SON DAKİKA

#Çocuklar

HABER DEĞER - Çocuklar haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Çocuklar haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Mardin'deki aile katliamında sır perdesi aralanıyor Haber

Mardin'deki aile katliamında sır perdesi aralanıyor

Mardin’in Kızıltepe ilçesinde 24 Kasım gecesi Mehmet Kaya, Berna Kaya ve 5 yaşındaki kızları Samyeli’nin evlerinde başlarından vurulmuş halde bulunmasıyla başlayan süreç, ilk saatlerde “aile içi intihar” olarak kamuoyuna yansıdı. Ancak olay yerindeki boşluklar, çelişkili tanık ifadeleri ve kayıp deliller, anlatının değişmesine yol açtı. Dosya, cinayet şüphesiyle ele alındı. İlk anlatı çöktü, soruşturma yön değiştirdi Olayın ardından “baba eşini ve çocuğunu öldürdükten sonra intihar etti” iddiası dolaşıma sokuldu. Fakat evde kullanılan silahın bulunamaması, muhtar ve bazı aile bireylerinin güvenlik ekipleri gelmeden içeri girmesi ve sahadaki düzensizlikler, iddianın zayıflamasına neden oldu. Savcılık, delil zincirindeki kopukluklar nedeniyle dosyayı cinayet kapsamında ele alarak geniş çaplı inceleme başlattı. Komşu ifadesi dosyayı kilitledi İlk ifadesinde “ses duymadım” diyen komşu M.C.’nin anlatımlarındaki çelişkiler dikkat çekti. Yeniden gözaltına alınan M.C., savcılık aşamasında olayla ilgili farklı beyanlarda bulundu ve cinayet anında evde olduğunu ileri sürdü. İfadesinde, kullanılan silahı temin ettiğini ve daha sonra kanalizasyona attığını söyledi; gösterdiği noktada yapılan aramada silah ele geçirildi. Tutuklamalar geldi, suçlamalar ağırlaştı Soruşturmanın ikinci dalgasında M.C. “kasten öldürme” suçlamasıyla tutuklandı. Delil karartmaya yardım ettikleri iddiasıyla V.E. ve B.K. de cezaevi yolunu tuttu. M.C.’nin kadın arkadaşı B.S. hakkında ise adli kontrol kararı verildi. Savcılık, telefon kayıtları ve kamera görüntülerini de kapsayan teknik incelemeyi genişletti. “Bu bir vahşet; magazin dili adaleti gölgeliyor” Dosya avukatları, olayın başından itibaren “intihar” etiketiyle servis edilmesinin hem soruşturmayı hem de toplumun doğru bilgilenme hakkını olumsuz etkilediğini vurguladı. Avukat Nurullah Öner, delillerin cinayete işaret ettiğini belirterek, “Magazinsel dil gerçeği saklıyor; bu bir vahşet, intihar değil” sözleriyle medyaya sorumluluk çağrısı yaptı. Toplumsal etki uyarısı yapıldı Olay yerinden görüntülerin kontrolsüz paylaşılmasının özellikle çocuklar üzerinde travmatik etki yarattığına dikkat çeken savunma tarafı, şiddeti olağanlaştıran içeriklerin gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Avukatlar, Türkiye toplumunun barış ve huzuru besleyen bir yayın diline ihtiyacı olduğunu vurguladı. Gözler yargı sürecinde Soruşturma derinleştirilirken, kamuoyu hem delillerin eksiksiz toplanmasını hem de hızlı ve şeffaf bir yargılamayı bekliyor. Üç canın hesabının adalet önünde sorulması, bu trajedinin karanlıkta kalmaması için tek yol olarak görülüyor.

