SON DAKİKA

#Data

HABER DEĞER - Data haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Data haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talebi üzerine Paşinyan Ermenistan’da 10 cami inşa ettiriyor Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talebi üzerine Paşinyan Ermenistan’da 10 cami inşa ettiriyor

Normalleşme sürecine dini boyut ekleniyor Karabağ Savaşı sonrasında hız kazanan Türkiye–Ermenistan ilişkilerinde yeni bir adım atılıyor. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmelerin ardından ülkesinde 10 cami inşa edilmesine yönelik bir süreci başlattığı öne sürüldü. Paşinyan son açıklamalarında Türkiye ile ilişkilerin “doğru yönde ilerlediğini” ifade etmişti. Beşi sınır bölgelerine, beşi büyük şehirlere yapılacak Ermeni hükümetine yakın kaynaklara göre camilerin beşinin Türkiye sınırına yakın yerleşimlerde, diğer beşinin ise ülkenin önemli şehirlerinde inşa edilmesi planlanıyor. Projenin hem kültürel hem dini açıdan iki ülke arasında yeni bir köprü oluşturması hedefleniyor. Erdoğan’ın teşvikiyle başladı İddialara göre cami inşası fikri, iki ülke arasındaki kültürel bağların güçlendirilmesi ve normalleşme sürecinin derinleştirilmesi amacıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından gündeme getirildi. Ermenistan nüfusunun yaklaşık yüzde 98’inin Hristiyan olmasına rağmen Başbakan Paşinyan’ın projeyi desteklediği, ilgili bakanlık üzerinden bütçe ayrılmasını sağladığı belirtiliyor. İnşaatlar Aralık ayında başlıyor Yeni camilerin inşasına Aralık ayının ilk haftasında başlanması bekleniyor. Bu adım, Erivan yönetiminin uzun yıllardır devam eden siyasi ve tarihsel sorunlar üzerinden yeni bir sayfa açma isteğinin göstergesi olarak değerlendiriliyor. Ermenistan’da şu anda tek cami var Ermenistan’da halihazırda sadece bir cami bulunuyor: Başkent Erivan’daki 18. yüzyıldan kalma Gök Cami (Hüseyin Ali Camisi). Yeni cami projesi bu açıdan da ülke tarihinde önemli bir dönüm noktası olacak.

