Haber Giriş Tarihi: 31.01.2024 11:45
Haber Güncellenme Tarihi: 31.01.2024 11:45
HABER: TAHA ÖZBEY: Türkiye'nin Sesi Partisi (SES Parti) Genel Başkanı Ayhan Bilgen, partisinin genel merkezinde gündeme dair dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Sözlerine
Türk-iş'in yayınladığı yoksulluk ve açlık rakamlarını değerlendirerek başlayan
Bilgen, enflasyonun yüksekliğinden kaynanklı rakamların da çok yüksek olduğuna dikkat çekti.
"Dar gelirlilerin ve emeklilerin maaşlarında yapılan artışlar cepelere yansımadan değerini yitirdi"
Yüksek
enflasyon ortamında
faiz politikasının ısrar ve inatla sürdürülmesinin
Türkiye ekonomisi açısından büyük bir risk oluşturduğunu ifade eden
Bilgen, "Dar gelirlilerin ve emeklilerin maaşlarında yapılan artışlar cepelere yansımadan değerini yitirdi.
Türkiye'de ekonomi oldukça manipüle ediliyor ve bu durum,
kamunun sağlıklı bilgi edinmesinin önüne geçiyor.
Türkiye'nin faiz artırımına devam ediyor olması büyük bir risk ve tehlikedir." diye konuştu.
Bilgen, tüm d
ünyada yaşanan
ekonomik durgunluğun yanı sıra bir diğer tehlikenin de
Ortadoğu'daki savaşın büyümesi ve yayılması ihtimali olduğunu belirterek şunları kaydetti;
''75 yıldır çözülemeyen
Filistin meselesinin son 4 ay içerisinde geldiği nokta
fiili işgaldir ve çatışmanın bütün bölgeye dağılma tehditini oluşturan bir aşamadır. Geçtiğimiz günlerde
İran'da sivillere yönelik yapılan saldırı tetikleyici bir eylemdir.
Ortadoğu'da savaşı durdurmak ve ateşi söndürmek
Türkiye ve tüm bölge halklarının yararınadır. Bölgede yaşayan tüm halklar,
Ortadoğu'nun bir savaş ve sömürü alanına dönmesinin mağdurudur. ''
"
Türkiye'nin anayasasının kendi içinde tutarlılığını yitirdiği çok açık"
Bilgen bir diğer endişe kaynağının ise
Ortadoğu'da ve
Türkiye sınırlarında büyük bir kaos varken ülkede yaşanan
iç siyaset ve
hukuk tartışmaları olduğunu söyledi.
Yargıday'ın baskıları neticesinde
Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Can Atalay'ın vekilliğinin düşürüldüğünü anımsatan
Bilgen, "Bir hukuk karmaşı olduğu ortadadır.
Anayasa Mahkemesi'nin yetki alanı ile
Yargıtay'ın hukuk sistemi içindeki yeri arasında
anayasada herkesin kendini haklı göreceği maddeler var. Bu
kaosu ortadan kaldıracak bir iradenin geliştirilmesi gerekmektedir. Mesele sadece bir milletvekilinin cezaevinde olması ve vekilliğinin düşürülmesi değil
Türkiye'de hukuk sisteminin bu kadar
kaotik ve
öngörülemez hale gelmesidir. Bu durumda
Türkiye'nin anayasasının kendi içinde tutarlılığını yitirdiği çok açıktır. Bu kaosun daha fazla yaşanmaması için
Türkiye'nin yerel seçimlerden sonra mutlaka bir çözüm masası kurması gerekmektedir." diye konuştu.
Toplumsal talabi benimseyen
özgürlükçü ve
eşitlikçi bir
sivil anayasanın oluşturulması için mutlaka somut adımların ortaya konması gerektiğini belirten
Bilgen, sözlerine şöyle devam etti; ''Dün
Meclis'te yaşanan tablonun hayatımıza olan iz düşümünü siyasal gerilim, kutuplaşma ve kamplaşma olarak yerel seçim sürecinde yaşacağımızı görüyorum. Siyasi partilerin aday belirleme sürecini yönetme biçimi
Türkiye siyaseti ve demokrasisi açısından büyük bir ayıptır. Hala garanti olan belediyeleri paylaşma, buralardaki rantı paylaşma ve şehrin rantından faydalanma odaklı bir anlayışın
31 Mart'ta da önümüze geleceği açıkca görünmektedir.''