İstanbul’da korkunç olay! Parkta oynayan çocuklar elektrik akımına kapıldı Haber

İstanbul’da korkunç olay! Parkta oynayan çocuklar elektrik akımına kapıldı

İstanbul’un Bağcılar ilçesinde bulunan Plevne Parkı’nda oyun oynayan 4 çocuk, bindikleri park oyuncaklarından elektrik akımına kapıldı. Olayın ardından çevrede büyük panik yaşanırken, yaralanan çocuklar ambulanslarla hastaneye kaldırıldı. Polis ve belediye ekipleri parkı boşaltarak inceleme başlattı. Çocuklar aynı anda çığlık atmaya başladı Olay öğle saatlerinde meydana geldi. Görgü tanıklarının aktardığına göre, çocuklar metal aksamlı oyuncaklara bindikten kısa süre sonra yere yığıldı ve çevrede elektrik çarpmasına bağlı çığlıklar duyuldu. Parkta bulunan yurttaşlar panikle çocukların yanına koştu ve durumu sağlık ekiplerine bildirdi. Elektrik kaçağı şüphesi parkı kapattırdı İlk incelemelere göre olayın zemindeki veya oyuncak bağlantılarındaki elektrik kaçağından kaynaklandığı değerlendiriliyor. Belediye ekipleri parkı şeritlerle kapatarak tüm elektrik sistemini devre dışı bıraktı. Parktaki tüm oyuncakların bağlantılarının yeniden kontrol edileceği öğrenildi. 4 çocuğun durumu hastanede takip ediliyor Elektrik akımına kapılan 4 çocuğun ambulanslarla çevredeki hastanelere kaldırıldığı, sağlık durumlarının netlik kazanmadığı bildirildi. Hastane kaynakları, çocukların tedbir amaçlı gözlem altında tutulduğunu aktardı. Soruşturma başlatıldı Polis ekipleri olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatırken, elektrik kaçağının kaynağının tespit edilmesi için teknik ekipler görevlendirildi. Park tamamen kapatılarak incelemelerin tamamlanmasına kadar yurttaş girişine kapatıldı.

H3N2 kabusu: Covid’den Sonra yeni salgın kapıda mı? Haber

H3N2 kabusu: Covid’den Sonra yeni salgın kapıda mı?

Kuzey yarımkürede hızla yayılan yeni grip dalgası Kuzey yarımkürede etkisini artıran H3N2 virüsü, kısa sürede birçok ülkede salgına dönüştü. Japonya’da okullar kapatıldı, Avustralya’da vakalar rekor kırdı, İngiltere ise erken başlayan grip dalgasıyla karşı karşıya. Sağlık otoriteleri, “en kırılgan gruplar olan çocuklar ve yaşlıların yüksek risk altında” olduğunu belirtiyor. Mutasyonlar aşı etkisini zayıflattı Avrupa sağlık kurumlarına göre virüs, 7 ayrı mutasyon geçirdi ve mevcut grip aşılarının etkisi belirgin şekilde azaldı. Uzmanlar, yayılım hızının bu nedenle arttığını ve virüsün Türkiye’ye ulaşmasının kaçınılmaz olduğunu dile getiriyor. Belirtiler ağır, hastalık süresi uzun H3N2 vakaları klasik grip belirtileriyle başlıyor: ateş, öksürük, burun akıntısı, halsizlik, kas ağrısı ve titreme. Ancak mutasyona uğramış tür, özellikle bağışıklığı zayıf kişilerde daha ağır seyrediyor. Doktorlar, bağışıklık sisteminin virüsü diğer grip türlerine kıyasla daha yavaş yok ettiğini, bu nedenle iyileşme süresinin de uzadığını aktarıyor. Kış daha sert geçebilir: La Niña etkisi belirgin Bu yıl grip sezonunun erken başlaması, yaz boyunca görülen mutasyonlar ve La Niña’nın iklim üzerindeki etkileri salgının şiddetini artıran faktörler arasında gösteriliyor. Uzmanlara göre küresel ısınmanın yarattığı ılıman ama kırılgan hava koşulları, virüsün yayılımını kolaylaştırıyor. Hastaneler baskı altında kalabilir Uzmanlardan Dr. Giuseppe Aragona, özellikle yaşlı yurttaşlar ve kronik hastalığı olanların salgında en yüksek risk grubunda olduğunu hatırlatarak şu uyarıda bulundu: “Artan grip vakaları sağlık sistemleri üzerinde ciddi bir baskı oluşturabilir. Ancak panik değil, erken tedbir belirleyici olacaktır.” Ne yapılmalı? Aşı, erken teşhis ve güçlü bağışıklık Uzmanlar, aşılama, erken tanı, dengeli beslenme, yeterli uyku ve bağışıklığı güçlendiren yaşam alışkanlıklarının bu dönemde kritik öneme sahip olduğunu vurguluyor. Sağlık otoriteleri, yurttaşların belirtiler ortaya çıktığında geç kalmadan sağlık kuruluşlarına başvurmasını öneriyor.

