SON DAKİKA

#Dem Parti

HABER DEĞER - Dem Parti haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Dem Parti haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Erdoğan’dan Bahçeli’nin “İmralı” çıkışına ilk yorum Haber

Erdoğan’dan Bahçeli’nin “İmralı” çıkışına ilk yorum

AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “Komisyondan seçilecek milletvekilleri İmralı’ya gitmeli, MHP böyle bir heyete katılmaya hazırdır” sözlerine ilk kez yanıt vererek, 5 Ağustos’tan beri çalışan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun “tüm tarafları dinlemesinin” değerine vurgu yaptı. Erdoğan, “Komisyon kapsamlı bir tartışma zemini oluşturdu; hiç kimse dışarıda bırakılmadan ilgili bütün taraflar dinlenmeli” ifadelerini kullandı. “Komisyon süreci rehberlik üretiyor, terörsüz Türkiye menziline yürüyoruz” Erdoğan, komisyonun Meclis Başkanlığı riyasetinde yürüttüğü çalışmalarla “karar alıcılara yol gösterecek güçlü bir birikim” oluşturduğunu belirterek, yazılacak rapor ve hukuki yol haritasını “çok önemsiyoruz” dedi. Cumhurbaşkanı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “cesur ve ufuk açıcı katkıları” için teşekkür ederken, sürecin “tahriklere aldırmadan” ilerletileceğini, hedefin “terörsüz Türkiye ve huzur içinde yaşayan bir ülke” olduğunu söyledi. “İlgili herkes dinlenmeli” vurgusu, Bahçeli’nin “İmralı” çağrısıyla buluştu Cumhurbaşkanı Erdoğan, komisyon çatısı altında “hiç kimsenin dışarıda bırakılmamasını” ve “farklı fikirlerin cesaretle dile getirilmesini” savunarak, Bahçeli’nin “İmralı’ya gitmeli” sözleri sonrasında “bütün tarafların dinlenmesi” gereğini yineledi. Bu yaklaşım, siyasi partilerden sivil topluma kadar geniş bir katılımın kapısını aralarken, sürecin Meclis zemininde kurumsallaştırılacağı mesajını verdi. “Cumhur İttifakı’ndan tam destek” mesajı: Bahçeli’ye teşekkür, DEM’le görüşme notu Erdoğan, Cumhur İttifakı’nda “Terörsüz Türkiye” hedefi etrafında görüş ayrılığı bulunmadığını söyleyip Bahçeli’ye “tarihi değerlendirmeleri” için teşekkür etti. Külliye’de DEM Parti’den Pervin Buldan ve Mithat Sancar’la “yapıcı bir görüşme” yaptığını belirten Erdoğan, “Benzer kaygıları ve ortak sorumluluk duygusunu paylaştığımızı teyit ettik” diyerek sürecin kapsayıcı yürütüleceğini kaydetti. Meclis takvimi ve ekonomi başlıkları: UNRWA ofisi, 2026 bütçesi ve sosyal destekler Genel Kurul’dan geçen uluslararası anlaşmalar içinde UNRWA’nın Ankara’da ofis açmasının da bulunduğunu hatırlatan Erdoğan, bunun “Filistin mücadelesine verilen desteğin yeni bir nişanesi” olduğunu söyledi. 2026 Merkezi Yönetim Bütçesi’nin Meclis’e sunulduğunu belirten Cumhurbaşkanı, sosyal yardımların artırılacağını, enerji desteklerinin süreceğini ifade etti. Siyasi polemiklerde çizgi: “Sandık tartışmaları safsata, asıl olan Türkiye’nin selametidir” Erdoğan, seçimlerin şeffaflığını savunarak muhalefetin eleştirilerini “safsata” olarak niteledi ve güvenlik politikalarında “hudut içinde ve sınır ötesinde boşluk bırakmayacağız” dedi. Konuşmasında yurttaşların huzuru ve Türkiye toplumunun birlikteliği vurgusu öne çıktı. Son söz: “Biraz daha cesaret, biraz daha özgüven” Süreci “biraz daha cesaret ve özgüvenle” tamamlayacaklarını söyleyen Erdoğan, “Terörsüz Türkiye, büyük bir kardeşlik ve kucaklaşma sahnesi olacak” diyerek komisyon raporunun ve Meclis yol haritasının belirleyici olacağını yineledi.

