
Gelişen yapay zekâ sistemleri, artık bir insanın yüzündeki gülümsemeyi, ses tonundaki kırgınlığı ya da yazıya yansıyan duygusal nüansları tanımlayabiliyor. Ancak uzmanlara göre bu, duyguların gerçekten anlaşıldığı anlamına gelmiyor; belki de sadece iyi bir simülasyon.
Yapay zekâ ve duyguların dijitalleşmesi
Bir zamanlar “yapay zekâ” denildiğinde akla soğuk ve mekanik robotlar gelirdi. Oysa bugün bu “robotlar” cep telefonlarımızda, bilgisayar ekranlarımızda ve evlerimizdeki akıllı asistanların içinde yaşıyor.
Onlarla konuşuyor, fikir alıyor, hatta duygularımızı paylaşıyoruz. Bu dönüşüm, modern insanın psikolojisi hakkında da önemli bir gerçeği gözler önüne seriyor:
Artık yalnızca bilgi değil, duygu paylaşımı da dijitalleşiyor.
Dijital empati: Gerçek mi, kodlanmış mı?
Son yıllarda yapılan araştırmalar, özellikle genç kullanıcıların chatbot’larla duygusal bağ kurma eğiliminde ciddi bir artış olduğunu ortaya koyuyor.