Bakan Tunç: Gazze’deki soykırım durmalı, ateşkes kalıcı hale gelmeli! Haber

Bakan Tunç: Gazze’deki soykırım durmalı, ateşkes kalıcı hale gelmeli!

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Yargısal Süreçlerde Çocuklar İçin Koruyucu ve Onarıcı Yaklaşımlar Projesi” açılışında yaptığı konuşmada Gazze’de yaşanan insan hakları ihlallerine dikkat çekerek, Türkiye’nin mazlumların yanında olmaya devam edeceğini vurguladı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Yargısal Süreçlerde Çocuklar İçin Koruyucu ve Onarıcı Yaklaşımlar Projesi Açılış Töreni”nde yaptığı konuşmada Gazze’de yaşananlar hakkında önemli mesajlar verdi. "Geleceğimizin teminatı çocuklarımızın üstün yararını gözetiyor; onları korumak, güçlendirmek ve geleceğe güvenle hazırlamak için çalışıyoruz" diyen Bakan Tunç, umudu onaran, hatayı düzelten, insan onurunu merkeze alan bir yaklaşımı hakim kılma hedefiyle çalışmaları sürdüreceklerini söyledi. Bakan Tunç, İsrail’in Gazze’de çocuklara, kadınlara ve masum sivillere yönelik saldırılarının tüm insanlığın vicdanını yaraladığını belirterek, “Gazze’de insan hakları yok sayılıyor. İşgalci İsrail’in soykırım yapması hepimizin yüreğini yakıyor” dedi. https://twitter.com/yilmaztunc/status/1990793225167126622 “Ateşkes kalıcı hale gelmeli” Bakan Tunç, bölgede sağlanan ateşkesin mutlaka kalıcı olması gerektiğini ifade ederek, “Gazze’de soykırım bir an önce durmalıdır” çağrısında bulundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’nin her platformda mazlumların haklarını savunduğunu dile getiren Bakan Tunç, Türkiye olarak çocukların, kadınların, tüm mazlumların hakkını savunduk, bundan sonra da savunmaya devam edeceklerini kaydetti.

