SON DAKİKA

#Berlin Duvarı

HABER DEĞER - Berlin Duvarı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Berlin Duvarı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Berlin Duvarı’nın gölgesinde kalan iki küçük hayat: Dünyayı sarsan trajedinin bilinmeyen Türk hikayesi Haber

Berlin Duvarı’nın gölgesinde kalan iki küçük hayat: Dünyayı sarsan trajedinin bilinmeyen Türk hikayesi

Berlin Duvarı’nın inşasının 64’üncü yıl dönümünde düzenlenen tören, yalnızca siyaset ve tarih konuşulacak bir gün olmadı. Bu yıl anma, dünyanın en sert sınırlarından birinin gölgesinde, çocuk yaşta hayatını kaybedenlerin hikâyelerine ayrıldı. Aralarında beş yaşındaki Çetin Mert ve sekiz yaşındaki Cengaver Katrancı da vardı. Onların öyküsü, Berlin Duvarı’nın sadece bir beton set değil, insan hayatını sessizce söndüren bir sınır olduğunu bir kez daha gösterdi. Soğuk Savaş’ın betona dönüşen yüzü 13 Ağustos 1961 sabahı, Berlinliler uyandığında kentin ortasında dikenli teller çekilmeye başlamıştı. Kısa süre içinde bu teller, 155 kilometre uzunluğunda, gözetleme kuleleri ve silahlı askerlerle çevrili dev bir beton duvara dönüştü. Duvar, Doğu Almanya’dan Batı’ya kaçan milyonlarca insanın önünü kesmek için inşa edilmişti. Ancak resmi gerekçeler ne olursa olsun, Berlin Duvarı kenti, aileleri, dostlukları ve umutları ikiye böldü. Batı’da bu sınır hattına “ölüm şeridi” deniyordu çünkü orada onlarca insan ya kurşunlara ya da soğuk suya gömülerek hayatını kaybediyordu. Bir topun peşinde gelen ölüm: Çetin Mert 11 Mayıs 1975, Berlin’in Kreuzberg semtinde yaşayan Mert ailesi için hem doğum günü hem de yas günüydü. Beşinci yaşını kutlayan Çetin, topunun Spree Nehri’ne düşmesi üzerine onu almak istedi. Ancak nehrin o bölümü Doğu Berlin’e aitti. Batı Berlinli kurtarma ekipleri izinsiz müdahale edemezdi. Doğu Alman görevliler ise olay yerine bir saat sonra geldi. Küçük çocuk sudan çıkarıldığında çok geçti. Çetin’in hikâyesi, Doğu ve Batı arasında aylar sonra imzalanacak kurtarma anlaşmasının en acı sembolü oldu. Bugün Düzce’deki mezar taşında şu satırlar yazıyor: “Doğu Berlin’in Utanç Duvarı’nın Kurbanı”. Kuşlara ekmek uzatan son an: Cengaver Katrancı 30 Ekim 1972’de, sekiz yaşındaki Cengaver Katrancı, Spree kıyısında kuğuları beslerken dengesini kaybedip suya düştü. Yanındaki balıkçı ve Batı Berlinli kurtarma ekipleri hemen harekete geçmek istese de Doğu Berlin askerleri “ateş yetkisi” ile nöbetteydi. Müdahale izni verilmedi. Bir buçuk saatlik bekleyişin ardından gelen Doğu Berlinli dalgıçlar, yalnızca küçük bir bedeni sudan çıkarabildi. Cengaver’in cenazesi annesinin isteği üzerine Ankara’da toprağa verildi. Berlin Duvarı’nın çöküşüne giden yol 1970’lerin sonunda Doğu Almanya, kaçışları önlemek için sınır tahkimatlarını sürekli güçlendirdi. Gözetleme kuleleri, köpek yolları, projektörler ve “vur emri” ile korunan duvar, 1980’lerin sonunda halkın öfkesini dindiremez hale geldi. Polonya’da bağımsız sendika hareketleri, Macaristan’ın sınırlarını açması ve Sovyetler Birliği’nde Gorbaçov’un reformları, Doğu Bloku’nu sarsmaya başladı. 9 Kasım 1989’da, yanlışlıkla erken açıklanan bir seyahat yasası sonrası binlerce insan sınıra akın etti. Beton parçalar söküldü, yıllarca kapalı olan kapılar ardına kadar açıldı. Berlin Duvarı’nın yıkılması, yalnızca bir diktatörlüğün değil, Soğuk Savaş döneminin de sonunu simgeledi. Bugün hala ayakta kalan hatıralar Berlin’de hala duvarın parçalarını görmek mümkün. Checkpoint Charlie, Bernauer Strasse ve East Side Gallery gibi noktalar, hem turistlerin hem de Berlinlilerin hafızasında geçmişi canlı tutuyor. Her yıl yapılan anma törenlerinde ise Çetin Mert ve Cengaver Katrancı’nın isimleri, Berlin Duvarı’nın yalnızca taş ve betondan değil, gerçek insanların yarım kalan hayatlarından oluştuğunu hatırlatıyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.