dair değişim talepleri de gündemde olacak. Sendikalar, asgari ücretin tek taraflı belirlenmesine yol açan yapının değiştirilmesini, işverenler ise enflasyon ve istihdam baskısı altında dengeli bir artış talep ediyor.
Hükümet cephesi, “asgari ücrette sürdürülebilirlik” vurgusuyla süreci yönetmeyi hedefliyor. Ancak sendikaların “katılmama” resti, bu yılki görüşmeleri geçmiş yıllara kıyasla daha gergin bir zemine taşıyacak gibi görünüyor.
İlk toplantı, yeni ücretin rakamsal boyutundan çok yöntem tartışmalarıyla tamamlandı. Taraflar masada kalmayı sürdürse de, adil temsil ve sosyal uzlaşma beklentilerinin karşılanıp karşılanamayacağı henüz belirsiz.