TBMM’nin “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu”nda konuşan 28. Başkan Binali Yıldırım, Suriye kuzeyindeki terör yapılanmalarının “Terörsüz Türkiye” projesi içinde önemle ele alınması gerektiğini vurgulayarak, yeniden format değiştiren PKK benzeri oluşumların büyük bir hata olacağını dile getirdi.
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu toplantısında konuşan 28. TBMM Başkanı Binali Yıldırım, terörle mücadelenin yalnızca sahadaki başarıyla sınırlı kalmaması gerektiğini belirtti. PKK ve uzantılarının silah bırakmasının bu sürecin kalıcı olmasında hayati bir rol oynayacağını vurgulayan Yıldırım, bu nedenle sürece “ihtiyatlı iyimserlikle” yaklaşmak gerektiğini ifade etti.
Yıldırım, Türkiye Cumhuriyeti’nin kırmızı çizgilerinin – ülke sınırları, üniter devlet yapısı ve cumhuriyetin temel esasları – asla tartışmaya açılmayacağını net bir şekilde dile getirerek, bu temel ilkelerin korunmasının toplumsal barış sürecinde temel dayanak olduğunu kaydetti.
Konuşmasında Suriye'nin kuzeyindeki yapılanmalara da dikkat çeken Yıldırım, SDG, YPG ve PYD'nin “Terörsüz Türkiye” hedefi kapsamında mutlaka ciddiyetle ele alınması gerektiğini söyledi. Bu yapıların kendilerini feshedip başka bir isim veya formatla yeniden sahneye çıkmasının ise “büyük bir hata ve hayal kırıklığı” olacağını ifade etti.
Yıldırım ayrıca, bazı emperyal devletlerin çifte standartlı açıklamalarının dikkatle izlenmesi gerektiğini belirterek, uluslararası alandaki söylemlerle sahadaki gerçekler arasındaki tutarsızlıklara dikkat çekti.
Toplantıda söz alan 29. TBMM Başkanı Mustafa Şentop ise, siyasi kapsayıcılığın toplumsal kapsayıcılığa dönüşmesinin bu süreçte en az güvenlik boyutu kadar önemli olduğunu vurguladı. Terör örgütlerinin silah bırakmasının ardından bu kişilerin topluma kazandırılması için yasal zeminde yeni düzenlemelere ihtiyaç olduğunu belirten Şentop, bu düzenlemelerin titizlikle hazırlanması gerektiğini söyledi. Süreci sadece kriminal boyutla sınırlı görmenin yetersiz kalacağını belirten Şentop, “Terörsüz Türkiye bir hayal değil, gerçekçi bir hedeftir” dedi.