Meteoroloji’den hafta sonu alarmı: 17 il için sarı kodlu uyarı verildi Haber

Meteoroloji’den hafta sonu alarmı: 17 il için sarı kodlu uyarı verildi

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, hafta sonuna girilirken Türkiye’nin doğu ve güneydoğu bölgeleri başta olmak üzere toplam 17 il için sarı kodlu uyarı yayımladı. Hava sıcaklıklarında düşüş beklenirken kuvvetli sağanak ve kar yağışı nedeniyle yurttaşların sel, su baskını ve buzlanmaya karşı tedbirli olması istendi. Hafta sonu yağışlı hava birçok bölgede etkisini artıracak Kasım ayının ortasına gelinmesiyle hava sıcaklıkları düşmeye başladı. Meteoroloji’nin 15 Kasım 2025 tarihli raporunda, özellikle hafta sonu planı yapan yurttaşları ilgilendiren önemli uyarılar yer aldı. Kıyı Ege, Trakya’nın bazı ilçeleri ve Doğu Anadolu’da kuvvetli sağanak ile yer yer kar beklendiği açıklandı. Bugün sağanak yağış ve kar birçok kentte görülecek Meteoroloji’ye göre Kıyı Ege ile Edirne, Kırklareli, Çanakkale çevrelerinde sağanak ve gök gürültülü sağanak yağış bekleniyor. Erzurum, Muş, Bitlis’in doğusu, Kars, Ağrı ve Van’ın batısında ise yağışların zaman zaman karla karışık yağmur ve kara dönmesi öngörülüyor. Rüzgârın Marmara’da kuzey yönlerden, diğer bölgelerde ise güneyden hafif ve orta kuvvette esmesi bekleniyor. Meteoroloji 17 il için sarı kod yayımladı: Sel ve kar riski uyarısı yapıldı Kuvvetli yağışların etkili olacağı iller için sarı kodlu uyarı açıklayan Meteoroloji, yurttaşlara ani gelişen hava olaylarına karşı dikkatli olma çağrısında bulundu. Sarı kod verilen 17 il: Adıyaman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Hakkari, Malatya, Mardin, Muş, Siirt, Tunceli, Şanlıurfa, Van, Batman ve Şırnak. Yetkililer, bu illerde sel, su baskını, buzlanma ve yer yer yoğun kar yağışı riskine karşı hazırlıklı olunması gerektiğini belirtti. Bazı büyükşehirlerde günün hava tahminleri açıklandı Meteoroloji, güncel sıcaklık tahminlerini de paylaştı. Buna göre: Ankara 20°C – Parçalı ve az bulutlu İstanbul 20°C – Parçalı bulutlu İzmir 24°C – Öğleden sonra yerel sağanak yağışlı Bursa 22°C – Parçalı bulutlu Çanakkale 21°C – Öğleden sonra gök gürültülü sağanak Muğla 20°C – Yerel sağanak bekleniyor Antalya 24°C – Parçalı bulutlu Erzurum 16°C – Doğu ilçeleri sağanak yağışlı Van 16°C – Batı ilçelerinde sağanak bekleniyor Diyarbakır 27°C – Az bulutlu Meteoroloji, ani hava değişimlerinin yaşanabileceğini hatırlatarak resmi uyarıların takip edilmesini önerdi.

Ortaköy’de anne ve iki çocuğun ölümünde korkunç şüphe: Cinayet ihtimali masada Haber