Çin'de “Türkiye ile Hikayem” yarışmasının kazananları ödüllerini aldı Haber

Çin'de “Türkiye ile Hikayem” yarışmasının kazananları ödüllerini aldı

Çin’de Türkiye sevgisini ve iki ülke arasındaki kültürel bağları yansıtan önemli bir etkinlik tamamlandı. “Türkiye ile Hikayem” adlı video ve resim yarışmasında dereceye giren katılımcılar, Türkiye’nin Pekin Büyükelçiliği’nde düzenlenen törenle ödüllendirildi. Kısa video yarışmasına büyük ilgi Yetişkinlere yönelik kısa video kategorisinde bu yıl birbirinden yaratıcı eserler yarıştı. Birincilik ödülü, Şanghay Ciao Tong Üniversitesi’nden Şın Şin’in “Kutu Açılımı – Türkiye’nin Dört Katmanlı Cazibesinin Kilidini Açmak” adlı videosuna verildi. İkincilik ödülleri Gao Çao’nun “Amasra” videosu ve Çü Şaşa’nın “İstanbul ve Kapadokya’yı Keşfetmek” çalışması arasında paylaşıldı. Üçüncülük ise üç farklı videoya verildi: Cang Huaning – “Mavi Türkiye” Su Yan – “Büyülü Türkiye” Vang Yişüen – “Dört Mevsim Mektubu” Çocukların renkli dokunuşu: Resim yarışması Çocuklar arasında düzenlenen resim yarışması da büyük ilgi gördü. Birincilik ödülünü Pekin’den 12 yaşındaki Şing Tienyünyi, “Panda ve Kedi'nin Yolculuğu” adlı resmiyle kazandı. İkincilik ödülleri: Ciang Vındong (Çingdao) Vang Youçıng (Pekin) Üçüncülük ödülü ise şu beş çocuk arasında paylaştırıldı: Cien Ciaşi (Guangcou) Cang Yüçın (Pekin) Cang Kayvey (Pekin) Say Zinuo (Qingdao) Cing Yüşin (Qingdao) “Sanat, iki ülke arasında yeni bir kültür köprüsü” Türkiye’nin Pekin Büyükelçisi Selçuk Ünal, törende yaptığı konuşmada tüm katılımcıları tebrik ederek yarışmaya gösterilen yoğun ilgiden memnuniyet duyduklarını söyledi. Büyükelçi Ünal, Türk ve Çinli jüri üyelerinin, iki ülke arasındaki tarihsel dostluğu ve kültürel bağları en iyi yansıtan eserleri büyük titizlikle seçtiğini belirtti. Türkiye ile Çin arasındaki ilişkilerin yüzyıllar öncesine dayanan güçlü bir geçmişi olduğunu vurgulayan Ünal, bu dostluğun günümüzde ticaret, eğitim, turizm ve kültürel etkileşimlerle daha da güçlendiğini ifade etti. Ünal, yarışmanın iki ülke arasında sanat yoluyla yeni bir kültür köprüsü kurduğunu dile getirerek Türkiye-Çin ilişkilerinin liderler düzeyinde de daha ileriye taşınması yönünde güçlü bir irade bulunduğunu söyledi.

Bosna’daki “cinayet turizmi” iddiası için ABD’den resmi soruşturma Haber

Bosna’daki “cinayet turizmi” iddiası için ABD’den resmi soruşturma

Bosna’daki “cinayet turizmi” iddiası Washington’ın gündeminde 1992–1995 Bosna Savaşı sırasında Saraybosna Kuşatması’nda sivillerin hedef alındığı, bazı turistlerin ise keskin nişancılara para ödeyerek çocuklar da dahil sivilleri vurdurduğuna ilişkin iddialar, ABD’de resmen mercek altına alındı. ABD Temsilciler Meclisi üyesi Anna Paulina Luna, X hesabından yaptığı açıklamada, söz konusu iddialara ilişkin bir soruşturma başlattığını duyurdu ve özellikle bu karanlık süreçte Amerikalıların rolü olup olmadığının ortaya çıkarılacağını vurguladı. “Sivilleri vurmak için para ödemek: Müsamaha edilemeyecek bir kötülük” Luna, paylaşımında “cinayet turizmi” iddialarının peşini bırakmayacağını belirterek, sivillere, özellikle de çocuklara yönelik para karşılığı saldırıların kabul edilemez olduğunun altını çizdi. “Sivilleri vurmak için para ödemek ve daha da kötüsü çocukları hedef almak, ülkemizin asla müsamaha edemeyeceği bir kötülük seviyesidir.” diyen Luna, Bosna Hersek Konsolosluğu ve İtalya Büyükelçiliği ile temas halinde olduklarını, olaya karışmış olabilecek ABD vatandaşlarına dair tüm bilgilerin talep edildiğini ifade etti. Luna, soruşturma sonucunda herhangi bir ABD vatandaşının bu vahşete karıştığının tespit edilmesi halinde, bu kişilerin adalet karşısına çıkarılması gerektiğini söyledi. İtalya’da da “parayla insan avı” dosyası açık Bosna’daki Saraybosna Kuşatması’na ilişkin benzer iddialar daha önce İtalya’da da yargının gündemine gelmişti. Milano Başsavcılığı, Saraybosna kuşatması sırasında “eğlence” amacıyla Sırp keskin nişancıların yanına karışarak para karşılığı Bosnalı sivillere ateş açtığı öne sürülen bazı İtalyanlar hakkında soruşturma yürütüyor. İddialara göre, Bosna Savaşı sırasında bazı yabancılar, keskin nişancılara çocukları vurmak için daha yüksek, yaşlılar için ise daha düşük veya “bedava” sayılabilecek miktarlar ödüyordu. Bu bilgiler, savaşın en karanlık ve en az bilinen yönlerinden birini yeniden dünya gündemine taşıdı. Saraybosna kuşatması: Keskin nişancıların şehri Bosna Hersek’teki savaş boyunca Saraybosna, özellikle keskin nişancıların simge hâline geldiği bir kuşatmayla hafızalara kazındı. 6 Nisan 1992’de başlayan ve yaklaşık 3,5 yıl süren kuşatma sırasında, başkent her gün bombalandı; pazar yerinden su kuyruğuna, evine yürüyen yurttaşlara kadar siviller günlük yaşam içinde hedef hâline getirildi. Kuşatma boyunca 1601’i çocuk olmak üzere 11 bin 541 sivil yaşamını yitirdi; kentin altyapısı, tarihi dokusu ve kültürel mirası ağır tahribata uğradı. Bugün hem İtalya’daki hem ABD’deki soruşturmalar, Bosna Savaşı’ndan geriye kalan bu “karanlık mirasın” aydınlatılması ve sivillere karşı işlenen olası savaş suçlarında bireysel sorumlulukların ortaya çıkarılması açısından kritik önem taşıyor.