Bahçeli’nin “Demirtaş” çıkışının ardından DEM Parti’den yanıt Haber

Bahçeli’nin “Demirtaş” çıkışının ardından DEM Parti’den yanıt

TBMM’de yapılan DEM Parti Grup Toplantısı’nda konuşan Eş Genel Başkan Tuncer Bakırhan, AİHM’in dün kesinleşen kararına dikkat çekerek, eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın tutukluluğunun hukuki değil siyasi olduğunu söyledi. Bakırhan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Tahliyesi Türkiye için hayırlara vesile olur” sözlerine teşekkür ederek, “Bu çağrı doğruysa gereği yapılmalı, Demirtaş başta olmak üzere tüm Kobani davası tutukluları bir saniye bile geçirmeden serbest kalmalıdır” dedi. “AİHM kararı kesinleşti, Türkiye bu karara uymak zorunda” Bakırhan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Demirtaş hakkında üç kez ihlal kararı verdiğini hatırlattı ve “İktidarın itirazı reddedildi, karar kesinleşti. Bu saatten sonra tutukluluk hukuku değil, siyasi keyfiyet olur” ifadelerini kullandı. DEM Parti, 4 Kasım 2016’da başlayan tutuklama sürecini “siyasi tasfiye operasyonu” olarak tanımladı. “Kürt meselesi çözüldükçe Türkiye demokratikleşecek” Bakırhan, Abdullah Öcalan’la görüşme iddialarına da değinerek, “Sayın Öcalan’ın selamı var, demokratik entegrasyon önerisi günceldir” dedi. “Komisyon Öcalan’la da görüşmelidir. Bu 100 yıllık sorunu çözmek istiyorsak muhatabıyla konuşmak en doğal olandır.” Asgari ücret çıkışı: “En az 46 bin TL olmalı” DEM Parti’nin ekonomik önerilerini de açıklayan Bakırhan, asgari ücretin yoksulluk sınırının yarısı olan 46 bin TL olmasını ve yılda iki kez güncellenmesini talep etti. Bahçeli ne demişti? MHP lideri Devlet Bahçeli, grup toplantısı sonrası sorulan bir soru üzerine “Sayın Selahattin Demirtaş hukuki süreci tamamlamıştır, tahliyesi Türkiye için hayırlara vesile olacaktır” demişti. Bu açıklama, Cumhur İttifakı içinde tartışma yaratan dengeler açısından “yumuşama sinyali” şeklinde yorumlanmıştı.

Esenyurt eski Belediye Başkanı Ahmet Özer için 15 yıla kadar hapis talebi Haber

Esenyurt eski Belediye Başkanı Ahmet Özer için 15 yıla kadar hapis talebi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “kent uzlaşısı” soruşturması kapsamında tutuklanan ve görevden uzaklaştırılan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, bugün bir kez daha mahkemeye çıkarıldı. Savcılık, Özer’in silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. Duruşma, avukatların ek süre talebi üzerine 25 Ocak 2026’ya ertelendi. Duruşma Silivri’ye taşındı: Salon yetersiz kaldı, dava cezaevi kampüsünde görüldü. Normalde İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılması planlanan duruşma, izleyici ve güvenlik yoğunluğu nedeniyle Silivri Cezaevi Yerleşkesi’ndeki 2 No’lu duruşma salonunda gerçekleştirildi. Duruşma 10.40’ta başladı, Ahmet Özer SEGBİS ile katıldı. Savcılık mütalaası: “Silahlı örgüt üyeliği” suçlamasıyla 7,5–15 yıl arası hapis talebi. Savcı, esas hakkındaki mütalaasında Özer’in silahlı terör örgütüne üye olma suçundan cezalandırılmasını talep etti. Özer’in avukatları, savunma için süre talep ederek mütalaaya itiraz edeceklerini bildirdi. Mahkeme, süre verilmesine karar verdi. Özer hakkındaki yargılama sadece terör dosyasıyla sınırlı değil: Yolsuzluk soruşturmasından da tutuklu. Ahmet Özer, geçen yıl başlatılan kent uzlaşısı soruşturması kapsamında 30 Ekim’de tutuklanmıştı. Temmuz ayında terör dosyasından tahliye kararı çıkmasına rağmen, “Aziz İhsan Aktaş dosyası” olarak bilinen yolsuzluk soruşturmasındaki tutukluluk kararı nedeniyle serbest kalamamıştı. Özer hâlâ bu dosya kapsamında cezaevinde bulunuyor. Kent uzlaşısı dosyası nedir? Soruşturma, 2024 yerel seçimlerinde CHP’nin kazandığı ve DEM Parti’nin aday çıkarmadığı bazı belediyelerde “terör ilişkili pazarlık yapıldığı” iddiası üzerine başlatılmıştı. Dosyada yalnızca Ahmet Özer değil, farklı belediyelerden isimler de yer alıyor.