Ortaköy’de anne ve iki çocuğun ölümünde korkunç şüphe: Cinayet ihtimali masada

İstanbul’a tatil için gelen Almanya vatandaşı Böcek ailesinin midye, sucuk, kokoreç ve tavuk tantuni yedikten sonra yaşadığı faciada anne Çiğdem Böcek ile iki çocuğu yaşamını yitirdi, baba ise yoğun bakımda tedavi altına alındı. İlk bulgularda net bir zehirlenme tespiti yapılamaması üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, olayda dış müdahale ihtimalini incelemek üzere kriminal soruşturma talimatı verdi. Ailenin İstanbul seyahati hastane koridorlarında son buldu Olay, 12 Kasım’da Fatih’teki bir otelde meydana geldi. Almanya’dan gelen Servet ve Çiğdem Böcek çifti, çocukları Kadir Muhammet ve Masal ile birlikte İstanbul’da kısa bir tatil planlamıştı. Gece saatlerinde anne Çiğdem Böcek, 3 yaşındaki kızı Masal’ı hareketsiz halde buldu ve otel görevlileri sağlık ekiplerine haber verdi. Hastaneye kaldırılan Masal ve ağabeyi Kadir tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Anne Çiğdem Böcek de ertesi gün hayatını kaybetti. Baba Servet Böcek’in yoğun bakımda tedavisi sürüyor. Ailenin tükettiği tüm yiyecekler saat saat tespit edildi Soruşturma kapsamında Böcek ailesinin Türkiye’ye iniş yaptıkları andan itibaren saat saat nerede ne tükettikleri ortaya çıkarıldı. Aile, 11 Kasım sabahı 10.08’de otelden ayrıldı, 14.20’de Ortaköy’de seyyar bir midyeci tezgâhından midye yedi. 20 dakika sonra başka bir işletmeye giderek çorba, sucuk, kokoreç ve tavuk tantuni tüketti. Ardından 18.30’da bir lokumcudan alışveriş yaptı ve 18.43’te otele döndü. Hastane ziyareti sonrası otele döndüler ve bir daha çıkamadılar Aile ertesi gün, 12 Kasım’da saat 11.42’de, yüksek ateş ve kusma şikâyetiyle hastaneye başvurdu. Anne ve baba Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi Hastanesi’nde, çocuklar Çapa’da tedavi edildi. Serum verilerek taburcu edilen aile, aynı gün 15.40’ta tekrar otele giriş yaptı. Bu giriş, aile bireylerinin hayatta görüldüğü son an oldu. Anne gece yarısı yardım istedi, üç kişiyi kurtarmak mümkün olmadı 13 Kasım 02.20’de anne Çiğdem Böcek otelin merdivenlerinde 112’yi arayarak durumlarının kötüleştiğini bildirdi. Ambulans sekiz dakika içinde otele ulaştı. Ancak tüm müdahalelere rağmen iki çocuk kurtarılamadı; anne ise ertesi sabah yaşamını yitirdi. Baba Servet Böcek entübe edilmeden önce polise ifade verdi ve tüm yeme-içme sürecini anlattı. Otopsi sonuçlarında zehirlenmeyi doğrulayan net bir bulgu bulunamadı Anne ve iki çocuğa yapılan ön otopsilerde ölüm nedeni konusunda kesin bir kanaate varılamadı. Mide duvarlarında ülserli alanlar ve yaygın kanamalar tespit edildi ancak zehirlenmeyi doğrulayan kesin bir toksik bulguya rastlanmadı. Mikrobiyolojik ve toksikolojik analizler için alınan örnekler incelenmeye devam ediyor. Savcılık cinayet büroya talimat verdi: Dış müdahale ihtimali araştırılıyor Zehirlenmeye dair net bir bulgunun olmaması nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, olayı “şüpheli ölüm” olarak kayda aldı. Gayrettepe Cinayet Büro Amirliği’ne, olayın cinayet veya intihar olasılıkları dahil tüm yönleriyle araştırılması için talimat gönderildi. Otelin güvenlik kameraları, aileyle temas eden işletmeler ve tüm süreç detaylı olarak inceleniyor. Dört şüpheli gözaltında: Gıda satıcılarının sabıka kayıtları dikkat çekti Ailenin yemek yediği işletmeler ve alışveriş yaptığı noktalar soruşturma kapsamında denetime alındı. Seyyar midyeci Yusuf D., İşletme sahibi Ercan E., Lokumcu Fatih T., Ve bir başka işletmeyle bağlantılı dördüncü şüpheli, “taksirle ölüme sebebiyet” suçlamasıyla gözaltına alındı. Restoran mühürlendi, seyyar tezgâh kaldırıldı. Gözaltına alınan kişilerin daha önce farklı suçlardan çok sayıda kayıtlarının olduğu belirlendi. Aile yakınları hastaneyi suçladı: ‘Tedavi edilselerdi bugün yaşıyorlardı’ Hayatını kaybeden Çiğdem Böcek’in babası Mustafa Çelik, hastanenin gerekli müdahaleleri yapmadığını iddia ederek yetkililere çağrıda bulundu. “Bizim ciğerimiz yandı, başka ailelerin yanmaması için bu sürecin takip edilmesini istiyoruz” dedi. Ablası Tansu Özsoy ise, “Kardeşimi ve yeğenlerimi hiçbir tetkik yapılmadan nasıl eve gönderdiler? Bu sadece zehirlenme değil, tüm vücudu etkileyen bir tabloydu. Zamanında müdahale edilseydi bugün hayatta olabilirlerdi” diyerek gözyaşları içinde konuştu.

İngiltere’de şok rapor: 262 mahkûm yanlışlıkla serbest bırakıldı Haber

İngiltere’de şok rapor: 262 mahkûm yanlışlıkla serbest bırakıldı

Hapishane sistemindeki hata zinciri, yüzlerce mahkûmun tahliyesine yol açtı İngiltere’de cezaevi sisteminde yaşanan yönetim ve kayıt hataları, aralarında cinsel saldırı ve dolandırıcılık suçlarından hüküm giymiş isimlerin de bulunduğu 262 mahkûmun yanlışlıkla serbest bırakılmasına neden oldu. Resmî verilere göre bu sayı, bir önceki yılın iki katından fazla. Son vakalar arasında cinsel saldırı suçundan mahkûm Brahim Kaddour-Cherif ile dolandırıcılıktan hüküm giyen William Smith bulunuyor. Kaddour-Cherif 29 Ekim’de, Smith ise 3 Kasım’da hatalı olarak tahliye edildi. İngiliz polisi iki mahkûmu bulmak için arama çalışmalarını sürdürüyor. Hükümet: “Şimdiye kadarki en sıkı denetim başlatıldı” İngiltere Başbakan Yardımcısı ve Adalet Bakanı David Lammy, konuya ilişkin parlamentoda yaptığı açıklamada sistemdeki ciddi hataların kabul edildiğini belirterek şunları söyledi: “Bu olayın ardından hapishane sisteminde bugüne kadar uyguladığımız en sıkı denetimleri devreye aldım. Mevcut yapı geçmiş yönetimden kalan karmaşık bir sistemdi. Bunu düzeltmeye çalışıyoruz.” Lammy, eski Metropolitan Polis Yardımcı Komiseri Lynne Owens liderliğinde bir soruşturma yürütüldüğünü ve raporun kısa sürede kamuoyuyla paylaşılacağını duyurdu. Muhalefet: “Bu tam bir idari çöküş” Muhafazakâr Parti’nin Gölge Adalet Bakanı Robert Jenrick, hata zincirini “tam anlamıyla bir skandal” olarak değerlendirdi: “Mahkûmlar yanlışlıkla serbest bırakılıyor, hükümet günler sonra fark ediyor. Polis bir haftalık gecikmeyle aramaya başlıyor. Bu, Adalet Bakanlığı’nın yönetim krizidir.” Hapishane Görevlileri Derneği Başkanı Mark Fairhurst ise sistemde çöküş yaşandığını belirterek, “Ayda ortalama 22 mahkûm yanlışlıkla tahliye ediliyor, artık kraliyet soruşturması açılmalı” dedi. Yanlış tahliyelerde yüzde 128 artış İngiltere hükümetinin yayımladığı resmî verilere göre, Mart 2025’e kadarki 12 aylık dönemde 262 mahkûm yanlış tahliye edildi. Bu sayı, bir önceki yılın 115 kişilik verisine göre yüzde 128 artışa işaret ediyor. Eski Cezaevi Müfettişi Nick Hardwick, artışın nedenini “hızlı boşaltma baskısı” olarak açıklayarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Cezaevleri aşırı doluydu, hükümet geçen yıl ‘erken tahliye programı’ başlattı. 40 bin mahkûm erken salıverildi. Bu da tarih hesaplamalarında büyük karışıklık yarattı.”

İran’dan nükleer program açıklaması Haber

İran’dan nükleer program açıklaması

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezzekian, İran Atom Enerjisi Örgütü’nü ziyaretinde yaptığı açıklamada, ülkenin nükleer sanayiyi geliştirme hedefinin nükleer silah üretimi değil, “halkın ihtiyaçlarını karşılamak ve ekonomik refahı artırmak” olduğunu belirtti. Pezzekian, nükleer endüstrinin yalnızca küçük bir kısmının askeri amaçlarla ilişkilendirildiğini, geri kalanının sağlık, tarım, enerji ve çevre gibi alanlara hizmet ettiğini vurguladı. Pezzekian: “Nükleer endüstriyi büyütme kararlılığımız bomba üretmeye değil, refah sağlamaya yöneliktir.” Cumhurbaşkanı, radyofarmasötik üretimi ve tıbbi tedavi teknolojilerinin yer aldığı sergiyi gezdikten sonra yaptığı konuşmada, İran’ın nükleer bilim insanlarının çalışmalarını “bilimsel cihat” olarak nitelendirdi. Pezzekian, ülkenin radyofarmasötik üretiminde bölgesel bir güç olma potansiyeline işaret ederek, “Bu teknoloji yalnızca tedavi için değil, aynı zamanda ulusal zenginlik üretimi için stratejik bir değere sahip” dedi. “Nükleer silah üretmek gündemimizde yok” vurgusu bir kez daha tekrarlandı. Pezzekian, Batılı ülkeleri İran’ın nükleer ilerleyişini engellemek için “asılsız silah iddialarını” kullanmakla eleştirdi ve “Bu iddiaların onlar için bahane olduğunu kendileri de biliyor” dedi. İranlı nükleer bilim insanlarına yönelik suikastların, ülkenin teknoloji bağımsızlığını hedef alan bir baskı aracı olduğunu savundu. İran, radyofarmasötikler, tarım teknolojileri, su arıtma ve enerji üretiminde nükleer uygulamaları genişletmeyi hedefliyor. Cumhurbaşkanı, nükleer teknolojinin yalnızca savunma değil, sağlık, tarım, su yönetimi ve çevre koruma gibi alanlarda kullanıldığını belirterek, bu teknolojinin tanıtım ve ihracatında daha etkili bir planlamaya ihtiyaç duyulduğunu ifade etti. “Ulusal kaynaklarımızı kullanırken bilimsel potansiyeli değerlendirmekte yavaş kaldık” diyerek iç eleştiri de yaptı. 8 yeni nükleer santral planı: İran, Rusya ile yeni elektrik üretim projeleri yürütüyor. İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed Eslami, ülkenin güney ve kuzey kıyılarında 8 yeni nükleer santral kurulacağını açıkladı. Bu projelerin bir kısmı Rusya ile yürütülen anlaşmalara dayanıyor. Eslami, “20 bin megavat nükleer elektrik üretimi hedefini gerçekleştirmek için çalışıyoruz” dedi. Nükleer santrallerle birlikte tuzdan arındırma tesisleri ve yerli teknoloji altyapısı da kurulacak. Eslami, Buşehr'de devam eden nükleer santral projesiyle entegre 70 bin metreküp kapasiteli su arıtma tesisi kurulacağını duyurdu. Ayrıca kuantum, lazer ve füzyon teknolojilerinde de üniversitelerle işbirliği yapılacağını açıkladı. “Nükleer endüstri İran’ın bilimsel bağımsızlığının sembolü olacak.” Pezzekian, nükleer projelerin yalnızca teknolojik değil, jeopolitik bir bağımsızlık meselesi olduğunu belirterek, “Bu başarıları hızlandırmak için devlet tüm desteği verecek. Ülkenin geleceği bilgide, inovasyonda ve kendi teknolojimizi üretmekte” dedi.

Bahis skandalı futbolu sarstı: Kulüplerden peş peşe açıklamalar!  Haber

Bahis skandalı futbolu sarstı: Kulüplerden peş peşe açıklamalar! 

Türk futbolunda kara gün: 152 hakemin bahis oynadığı ortaya çıktı Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, dün yaptığı basın toplantısında futbol tarihinde eşi görülmemiş bir skandalı açıkladı: 571 hakemden 371’inin bahis hesabı bulunduğunu, bunlardan 152’sinin aktif olarak bahis oynadığını duyurdu. “Bir hakemin tek başına 18 binin üzerinde bahis oynadığı tespit edildi. Bu kişiler kısa sürede PFDK’ya sevk edilecek.” — TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu Bu açıklama, hem spor kamuoyunda hem de kulüpler arasında şok etkisi yarattı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da konuyla ilgili soruşturmanın sürdüğünü açıkladı. Kulüplerden arka arkaya açıklamalar: “Türk futbolu için milat” Hacıosmanoğlu’nun açıklamasının ardından Türkiye’nin önde gelen kulüpleri — Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor, Ümraniyespor, Karagümrük, Kayserispor, Sarıyer ve Samsunspor — art arda resmi duyurular yayımladı. Hepsinin ortak mesajı: “Türk futbolunda adaletin yeniden inşası için tarihi bir fırsat.” Galatasaray: “Türk futbolunun temel değerlerine ağır bir darbe” Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, açıklamasında skandalın “futbolda güven ve adalet krizini” gözler önüne serdiğini belirtti: “Sahada adaleti sağlamakla yükümlü hakemlerin bahis hesaplarının bulunduğu ve aktif olarak bahis oynadıklarının tespit edilmesi, yalnızca spor ahlakına değil, Türk futbolunun temel değerlerine de ağır bir darbedir. Federasyonun bu isimleri, yönettikleri maçları ve oynadıkları bahisleri şeffaf biçimde kamuoyuyla paylaşması büyük önem taşımaktadır.” Özbek, Galatasaray’ın sürece tam destek vereceğini vurgulayarak, “Temiz futbolun tesisi için üzerimize düşen her sorumluluğu alacağız” dedi. Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran: “Üzücü ama umut verici” Gaziantep’te gazetecilerin sorularını yanıtlayan Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran, yaşananları “vahim ama geç kalınmış bir yüzleşme” olarak tanımladı: “Bu açıklamalar hem bir spor adamı hem de Fenerbahçe Başkanı olarak beni mutlu etti. Çünkü biz bu konuyu yıllardır dile getiriyorduk. Şimdi haklılığımız ortaya çıkıyor. Bu süreç Türk futbolu adına bir milat olmalı.” Beşiktaş: “Bahis oynayan hakemleri ve maçları şeffafça açıklayın” Beşiktaş JK, yayımladığı bildiride TFF’ye doğrudan çağrıda bulundu: “Federasyondan, bahis hesabı bulunan ve aktif olarak kullanan hakemleri; bu hakemlerin bahis oynadığı maçları ve ne tür bahisler oynadıklarını şeffaf bir şekilde kamuoyuyla paylaşmalarını talep ediyoruz. Bu süreç, temiz futbol için bir milat olmalıdır.” Siyah-beyazlılar, ayrıca “Geriye dönük tüm haklarımızı arayacağız” diyerek hukuki mücadele mesajı verdi. Ümraniyespor: “Bu pisliğin üzeri örtülürse futbol biter” Trendyol 1. Lig temsilcisi Ümraniyespor, en sert tepkiyi veren kulüplerden biri oldu: “Bu pisliğin üzeri bir kez daha örtülürse, futbolun geleceği tamamen yok olur. Bahis skandalına karışan tüm hakemler derhal futboldan ihraç edilmelidir. Bu sezonun sportif bütünlüğü fiilen yok edilmiştir, küme düşme kaldırılmalıdır.” Kulüp ayrıca TFF’ye “bağımsız denetim mekanizması kurulması” çağrısı yaptı. Trabzonspor: “Tarihi bir fırsat” Trabzonspor’un açıklamasında, yaşananların “adalet sistemini temelden sarstığı” vurgulandı: “Bazı hakemlerin on binlerce kez futbol müsabakalarına bahis oynamış olması, Türk futbol tarihinin en karanlık tablolarından birini ortaya koymuştur. Bu süreç, adaletin yeniden inşası için tarihi bir fırsattır.” Karagümrük: “Bahis oynayanlar futbol camiasından temizlenmeli” Fatih Karagümrük, TFF’ye çağrısını açık biçimde dile getirdi: “Bahis oynayan hakemlerin kimler olduğunu, hangi maçlarda ve nasıl bahis oynadıklarını kamuoyuna açıklayın. Bugünü bir milat olarak görelim. Futbola gölge düşüren herkes bu camiadan temizlenmeli.” Kayserispor: “Futbolun doğasına neşter vuruldu” Kayserispor Başkanı Nurettin Açıkalın, açıklamasında yaşananları “utanç verici” olarak nitelendirdi: “Hakemlerin kişisel menfaatleri uğruna maçlara direkt etki etmeleri, futbolun doğasına neşter vurmuştur. Bu karanlık günler temizlenmeden futbolun adı bile anılmamalıdır.” Sarıyer: “Yanlış kararlarla kaybettiğimiz puanların nedeni ortaya çıktı” Lig’e yeni çıkan Sarıyer Spor Kulübü, adalet çağrısı yaptı: “Yanlış hakem kararlarıyla kaybedilen puanların nedeni bugün netleşmiştir. TFF’nin süreci dikkatle yöneteceğine inanıyoruz ve ortak bir açıklama için tüm kulüpleri birlik olmaya çağırıyoruz.” Samsunspor: “Toplumun vicdanı yaralandı” Samsunspor ise açıklamasında, yaşananların sadece futbolu değil “toplumun vicdanını” da yaraladığını belirtti: “Sahada ter döken futbolcuların ve tribünlerde inançla destek veren milyonların tek beklentisi adil bir rekabet ortamıdır. Bu nedenle bu iddialar yalnızca sporun değil, toplumun vicdanını derinden yaralamıştır. Türk futbolunun itibarını korumak için sürecin kararlı takipçisiyiz.” Ortak vurgu: Adalet, şeffaflık ve temiz futbol Kulüplerin tamamı, açıklamalarında üç ortak noktada birleşti: Adaletin yeniden sağlanması Bahis oynayan hakemlerin açıklanması Türk futbolunun şeffaf bir yapıya kavuşturulması Bu gelişmeler, Türk futbolu tarihinde “hakemlik sisteminin en kapsamlı soruşturması” olarak kayda geçti. “Bu kriz, temiz futbolun yeniden doğması için bir dönüm noktası olabilir.” — Spor yorumcusu Uğur Meleke, Kafa Topu programı “Temiz futbol” için kulüpler birleşti Türk futbolunda “bahis skandalı” yalnızca bir yolsuzluk değil, bir güven krizi yarattı. Ancak kulüplerin ortak tavrı, bu krizi temiz futbol hareketine dönüştürme potansiyeli taşıyor. “Türk futbolu bu lekeden arınacaksa, bu birliktelikle arınacak.” — Galatasaray Başkanı Dursun Özbek

Karadağ’da Türk karşıtı şiddet tırmandı: Restoran kundaklandı, araçlar yakıldı, 45 Türk gözaltında! Haber

Karadağ’da Türk karşıtı şiddet tırmandı: Restoran kundaklandı, araçlar yakıldı, 45 Türk gözaltında!

Podgorica’da bıçaklı kavga sonrası sokaklar karıştı Cumartesi gecesi Karadağ’ın başkenti Podgorica’da yaşanan bıçaklı yaralama olayı, kısa sürede diplomatik krize dönüştü. Karadağ basınına göre, olayda 25 yaşındaki bir Karadağ vatandaşı bıçakla yaralandı. Saldırganlardan birinin Türk, diğerinin ise Azerbaycan vatandaşı olduğu iddia edildi. Polis iki kişiyi gözaltına aldı, ancak olayın ardından şehirde Türklere yönelik öfke büyüdü. “Türkleri öldürün!” sloganları atıldı, Türk restoranı kundaklandı Olayın ardından yüzlerce kişi Podgorica sokaklarında protesto gösterileri düzenledi. Reuters’ın aktardığı bilgilere göre kalabalık, Türk plakalı araçlara saldırarak camlarını kırdı, bazılarını yaktı. Pazar gecesi ise tansiyon zirveye çıktı: Podgorica’nın merkezinde Türklerin işlettiği bir restoran, saldırgan bir grup tarafından basılarak ateşe verildi. Tanıklara göre, kalabalığın arasında “Türkleri öldürün!” sloganları atıldı. Olay anı kameralara yansıdı; görüntülerde, dumanlar yükselirken çevredeki yurttaşların korku içinde kaçıştığı görüldü. “Saldırganlar ellerinde sopalar ve taşlarla geldi. Restoranı yağmalayıp ateşe verdiler. Polis geldiğinde her şey çoktan yanmıştı.” — Görgü tanığı, Podgorica yerel basınına 45 Türk gözaltına alındı, 8’i sınır dışı ediliyor Karadağ polisi olayların ardından yaptığı açıklamada, 45 Türk vatandaşının gözaltına alındığını duyurdu. Gözaltına alınanların çoğunun yasal ikamet belgeleri olmadığı açıklandı. Polis Sözcüsü, “Gözaltına alınan 7 kişiye para cezası verildi, 8 kişi ise sınır dışı edilecek,” dedi. Karadağ İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, olayların “kamu düzenini ciddi biçimde ihlal ettiği” belirtildi. Karadağ Başbakanı Spajic: “Türklere vizesiz giriş geçici olarak askıya alındı” Gerginliğin tırmanmasının ardından Karadağ Başbakanı Milojko Spajic, sosyal medya hesabından dikkat çeken bir açıklama yaptı: “Türk vatandaşları için vizesiz rejimin geçici olarak askıya alınmasına ilişkin kararı acil bir prosedürle alacağız. Ekonomik faaliyetlerin ve iyi ikili ilişkilerin korunması amacıyla, önümüzdeki dönemde Türkiye Cumhuriyeti ile yoğun görüşmeler başlatacağız.” Bu açıklama, Türkiye-Karadağ ilişkilerinde son yılların en ciddi diplomatik gerilimi olarak değerlendirildi. Dışişleri Bakanlığı devrede: “Vatandaşlarımızın güvenliği önceliğimizdir” Türkiye Dışişleri Bakanlığı, yaşanan olayların ardından yazılı bir açıklama yayımladı. Açıklamada, “müessif gelişmelerin” Türk vatandaşlarını da etkilediği vurgulanarak, Karadağ makamlarıyla anında temas kurulduğu bildirildi. “Türk vatandaşlarımızın güvenliğinin tesisi amacıyla gerekli tedbirlerin alınması sağlanmıştır. Gelişmeler tüm boyutlarıyla yakından takip edilmekte olup, Karadağ makamlarıyla temas kesintisiz sürdürülmektedir.” — T.C. Dışişleri Bakanlığı açıklaması Hakan Fidan’dan Karadağ yönetimine telefon diplomasisi AA’nın diplomatik kaynaklardan aktardığına göre, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Karadağ Başbakanı Milojko Spajic ve Dışişleri Bakanı Ervin İbrahimovic ile telefon görüşmeleri yaptı. Fidan, Türk vatandaşlarının haklarının korunması ve can güvenliklerinin sağlanması yönündeki beklentilerini iletti. Karadağ tarafı, bu konuda “güvence verdiklerini” bildirdi. Karadağ’da yaklaşık 13 bin Türk yaşıyor Karadağ İçişleri Bakanı Danilo Saranovic, ülkede 100 bin yabancı uyruklu kişinin yaşadığını, bunların yaklaşık 13 bininin Türk vatandaşı olduğunu açıkladı. Son yıllarda Karadağ’ın, Türk yatırımcılar ve dijital göçmenler için popüler bir yaşam ve iş merkezi haline geldiği biliniyor. “Ülkede Türk vatandaşlarının sayısında belirgin bir artış gözlemleniyor. Ancak son olaylar sonrası güvenlik kaygıları ciddi biçimde arttı.” — Karadağ basını değerlendirmesi Diplomatik kriz derinleşiyor Karadağ’daki şiddet olayları, iki ülke arasında gerilimi tırmandırırken, Türk Dışişleri olayın “yakın takipçisi” olduğunu duyurdu. Olayın seyrine göre vize muafiyetinin askıya alınması sürecinin kalıcı hale gelebileceği konuşuluyor. Uzmanlar, Podgorica’daki olayın tekil bir asayiş vakası olmaktan çıkıp iki ülke ilişkilerini etkileyebilecek boyuta ulaştığını vurguluyor. “Karadağ, Türk yatırımcılar ve göçmenler için cazibe merkeziydi. Ancak bu olay, iki halk arasında güvenin ciddi şekilde sarsılmasına yol açabilir.” — Bölge uzmanı, Balkan Insight değerlendirmesi

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.