SON DAKİKA

#Aydın

HABER DEĞER - Aydın haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Aydın haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Zonguldak’ta korkunç cinayet: Hasret Akkuzu’nun katili cezaevi firarisi çıktı Haber

Zonguldak’ta korkunç cinayet: Hasret Akkuzu’nun katili cezaevi firarisi çıktı

Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde 17 yaşındaki Hasret Akkuzu’nun öldürülüp su kuyusuna atılmasıyla ilgili yeni detaylar ortaya çıktı. Cinayet zanlısı olarak yakalanan Deniz Boyacı’nın, geçmişte dört kişilik bir aileyi öldürmekten hüküm giydiği ve açık cezaevinden firar ettiği belirlendi. Valilik olayla ilgili kamuoyuna açıklama yaptı. Cansız bedeni 19 Ekim’de bulundu Çaycuma’ya bağlı Perşembe beldesi Koramanlar köyü kırsalında hayvanlarını otlatan köylüler, 19 Ekim sabahı bir su kuyusunda ceset fark etti. İhbar üzerine bölgeye gelen jandarma ve sağlık ekipleri, kuyudan çıkarılan cesedin 12 Ekim’den beri kayıp olan Hasret Akkuzu’ya ait olduğunu belirledi. Akkuzu’nun cansız bedeni otopsi için Ankara Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Kesin ölüm sebebinin otopsi sonucunda netleşeceği bildirildi. Valilikten açıklama Zonguldak Valiliği, olayla ilgili yaptığı açıklamada, soruşturmanın çok yönlü sürdüğünü belirtti. Açıklamada, toplumda infiale yol açan olayın tüm yönleriyle aydınlatılması için adli makamlarla koordineli şekilde çalışmaların devam ettiği vurgulandı. Valilik, kamuoyunun yalnızca resmi açıklamalara itibar etmesini istedi. Cinayet zanlısı Aydın’da yakalandı Olayın ardından jandarma ekipleri geniş çaplı soruşturma başlattı. İlk aşamada 6 şüpheli gözaltına alınırken, Akkuzu’nun öldürülmesinden sorumlu olduğu değerlendirilen Deniz Boyacı’ya ulaşılamadı. Yapılan araştırmada Boyacı’nın Aydın’da olduğu tespit edildi. Jandarma ekipleri tarafından düzenlenen operasyonla Boyacı gözaltına alındı. Zanlının sorgusu için Zonguldak’a getirileceği açıklandı. Katili geçmişte de dört kişilik aileyi öldürmüştü 2001 yılında henüz 17 yaşındayken Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde Ahmet Kavak, birlikte yaşadığı Ayşe Akça ve iki çocuğunu bıçaklayarak öldürmekten tutuklanan Deniz Boyacı, o dönemde ağır hapis cezası almıştı. 2016 yılında tahliye edilen Boyacı, kısa süre sonra başka bir cinayet nedeniyle yeniden tutuklandı. Açık cezaevine alınan zanlının izinli olarak çıktığı ve geri dönmediği, bu süreçte firari olarak yaşadığı tespit edildi. Böylece Hasret Akkuzu cinayetinin faili, geçmişte beş kişiyi öldürmekten hüküm giymiş bir katil olarak kayıtlara geçti. Genç kız, katilin bebeğine bakıcılık yapmış Soruşturma kapsamında elde edilen bilgilere göre, Hasret Akkuzu’nun yaklaşık dört yıl önce zanlı Deniz Boyacı’nın bebeğine bakıcılık yaptığı öğrenildi. Açık öğretim üzerinden lise eğitimine devam eden genç kızın bir tekstil fabrikasında çalıştığı ve 7 Ekim’de işten ayrıldığı belirtildi. Son mesaj ‘geliyorum’ oldu Hasret Akkuzu’nun kaybolduğu 12 Ekim akşamı babasına attığı son mesajda “geliyorum” dediği öğrenildi. Saat 21.45 civarında gönderilen mesajın ardından babası kızına ulaşamayınca endişelenmiş, ancak bir daha haber alınamamıştı. Genç kızın cesedinin bulunduğu kuyunun kapağının daha önce hayvan ölüsü atıldığı için demir parçalarla kilitlendiği, kapağın kırılarak açıldığı tespit edildi. Köylüler olayı fark etti Kuyunun yakınındaki merada hayvanlarını otlatan Ramazan Akça adlı köylü, suyun renginden şüphelenerek kuyunun içine baktığında cesedi fark ettiğini anlattı. Olay yerine çağrılan jandarma ekipleri bölgeyi güvenlik çemberine aldı. Olay sonrası kuyunun çevresine kamera yerleştirildi ve hayvanların kuyu suyunu içmemesi dikkat çekti. Soruşturma sürüyor Jandarmadaki işlemleri tamamlanan altı kişi adliyeye sevk edildi. Aydın’da yakalanan Deniz Boyacı’nın ise Zonguldak’ta sorgulanacağı bildirildi. Hasret Akkuzu cinayetine ilişkin soruşturma Zonguldak Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından çok yönlü olarak sürdürülüyor. KAYNAK: Z Haber