DEM Partili Koçyiğit’ten  özür: Sehven söyledim, üzgünüm Haber

DEM Partili Koçyiğit’ten özür: Sehven söyledim, üzgünüm

DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, Medyascope’ta Ruşen Çakır’ın konuğu olarak katıldığı yayında, TBMM’deki tartışmada tepki çeken “gencecik cesetler” sözlerine ilişkin açıklamada bulundu. “Orada sehven çıkan bir sözcük var” Koçyiğit, ifadesinin yanlış anlaşıldığını belirterek şöyle konuştu: “Orada sehven çıkan bir sözcük var. Cenaze denilecekken o tartışmanın hararetiyle ‘ceset’ demişim. Video izlenirse, arka planda gürültü ve kargaşa içinde konuştuğum görülür. Bu söz bir hakaret kastı taşımıyor. Bu ifadeden dolayı incinen herkesten özür diliyorum.” DEM Partili Koçyiğit, konuşmasının bütününe bakıldığında, “ölüm siyasetine karşı barış çağrısı yaptığını” belirtti. “MHP sürecin itici gücü oldu” Koçyiğit ayrıca MHP’nin sürece dair tutumuna da değinerek, “Sayın Bahçeli’nin, Kürt sorununa kısa vadeli değil, daha uzun erimli bir yaklaşımla baktığına dair bir değerlendirmemiz var. Elbette eleştiriler olabilir, siyaset eleştiri zeminiyle yürür. Biz de MHP’nin birçok söylemini doğru bulmuyoruz ama eleştiriler demokratik zeminde olmalı” ifadelerini kullandı. Tartışmaya neden olan sözler Koçyiğit’in Meclis Genel Kurulu’nda İYİ Partililere hitaben söylediği, “Gelecek gencecik cesetlerin üzerine, tabutların üzerine elini koyup hamaset edenler var” ifadeleri, büyük tepki çekmişti. DEM Parti’li Koçyiğit, bu sözlerin “ölümün kutsanmasına ve savaş siyasetinin sürmesine karşı bir tepki” olduğunu vurgulayarak, barış ve demokratik çözüm vurgusunu yineledi.

Özgül Saki: Bu yasayı geri çekeceksiniz! Haber

Özgül Saki: Bu yasayı geri çekeceksiniz!

“Toplumun refleksini ölçüyorlar, biz buna izin vermeyeceğiz” DEM Parti İstanbul Milletvekili Özgül Saki, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında 11. Yargı Paketi taslağına ilişkin sert açıklamalarda bulundu. Saki, taslakta yer aldığı öne sürülen ve LGBTİ+ bireylerin varoluşunu suç haline getiren maddelere dikkat çekerek, “Hazırlığınızı yapmışsınız, toplumu test ediyorsunuz. Bu yasayı topyekûn geri çekeceksiniz! Biz buna izin vermeyeceğiz!” ifadelerini kullandı. “LGBTİ+’lar tam hedefte” Saki, taslaktaki “biyolojik cinsiyete aykırı davranış ve genel ahlaka aykırı tutum” ifadelerinin son derece muğlak olduğunu belirterek, bu maddelerin her türlü farklı yaşam tarzını cezalandırma riski taşıdığını vurguladı. “Bir kadının saçını kısa kestirmesi, bir erkeğin saçını uzatması ya da gökkuşağı bayrağı taşıması bile suç sayılabilir” diyen Saki, düzenlemenin hem Anayasa’ya hem de uluslararası insan hakları sözleşmelerine aykırı olduğunu söyledi. “Çocuklar yetişkin gibi yargılanamaz” Milletvekili Saki, yargı paketinde yalnızca LGBTİ+ bireyleri hedef alan düzenlemelerin yer almadığını; aynı zamanda “suça sürüklenen çocuk” kavramını kaldırarak çocukların yetişkin gibi yargılanmasının önünü açan maddelere de dikkat çekti. “Çocuk adalet sistemini ortadan kaldıran hiçbir değişikliğe sessiz kalmayacağız” diyerek Meclis’te ve sokakta mücadele edeceklerini ifade etti. “Toplumun refleksini ölçüyorlar” Saki, taslağın “çalıştay” adı altında kamuoyuna sızdırılmasının, hükümetin toplumsal tepkileri ölçme girişimi olduğunu savundu. “Bu yasa yalnızca LGBTİ+’lara değil, özgür yaşam hakkına ve demokratik değerlere saldırıdır” diyen Saki, toplumun tüm kesimlerini dayanışmaya çağırdı.

