Mehmet Uçum: Tek Devlet ve Tek Millet Türkiye’nin tek gerçeğidir

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, Terörsüz Türkiye sürecinin hızlandığını ve İmralı dinlemesi kararının süreci belirleyici bir aşamaya taşıyacağını söyledi.

Haber Giriş Tarihi: 23.11.2025 11:08
Haber Güncellenme Tarihi: 23.11.2025 11:08
https://haberdeger.com/

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, Anadolu Ajansı için kaleme aldığı pazar yazısında “Terörsüz Türkiye” olarak adlandırılan yeni döneme ilişkin kapsamlı bir değerlendirme yaptı. Uçum, TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun İmralı dinlemesi kararı, Kürtlerle devlet ilişkisi, yerel yönetim reformu ve geçiş sürecinin hukuki aşamaları gibi başlıklarda net mesajlar verdi. Yazı boyunca “Tek Devlet ve Tek Millet Türkiye’nin tek gerçeğidir” vurgusu öne çıktı.

“İmralı dinlemesi yeni ve somut bir durum yaratacak”

Uçum, Komisyonun aldığı İmralı dinlemesi kararının süreci dönüştüreceğini belirterek şu ifadeyi kullandı:

“İmralı dinlemesinden sonra yeni ve somut bir durum oluşur. Soyut karşı çıkışlar ortaya çıkan somut durum karşısında anlamsızlaşır.”

Uçum’a göre bu adım, uzun süredir devam eden siyasi tartışmalara pratik bir veri sunacak ve hem lehte hem aleyhte görüşlerin “gerçeklik zemininde” yeniden şekillenmesini sağlayacak.

“Geçiş sürecine yönelik fikri sabotajlar devam ediyor”

Uçum, geçiş süreci hızlanırken buna karşı yürütülen “fikri sabotajlara” dikkat çekti:

“Temel hedef geçiş sürecinin birikimini ve sonuca ulaşma imkanını değersizleştirmektir.”

Bununla birlikte her eleştirinin kötü niyetli olmadığını ifade eden Uçum, samimi endişelerle dile getirilen görüşlerin ayırt edilmesi gerektiğini vurguladı.

Tarihsel provokasyonlar ve liderlik vurgusu

Uçum, geçmişteki acı olayların sürekli gündeme getirilmesini “fikri provokasyon” olarak nitelendirirken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın rolüne özel bir vurgu yaptı:

“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kürtlere yönelik inkar ve ret politikalarını bitiren liderliği yok sayılamaz.”

Ayrıca MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 1 Ekim 2024’ten bu yana attığı adımların “bilgece ve cesur” hamleler olduğunu söyleyerek bunları hedef alan görüşlere karşı “net tutum alınması gerektiğini” belirtti.

Geçiş süreci hukukunda yeni aşama

Mehmet Uçum yazısında, geçiş süreci hukukunun artık daha sistematik bir faza girdiğini ifade etti:

“Komisyon, dinleme faaliyetine son verecek. Ardından geçiş süreci hukukuna ilişkin raporunu hazırlayacak.”

Bu raporda, terörün “her boyutuyla sona erdiğine dair pratik teyit mekanizmaları” ile Meclis ve yürütmeye yönelik önerilerin yer alması bekleniyor. Uçum ayrıca Komisyonun demokrasiye dair ayrı veya birleşik bir rapor hazırlayabileceğini belirtti.

Devlet–Kürt ilişkilerinde yeni tanım: ‘Sorun değil konu’

Uçum’un yazısındaki en dikkat çekici bölümlerden biri devlet ile Kürtler arasındaki ilişkiye dair yaptığı tanımlama oldu:

“Türkiye’de Devlet ile Kürtler arasındaki gündem, Erdoğan yönetimlerinde mesele olmaktan çıkmaya başladı ve giderek ‘konu’ya dönüştü.”

Bu dönüşümü şöyle detaylandırdı:

Ayrılıkçı eğilimlerin tamamen sıfırlanması

Kürtlerin tamamının devletle eksiksiz bütünleşmesi

Kürtçenin özgürlüğünün güçlendirilmesi ve kalıcılaştırılması

Eşitlik duygusunun pratikte yerleşmesi

Dil konusuna dair ise şu vurguyu yaptı:

“Türkçenin kapsayıcılığı ile Kürtçenin özgürlüğü arasında bir uyumsuzluk yoktur.”

Yerel yönetimlerde kapsamlı reform ihtiyacı

Yazıda yerel yönetimlerin yeniden yapılanmasının “Türkiye geneli için zorunlu” olduğu ifade edildi:

“Üniter yapıyı destekleyecek, tek teşkilat, tek bütçe ve tek icra yaklaşımını hayata geçirecek bir yerel yönetimler reformu kaçınılmaz hale geldi.”

Bu reformun hem denetimi hem de yerel meclislerin yetkisini yeniden düzenlemesi gerektiğini belirtti.

“Tek Devlet, Tek Millet” vurgusuyla bitirdi

Mehmet Uçum yazısını, sürecin ideolojik merkezine işaret eden cümlelerle sonlandırdı:

“Tek Devlet ve Tek Millet Türkiye’nin tek gerçeğidir.”

Ve bu gerçeğin kabullenilmesinin tüm unsurların geleceğini birlikte şekillendirmesi için zorunlu olduğunu ifade etti.

Son bölümde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bölgesel bütünleşme vizyonuna atıf yapan Uçum, Türkiye’nin güçlenmesinin “Türklerin, Arapların ve Kürtlerin bu yüzyıldaki bütünleşmesini başlatabileceğini” savundu.