İntihar mı cinayet mi? Büşra Cin’in ölümündeki karanlık perde aralanıyor Haber

İntihar mı cinayet mi? Büşra Cin’in ölümündeki karanlık perde aralanıyor

Hazırlanan iddianamede, “intihar” iddiasını çürüten yeni delillere yer verildi. Silah üzerinde sanık Ö.K.’nin DNA’sı tespit edilirken, olay yerinde yapılan incelemelerde atışın bitişik mesafeden yapıldığı belirlendi. Savcılık, Ö.K. hakkında “kadına karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti. DNA ve atış bulguları cinayet şüphesini güçlendirdi Nazilli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, İzmir Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı ve Adli Tıp Kurumu İzmir Grup Başkanlığı raporlarına yer verildi. Raporda, sanığa ait el swap örnekleri ve montta atış artıklarının bulunduğu, ayrıca olayda kullanılan tabancanın dış yüzeyinde sanığa ait DNA örnekleri tespit edildi. Adli uzmanlar, bu bulguların atışın bitişik mesafeden yapıldığına işaret ettiğini belirtti. Bu detay, sanığın savunmasını zayıflatırken, olayın kasten öldürme olabileceği şüphesini güçlendirdi. Mesajlar ölüm öncesi tartışmayı gözler önüne serdi İddianamede, olay gecesine ait mesaj kayıtları da dikkat çekti. Sanık Ö.K.’nin, Büşra Cin’e attığı son mesajlardan birinde, “Her şey bitti Büşra, artık bitmiştir, her şey yok olmuştur” ifadelerini kullandığı yer aldı. Bu mesajın, olayın hemen öncesinde gönderilmiş olması, olası bir planlı eylem ihtimalini gündeme getirdi. “İntihar” senaryosunu çürüten detaylar Olay yerinde yapılan incelemelerde, Büşra Cin’in beden pozisyonunun intihar olasılığını zayıflattığı belirtildi. Raporda şu ifadelere yer verildi: “Maktulün yatakta uzanır vaziyette intihar etmiş olması halinde ellerinin vücudunun yanına veya gövdesinin üstüne düşmesi beklenirdi. Ancak maktulün her iki kolu içe doğru bükülmüş, elleri omuza temaslı, parmakları içe kapanmış biçimde bulundu.” Ayrıca, olay yerinde intihar notu bulunmaması, silahın sanığa ait olması ve maktulü son gören kişinin sanık olması, savcılığın “kasten öldürme” suçuna yönelmesine neden oldu. Sanığın savunması: “Büşra’yı incitecek hiçbir şey yapmadım” Tutuklu sanık Ö.K., savunmasında suçlamaları reddetti: “Büşra ile aramızda ayrılık kararı vardı ama onu incitecek hiçbir şey yapmadım. Suçlamaları kabul etmiyorum.” Ancak savcılık, mevcut delillerin sanığın olayı gerçekleştirdiğine dair yeterli şüphe oluşturduğunu vurguladı. Kadın cinayetlerinde bir dosya daha aydınlanıyor Büşra Cin’in ölümüyle ilgili iddianame, Türkiye’de kadın cinayetlerine ilişkin yargı süreçlerinin seyrine dair önemli bir örnek olarak değerlendiriliyor. Savcılığın “intihar değil, cinayet” yönündeki değerlendirmesi, kadınların ölüm nedenlerinin etkin şekilde soruşturulması gerektiği yönündeki toplumsal talebi bir kez daha gündeme taşıdı. Büşra Cin davası, kadın cinayetlerinde adalet arayışının simge dosyalarından biri olmaya aday görünüyor.

Ayvalık’ta yapay zekâ ile 10 milyonluk dolandırıcılık! Haber

Ayvalık’ta yapay zekâ ile 10 milyonluk dolandırıcılık!

Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde yaşayan iş insanı İ.D., İstanbul merkezli tanınmış bir yatırım firmasının çalışanı gibi davranan kişiler tarafından dolandırıldı. 45 günlük yatırım programı ve yüzde 78 kâr vaadiyle ikna edilen İ.D., kısa sürede 10 milyon lira kaybetti. Yapay zekâ ile sahte fotoğraflar gönderdiler Dolandırıcılar, mağdurun güvenini kazanmak için kendilerini farklı isimlerle tanıttı. “Cengiz” adıyla iletişim kuran şüpheli, yapay zekâ ile üretilmiş kendi fotoğraflarını İ.D.’ye gönderdi. Şüpheliler ayrıca, mağdura sahte bir uygulama linki vererek yatırımlarını buradan takip etmesini sağladı. Uygulamada görülen sahte kâr rakamları, İ.D.’nin daha fazla para yatırmasına yol açtı. Parayı çekmek istediğinde iletişim kesildi Yaklaşık bir hafta içinde farklı hesaplara toplamda 10 milyon lira gönderen iş insanı, parasını geri almak istediğinde dolandırıcılarla iletişimi tamamen koptu. Asıl firmayla görüşen İ.D., böyle bir yatırım hizmeti olmadığını öğrenince dolandırıldığını anladı. Avukattan açıklama: “Planlı ve sistematik dolandırıcılık” İ.D.’nin avukatı Şenay Geçkil, suç duyurusunda bulunarak olayı organize bir suç örgütünün işi olarak nitelendirdi. Geçkil, “Müvekkilimiz yüksek kazanç vaadiyle kandırıldı. Tüm deliller savcılığa sunuldu. Bu olay planlı ve profesyonel bir dolandırıcılıktır” dedi. Hukuki süreç başlatıldı Suç duyurusunun ardından bankalara ve MASAK’a başvurular yapıldı. Hesapların takibi ve bloke işlemlerinin başlatılması talep edildi. Avukat Geçkil, hem mağduriyetin giderilmesi hem de benzer yöntemlerle hareket eden suç örgütlerinin adalet önüne çıkarılması için sürecin titizlikle sürdürüldüğünü vurguladı. Kamuoyuna uyarı Avukat, benzer yöntemlerle yapılabilecek dolandırıcılıklara karşı vatandaşların dikkatli olması gerektiğinin altını çizdi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.