İran’da hava kirliliği alarmı: Huzistan’da okullar uzaktan eğitime geçti Haber

İran’da hava kirliliği alarmı: Huzistan’da okullar uzaktan eğitime geçti

İran’ın güneybatısındaki Huzistan eyaletinde hava kirliliği kritik seviyelere ulaşınca, valilik eğitimde olağanüstü önlem aldı. Huzistan Valiliği, ilkokul ve ortaokul düzeyindeki tüm okullarda 21 Kasım’a kadar yüz yüze eğitime ara verildiğini ve bu süreçte derslerin uzaktan yürütüleceğini duyurdu. Kirlilik nedeniyle kamu kurumları da gecikmeli çalışıyor. Huzistan Valiliği Kentsel İşlerden Sorumlu Yardımcısı Mehran Alem Elhüda, İl Kriz Yönetim Kurulu toplantısında yaptığı açıklamada, geçtiğimiz haftadan bu yana hava kirliliği nedeniyle okullar ve kamu kurumlarının ya tatil edildiğini ya da gecikmeli olarak faaliyetlerine başladığını belirtti. Elhüda, “İlkokul ve ortaokullar uzaktan eğitime geçti, ancak liseler, üniversiteler ve kamu kurumları faaliyetlerine devam edecek. Hava koşullarında değişiklik olursa yeni kararlar alınabilir.” dedi. Ahvaz’da hava kalitesi ‘çok sağlıksız’ seviyede ölçüldü. Huzistan Çevre Koruma Genel Müdürlüğü Halkla İlişkiler Müdürü Şehriyar Askeri, eyalet genelinde hava kalitesinin kritik düzeyde olduğunu belirtti. Ülkenin hava izleme sistemi verilerine göre Ahvaz kentinde PM2.5 değeri 209 mikrogram/metreküp olarak ölçüldü. Bu seviye, hava kalitesi endeksine göre “çok sağlıksız” (mor seviye) olarak sınıflandırılıyor ve tüm yaş grupları için ciddi sağlık riski anlamına geliyor. Hiçbir kent “temiz hava” kategorisinde değil. Askeri, Huzistan’daki hiçbir kentin şu anda “temiz hava” kategorisinde bulunmadığını vurguladı. Meteoroloji Kurumu, bölgedeki kirliliğin önümüzdeki günlerde de devam edeceğini öngörüyor. Yetkililer, partikül madde oranlarını yakından izleyerek gerekirse ek önlemler alınacağını bildirdi. Uzmanlar halkı uyardı: Dışarı çıkmayın, maskesiz dolaşmayın. Sağlık yetkilileri, özellikle çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalığı olan yurttaşların mümkün oldukça kapalı alanlarda kalmasını ve maskesiz dışarı çıkmamalarını önerdi. İran’da hava kirliliği özellikle endüstriyel bölgelerde ve kış aylarında sık sık ciddi seviyelere ulaşıyor. Huzistan’da yaşanan bu son olay, ülkede çevre ve halk sağlığı politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini bir kez daha gündeme taşıdı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.