İlçe felakete sürükleniyor: Zemin çöküyor, metan yangın riski büyüyor!

Isparta’nın Eğirdir ilçesinde obruklar ve bina çatlakları panik yarattı. Uzmanlara göre sorun fay hattı değil; yer altı suyu çekiliyor, zemin boşalıyor, metan gazı birikiyor.

Haber Giriş Tarihi: 27.11.2025 13:50
Haber Güncellenme Tarihi: 27.11.2025 13:50
https://haberdeger.com/

Eğirdir’de ne oluyor? İlk bulgular ne söylüyor

Eğirdir’de bir elma bahçesinde yaklaşık 1 metre derinliğinde obruklar görülmesi ve mahallelerde ev duvarlarında çatlakların artması üzerine açıklama yapan Şakir Şahin, tehlikenin kaynağının deprem ya da fay hattı olmadığını vurguladı. Şahin’e göre asıl neden, göldeki yer altı su seviyesindeki sert düşüşün zeminde boşluklar oluşturması. Bu boşluklar büyüdükçe, üstteki kütleyi taşıyamayan zemin çökmelere yol açıyor.

“Göl çekiliyor, zemin daralıyor, binalar yoruluyor”

Şahin, göl seviyesindeki düşüşün iklim krizi ve yağış rejimindeki bozulma kadar, kaçak kuyular, yüzey sularının göletlerle kesilmesi ve çevresel müdahalelerin (örneğin mermer ocakları) yer altı su dengesini bozmasının da sonucu olduğunu söyledi. Yer altı suyunun çekilmesiyle kumlu tabakalarda boşlukların arttığını, kil ve silt tabakaların ise kuruyup hacim kaybettiğini belirten uzman, bu sürecin binalarda farklı oturmalar, ağırlık merkezinin oynaması ve sonuçta çatlak–hasar döngüsünü tetiklediğini ifade etti.

Metan alarmı: “Sıkışan gaz yangına döner”

Göldeki çekilme yalnızca zemin için değil, yangın riski açısından da kırmızı alarm veriyor. Şahin, yer altı suyu azaldıkça basıncın düştüğünü ve “bataklık gazı” olarak bilinen metanın yüzeye çıkabildiğini anlattı. Metan’ın hava ile temas ettiğinde kolay tutuştuğunu vurgulayan uzman, özellikle binaların altında biriken gazın en küçük kıvılcımla büyük yangınlara dönüşebileceğinin altını çizdi.

Ekosistem uyarısı: “Göl kurursa bölge çoraklaşır”

Eğirdir Gölü’nün kurumasının yalnızca yerel bir sorun olmayacağını belirten Şahin, ekosistemin çökmesinin tarımı daraltacağını, yağış rejimini bozacağını ve bölgesel iklimi olumsuz etkileyeceğini söyledi. Daha önce Yarışlı Gölü ve Akşehir Gölü örneklerinde görülen dramatik tabloya dikkat çeken uzman, “Aynı kader Eğirdir’i de bekleyebilir” uyarısında bulundu.

“Çökme ve yangın kaçınılmaz olabilir”

Uzman değerlendirmesine göre mevcut gidişat durdurulmazsa, zemin hacim kaybı binaların yük taşıma kapasitesini zayıflatacak; çatlaklar arttıkça yapısal göçük olasılığı büyüyecek. Aynı anda, metan birikimi yangın zinciri yaratabilecek.

Acil çağrı: Eylem planı, denetim ve tasarruf

Şakir Şahin, kapsamlı bir acil eylem planı çağrısı yaparak şunları vurguladı:

Kaçak kuyuların kapatılması ve denetimlerin sıkılaştırılması Gölün giriş–çıkış su dengesinin bilimsel izlenmesi Vahşi sulamanın bırakılması, su tasarrufunun zorunlu hale getirilmesi Binalarda periyodik zemin–taşıyıcı sistem kontrolleri Metan ihtimaline karşı gaz ölçümü ve havalandırma önlemleri

Türkiye su eşiğinde

Şahin, kişi başına düşen yıllık su miktarının 1.200 m³ seviyelerine gerilediğini hatırlatarak, bunun 1.000 m³ altına düşmesinin “su fakiri ülke” anlamına geldiğini söyledi ve su yönetiminde ulusal ölçekte radikal adımlar atılmasını istedi.

Eğirdir’de risk artık “olasılık” aşamasını geçti. Zemin çekilme, çökme ve yangın üçgeninde uyarı veriyor. Uzmanlar, “Bugün önlem, yarın hayat kurtarır” diyor.