
İki yılın bilançosu: 66 binden fazla Filistinli, 1.200 İsrailli öldü
Bowen’ın BBC’de yayımlanan analizinde, 7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’e düzenlediği saldırıların 1.200 sivilin ölümüne yol açtığı ve 251 kişinin rehin alındığı hatırlatıldı. İsrail’in Gazze’ye verdiği askeri yanıtın ise 66 binden fazla Filistinlinin yaşamına mal olduğu, ölenlerin 18 binden fazlasının çocuk olduğu belirtildi. Londra merkezli The Lancet dergisindeki araştırmalara göre bu rakamların daha da yüksek olabileceği ifade edildi.
Gazze’de insani kriz, İsrail’de yorgun toplum
Gazze’de iki milyondan fazla kişinin açlık, ilaç ve insani yardım eksikliği nedeniyle felaket koşullarında yaşam mücadelesi verdiğini vurgulayan Bowen, İsrail toplumunun da savaştan bıkkın olduğunu aktardı. Yüz binlerce yedek askerin aylar süren cephe görevinden sonra normal hayatına dönmek istediğini, kamuoyunun da rehinelerin iadesi karşılığında ateşkese sıcak baktığını yazdı.
Hamas: Çöken yapıdan gerilla gücüne dönüş
Bowen’a göre, Hamas artık örgütlü bir ordu olmaktan çıkıp yıkıntılar arasında gerilla savaşı yürüten küçük gruplara dönüşmüş durumda. Hamas’ın iktidarı teknokratlara devretmeye hazır olduğu, ancak hâlâ kendini savunacak kadar silah bırakmak istediği ifade edildi. Bu, hem Filistin halkının intikam duygularına hem de Hamas’ın varlığını sürdürme stratejisine bağlandı.
Netanyahu’nun “tam zafer” arayışı
BBC yazısında, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun siyasi geleceğini “tam zafer” ilanına bağladığı belirtildi. Netanyahu’nun hedefinin, rehinelerin iadesi, Hamas’ın yok edilmesi ve Gazze’nin silahsızlandırılması olduğu, aksi durumda seçimlerde kaybedebileceği ve tarihe 7 Ekim saldırılarındaki güvenlik zafiyetinin sorumlusu olarak geçebileceği ifade edildi.
Trump’ın 20 maddelik planı ve müzakereler
Jeremy Bowen, Doha ve Şarm el-Şeyh’te yürütülen dolaylı müzakerelerin temelinde Donald Trump’ın hazırladığı 20 maddelik Gazze barış planının olduğunu aktardı. Planın, İsrailli rehineler karşılığında Filistinli mahkûmların serbest bırakılmasını ve Gazze’nin gelecekteki yönetiminin şekillendirilmesini öngördüğü belirtildi. Ancak, planın Batı Şeria’nın statüsüne değinmediği ve Filistin devleti konusunda muğlak ifadeler içerdiği kaydedildi.
ABD’nin baskısı, Katar ve Mısır’ın arabuluculuğu
BBC yazısında, Hamas ve İsrail heyetlerinin yüz yüze gelmediği; görüşmelerde Mısır ve Katar’ın arabuluculuk yaptığı, ABD’nin ise belirleyici baskı unsuru olduğu belirtildi. Trump’ın Hamas’a “planı kabul etmezse yok edileceği” yönünde tehditlerde bulunduğu, Netanyahu’yu ise ABD’nin diplomatik baskısı sayesinde masada tutmaya çalıştığı aktarıldı.
Zorlu bir fırsat penceresi
Bowen, iki yıldır devam eden savaşın ardından ilk kez kapsamlı bir ateşkes ihtimalinin doğduğunu ancak güçlü muhaliflerin süreci baltalayabileceğini vurguladı. Hamas’ın Gazze’deki komutanlarının “sonuna kadar savaş” kararlılığını koruduğunu, Netanyahu’nun da koalisyonundaki aşırı milliyetçilerin baskısı altında olduğunu yazdı. BBC’nin Kudüs editörü, “Şarm el-Şeyh’teki görüşmeler başarısız olursa savaşın sürmesi de, anlaşmaya varılması da ihtimal dahilinde” yorumunu yaptı.