Yerli ve Milli Parti Genel Başkanı Teoman Mutlu, X hesabından yaptığı paylaşımda Türkiye siyasetindeki “parti değiştirme” (defection) pratiğine sert tepki gösterdi. Mutlu, çözümün “iki satırlık bir kanun”la mümkün olduğunu savundu: “Parti değiştirenin tüm görevleri sona erer”. Biz de bu çıkışın neden gündeme geldiğini, mevcut hukuk düzenini ve olası etkilerini bir gazeteci gözüyle analiz ettik.
“Demokrasi lafta kaldı”
Mutlu, çok partili siyasi hayata geçildiğinden bu yana milletvekili ve belediye başkanlarının sık sık parti değiştirdiğini belirterek, bu durumun halk arasında tartışmalara neden olduğunu söyledi.
Mutlu’nun sözlerine göre, toplumda farklı görüşler öne çıkıyor:
Kimileri parti değiştirmeyi “ihanet” olarak görüyor,
Kimileri demokrasinin gereği sayıyor,
Kimileri ise “parti değiştiren görevinden de istifa etmeli” diyor.
Ancak Mutlu, bütün bu tartışmaların sonuçsuz kaldığını belirterek, “Bizim demokrasimiz laflarla ve algılarla yürüyen sakat bir demokrasiye dönüştü” ifadelerini kullandı.
“İki satırlık yasa yeter”
Yerli ve Milli Parti lideri, çözümün çok basit olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“İki satırlık bir kanun çıkarırsınız: ‘Parti değiştirenin tüm görevleri sona erer’ dersiniz. Hepsi bu kadar.”
“Bütün liderler bu silahı kullanıyor”
Mutlu, bugüne kadar hiçbir iktidarın böyle bir adım atmadığını belirterek, şu sözlerle eleştirisini sürdürdü:
“Onlarca iktidar geldi geçti. Ama bu düzenlemeyi hiçbirisi yapmadı. Neden? Çünkü bu silahı bütün liderler kullanıyor.”
Teoman Mutlu’nun bu çıkışı, son dönemde artan parti değiştirme tartışmalarına farklı bir boyut kazandırırken, siyasette “halkın iradesi korunmalı mı, yoksa temsilcilerin özgürlüğü mü öne çıkmalı?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı.