SON DAKİKA

#Bm

HABER DEĞER - Bm haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bm haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Çin’den küresel insan ticaretine karşı ortak mücadele çağrısı Haber

Çin’den küresel insan ticaretine karşı ortak mücadele çağrısı

Çin, BM’de insan ticaretine karşı küresel dayanışma çağrısı yaptı Çin’in Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Fu Cong, BM Genel Kurulu’nda düzenlenen insan ticaretiyle mücadele oturumunda yaptığı konuşmada dünya genelinde hızla büyüyen insan ticareti tehdidine dikkat çekerek uluslararası topluma “ortak istişare, ortak inşa ve ortak mücadele” çağrısında bulundu. Fu Cong, küresel insan ticareti sorununun sadece güvenlik meselesi değil, aynı zamanda milyonlarca kadın, çocuk ve göçmen için temel insan haklarını yok eden derin bir insani kriz olduğunu belirtti. BM protokollerinin 15. ve 25. yıldönümü vurgusu Bu yılın, BM İnsan Ticaretine Karşı Küresel Eylem Planı’nın 15., Kadın ve Çocukların Ticareti de dahil olmak üzere İnsan Ticaretiyle Mücadele Protokolü’nün 25. yıldönümü olduğunu hatırlatan Fu Cong, bu belgelerin küresel mücadelenin temel dayanakları olduğunu söyledi. Temsilci, BM Şartı’na bağlılığın ve çok taraflı işbirliğinin güçlendirilmesinin insan ticaretini durdurmada kritik öneme sahip olduğunu ifade etti. “Kaynakları kurutun, mağdurları tekrar topluma kazandırın” Fu Cong, insan ticaretini besleyen yapılara karşı daha kararlı mücadele çağrısında bulunarak şu başlıklara dikkat çekti: İnsan ticaretinin finansal ve operasyonel kaynaklarının kurutulması, Mağdurların kurtarılması, korunması ve güvenli biçimde yeniden yerleştirilmesi, Mağdurların aile ve toplum yaşamına yeniden kazandırılması, Kolluk kuvvetleri arasında uluslararası işbirliğinin artırılması, Gelişmekte olan ülkelere teknik ve kurumsal kapasite desteği sağlanması. Fu Cong, özellikle bilgi ve deneyim paylaşımının artırılmasıyla insan ticaretindeki “küresel zayıf noktaların” güçlendirilebileceğini belirtti. Siber suç uyarısı: “Ağır yaptırımlar uygulanmalı” Çinli diplomat, konuşmasının sonunda sınır ötesi insan ticaretinde siber suçların belirleyici rolüne işaret ederek bu suçların ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini söyledi. Çin’in Küresel Yönetişim Girişimi çerçevesinde BM ile işbirliğini artıracağını belirten Fu Cong, ülkesinin insan ticaretiyle mücadelede “daha etkili bir küresel yönetişim sistemi” kurulması için çabalarını sürdüreceğini ifade etti. Gelecek dönemde Çin’in, BM platformlarında kolluk işbirliği, sınır güvenliği ve dijital suçların önlenmesi konularında daha aktif rol üstlenmesi bekleniyor.

En az 2 bin kişiyi öldürdüğünü itiraf eden ‘Ebu Lulu’ kimdir? Haber

En az 2 bin kişiyi öldürdüğünü itiraf eden ‘Ebu Lulu’ kimdir?

Sudan’ın Darfur bölgesi, El-Faşir’de yaşanan kitlesel şiddetin merkezindeki isimlerden biri olarak anılan El-Fatih (al-Fateh) Abdullah İdris —nam-ı diğer “Ebu Lulu” veya “El-Faşir Kasabı”— bir çevrim içi yayında “2 bin kişiyi öldürdüğünü” ve daha fazlasını öldürme niyetinde olduğunu söyledi; sosyal medya videolarında gördüğü ve bazı tanıkların aktardığı görüntüler İdris’in sivillere yönelik infazlara karıştığı iddialarını güçlendiriyor. Bu iddialar hem saha raporları hem de uydu verileriyle birlikte uluslararası alarma yol açtı. Ebu Lulu, Darfur’da savaş başlamadan önce yerel bir savaşçı olarak biliniyordu ve El-Faşir’in HDK/RSF tarafından ele geçirilmesiyle kısa sürede öne çıktı. Uzun yıllara yayılan Darfur çatışma geçmişinde bilinen bir aktör olarak görünmeyen İdris’in ismi, El-Faşir’in paramiliter güçlerin kontrolüne geçmesiyle sosyal medyada yayılan infaz görüntüleriyle geniş yankı buldu; bazı medya analizleri ve bölge uzmanları onun daha önce yerel düzeyde tanındığını, ancak son saldırılarla görünürlüğünün dramatik biçimde arttığını belirtiyor. Sosyal medyada dolaşan videolar ve tanık ifadeleri Ebu Lulu’yu “infaz sembolü” haline getirdi. Çok sayıda kısa klipte, El-Faşir civarında İdris’e atfedilen kişilerin sivillere yönelik şiddet uyguladığı ve bazı kayıtların doğrudan çevrim içi hesaplardan yayıldığı iddia ediliyor; bağımsız doğrulamayı zorlaştıran iletişim kesintilerine karşın uluslararası haber kuruluşları ve insan hakları gözlemcileri söz konusu görüntüleri, tanıklıkları ve sağlık kuruluşu raporlarını karşılaştırarak ciddi insan hakları ihlali iddiaları olduğunu vurguladı. BM ve uluslararası kuruluşlar olayları toplu infaz, tecavüz ve etnik hedefleme bağlamında değerlendiriyor. Birleşmiş Milletler yetkilileri, El-Faşir’de toplu katliam ve sivillere yönelik cinsel şiddet iddialarına dair “güvenilir raporlar” aldıklarını bildirirken, bazı kurumlar ve uzmanlar yaşananları savaş suçu veya etnik temizlik/soykırım riski çerçevesinde ele alıyor; uydu görüntüleri ve saha raporları olayların ölçeğine dair kaygıları artırdı ve bağımsız soruşturma çağrılarını tetikledi. Ebu Lulu tek “suçlu” mu sorusu, HDK/RSF içindeki sorumluluk tartışmasını gündeme getirdi. El-Faşir’den gelen görüntüler ve raporlar İdris’in öne çıkan bir isim olduğunu gösterse de BM ve insan hakları gözlemcileri, benzer eylemlere karışan farklı milis grupların ve yerel komutanların da sorumlu olduğunu belirtiyor; bazı açıklamalarda HDK/RSF yetkilileri başlangıçta bağlantıyı reddetti, ardından gözaltılar ve tutuklama haberleri geldi ancak gözlemciler bunun kapsamlı bir hesap verebilirlikten çok “günah keçisi” gösterimi olabileceği uyarısında bulunuyor. İdris’in iddialarının bağımsız doğrulanması iletişim ve erişim engelleri nedeniyle halen sınırlı; resmi soruşturmalar ve uluslararası incelemeler bekleniyor. Saha erişiminin kısıtlı olması, iletişim hatlarının kopması ve çatışma koşulları nedeniyle çeşitli kaynaklar ölü sayıları ve olay ayrıntıları hakkında farklı rakamlar veriyor; bu nedenle uluslararası medya, insan hakları örgütleri ve uydu analizleri şu aşamada en önemli doğrulama kaynakları olarak takip ediliyor. Bağımsız soruşturmalar tamamlandıkça iddiaların kesin çerçevesi netleşecek.

Dünyanın gözü İstanbul’da: 104 ülke Sıfır Atık Forumu için buluşacak Haber

Dünyanın gözü İstanbul’da: 104 ülke Sıfır Atık Forumu için buluşacak

İstanbul, küresel çevre zirvesine hazırlanıyor Türkiye, çevre politikaları açısından uluslararası ölçekte önemli bir etkinliğe ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Sıfır Atık Vakfı ile Birleşmiş Milletler işbirliğinde düzenlenecek Sıfır Atık Forumu, 17–19 Ekim tarihleri arasında İstanbul’dagerçekleştirilecek. Forum, çevre koruma, sürdürülebilir kalkınma ve atık yönetimi alanlarında dünyanın en kapsamlı buluşmalarından biri olarak gösteriliyor. 104 ülkeden temsilci katılacak Etkinliğe, aralarında devlet yetkilileri, uluslararası kuruluş temsilcileri, akademisyenler ve çevre aktivistlerinin de bulunduğu 104 farklı ülkeden delegasyon katılacak. Forumun, atık yönetimi ve geri dönüşüm konularında küresel politika önerileri geliştirmesi bekleniyor. 2026 BM Sıfır Atık Raporu’nun temeli atılacak Sıfır Atık Forumu, yalnızca çevre bilincini artırmakla kalmayacak; aynı zamanda 2026 Birleşmiş Milletler Sıfır Atık Raporu’nun hazırlanmasında da referans niteliği taşıyacak. Forum süresince yapılacak oturumlar, küresel sıfır atık stratejilerinin şekillenmesine katkı sağlayacak. Türkiye öncü rol üstleniyor Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde yürütülen Sıfır Atık hareketi, Türkiye’nin çevre diplomasisinde öne çıkan başlıklarından biri haline geldi. İstanbul’daki forum, bu alandaki uluslararası işbirliğini güçlendirmeyi ve “daha temiz bir gezegen için ortak vizyon”oluşturmayı amaçlıyor.

Mehmet Sabri Akgönül: Çanlar İsrail için çalıyor, dünya yeni bir döneme giriyor! Haber

Mehmet Sabri Akgönül: Çanlar İsrail için çalıyor, dünya yeni bir döneme giriyor!

“Mahmud Abbas’a vize yasağı İsrail’in BM’yi itibarsızlaştırma girişimidir” Akgönül, Mahmud Abbas’ın Birleşmiş Milletler’deki özel oturuma vize yasağı nedeniyle çevrim içi katılmak zorunda bırakılmasını değerlendirdi. Bu durumu İsrail’in uluslararası mekanizmaları itibarsızlaştırma çabası olarak nitelendirdi. Ayrıca Abbas’ın konuşmasındaki mikrofon kapanma anının “sözünü kestiler” şeklinde manipüle edilmesini de “dezenformasyon” örneği olarak tanımladı. “Filistin artık sadece Orta Doğu’nun değil, dünyanın meselesi” Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasını “tarihsel bir dönüm noktası” olarak değerlendiren Akgönül, üç vurgunun öne çıktığını söyledi: Filistin’in artık küresel bir mesele olduğu, Tanınmanın tek başına yetmeyeceği, devlet olarak desteklenmesi gerektiği, İsrail’in Gazze’den ancak uluslararası barış gücüyle çekilebileceği. Akgönül, “Artık İsrail sadece Filistin’de soykırım yapan bir ülke değil, uluslararası düzeni tehdit eden küresel bir tehlike haline gelmiştir” dedi. “Çanlar İsrail için çalıyor” Filistin’i tanıyan ülkelerin sayısının 157’ye çıkmasının önemine dikkat çeken Akgönül, özellikle İngiltere ve Fransa’nın bu sürece dahil olmasını “kırılma noktası” olarak değerlendirdi. “Artık çanlar İsrail için çalıyor. İsrail korktukça daha sert saldırıyor ama bu saldırganlık yolun sonunu da hızlandırıyor.” “ABD-İsrail bağı kırılmak üzere” Akgönül, İsrail’in en büyük dayanağının ABD ve Trump olduğunu ancak bu bağın da zayıfladığını belirtti. ABD kamuoyunda İsrail karşıtı seslerin yükseldiğini ve Charlie Kirk suikastı sonrası bu tepkinin daha görünür hale geldiğini söyledi. “Trump Nobel Barış Ödülü’nü almak istiyorsa İsrail’e dur demek zorunda. Bunun farkında. Ama cesareti Türkiye’den alabilir.” “Türkiye barış gücünün öncülüğünü yapmaya hazırlanıyor” Akgönül, yakın dönemde Gazze’ye BM şemsiyesi altında bir barış gücü gönderilmesi ihtimalini dile getirdi: “Türkiye’nin öncülüğünde, diğer Müslüman ülkelerin de katkısıyla Gazze’ye barış gücü konuşlandırılabilir. Bu, hem Filistin için tarihi bir adım hem de İsrail’in saldırganlığını durduracak en güçlü hamle olacaktır.” Mehmet Sabri Akgönül’e göre dünya yeni bir döneme giriyor. İsrail’in yalnızlaşması hızlanırken, Türkiye’nin diplomatik ve askeri öncülüğü Filistin için tarihi bir kırılma yaratabilir.

Trump’tan BM’de sert çıkış: Boş laflar değil, eylemler savaşları bitirir! Haber

Trump’tan BM’de sert çıkış: Boş laflar değil, eylemler savaşları bitirir!

Birleşmiş Milletler 80. Genel Kurulu’nda kürsüye çıkan ABD Başkanı Donald Trump, alışıldık sert üslubuyla dikkat çekti. Konuşmasına, “Sadece 7 ayda 7 savaşı bitirdim, Nobel’i hak ediyorum” sözleriyle başlayan Trump, BM’yi etkisiz olmakla suçladı. “Filistin’i tanımak Hamas’a ödül” Trump, bazı ülkelerin Filistin’i tanımasını eleştirerek, “Bu Hamas için bir ödül. Gazze’de ateşkes için çok çalıştım, hala 20 tutsak var, hepsini aynı anda geri almamız gerekiyor” dedi. BM’yi ve Avrupa’yı hedef aldı Trump, BM’nin İsrail’e “boş mektuplar” yazmakla yetindiğini söyledi. Avrupa için “bir belanın içinde” ifadelerini kullanan Trump, yasa dışı göçün sürdürülemez hale geldiğini savundu. Londra Belediye Başkanı için “çok kötü” nitelemesinde bulunan Trump, Almanya’nın enerji politikalarını da “hastalıklı yol” olarak tanımladı. “NATO Rusya’dan petrol alımını durdurmalı” Rusya-Ukrayna savaşı konusunda da konuşan Trump, “Bu savaş ben başkan olsaydım başlamazdı. NATO ülkeleri Rusya’dan petrol alımını derhal sonlandırmalı. Aksi halde kendi düşmanlarını finanse etmiş oluyorlar” ifadelerini kullandı. “BM’de gördüğüm tek şey teknik arızalar” Konuşmasının bir bölümünde BM’ye alaycı bir dille yüklenen Trump, “BM’de gördüğüm tek şey yürüyen merdivenin bozulması ve prompter’ın çalışmaması” diyerek dikkat çekti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.