DEM Parti’den komisyon tartışmasına yanıt Haber

DEM Parti’den komisyon tartışmasına yanıt

Komisyonun 11. toplantısında İTTİHAD Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Beşir Şimşek’in sözleri tartışmaya yol açtı. DEM Parti üyelerinin toplantıyı terk ettiği yönünde iddialar üzerine partiden yazılı açıklama yapıldı. “Komisyondan çekilmedik” DEM Parti milletvekilleri Gülistan Kılıç Koçyiğit, Meral Danış Beştaş, Hakkı Saruhan Oluç, Celal Fırat ve Cengiz Çiçek imzasıyla yayımlanan ortak metinde, toplantıyı tamamen terk etmedikleri vurgulandı. Açıklamada, “Komisyondan çekilmedik; söz konusu davetlinin zehirli dilde ısrar etmesi üzerine, barışın diline dikkat çekmek için bu kişinin konuşması bitene kadar oturumdan ayrıldık” denildi. “Barış dilinden taviz vermeyeceğiz” Açıklamada, kullanılan söylemin demokratik sürece zarar verdiği savunuldu: “Binbir emekle geliştirilen bu süreçte dilde özen ilkesinin savunucusuyuz. Aklı ve vicdanı zehirleyen, ortak aklı sekteye uğratacak yaklaşımlara taviz vermeyeceğiz.” Komisyonun önemine vurgu yapıldı DEM Parti, Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun “Barış ve Demokratik Toplum Süreci’nin en önemli parçalarından biri” olduğunun altını çizdi. Açıklamada, komisyonun çalışmalarını güçlü şekilde sürdürmesinin Türkiye’de yeni bir dönemin kapısını aralayacağı ifade edildi. Tartışmalar devam ediyor DEM Parti’nin açıklamasıyla birlikte, yaşanan gerginliğin ardından komisyon toplantılarında kullanılan üslup ve dilin daha da önem kazanacağı değerlendiriliyor.

Komisyonda 'domuz bağı' gerginliği! DEM Parti komisyonu terk etti Haber

Komisyonda 'domuz bağı' gerginliği! DEM Parti komisyonu terk etti

Halk TV muhabiri Şeyma Paşayiğit’in aktardığına göre, komisyon toplantısında İslami Tebliğ Derneği Başkan Yardımcısı Mehmet Beşir Şimşek söz aldı. Derneğin başkanlığını, Gonca Kuriş’in de aralarında bulunduğu çok sayıda kişinin domuz bağı yöntemiyle öldürülmesine ilişkin davadan yargılanmış olan Enver Kılıçarslan yürütüyor. Kılıçarslan toplantıya katılmadı, ancak Şimşek’in sözleri tartışmayı alevlendirdi. “Devlet adına yapılanlar Kürtlere fayda sağlamıyor” Şimşek konuşmasında, “Bu halkı Marksist-Leninist zihniyet inancından koparmak Kürtlerin hangi faydasına hizmet ediyor? Kürt halkının geleneği değişti. Bunun sebebi devlet adına kimi yapıların çanak tutmasıdır. Bir çocuk zafer işareti yapmış diye sabahın 3’ünde o evin reisiyle beraber o evi ateşe veriyorlar. Bunu asker yapıyor.” ifadelerini kullandı. MHP’den sert tepki Bu sözler üzerine MHP Grup Başkanvekili Feti Yıldız sert bir çıkış yaparak, “Sizi buraya davet ettik de askere, polise, devlete hakaret edin diye çağırmadık” dedi. DEM Parti salonu terk etti Ardından söz alan DEM Parti’li vekiller tepkilerini dile getirdi. Saruhan Oluç, “Bu dille barış yapılabilir mi? Şimdiye kadar tahammül ettik söylediklerinize. Ama siz kandan besleniyorsunuz. Utanın kan dökücüler” diye çıkıştı. DEM Parti İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek ise, “Domuz bağlarıyla insanları katlettiniz. Kürtlerin başına bela olan sizsiniz” ifadelerini kullandı. Bunun üzerine Saruhan Oluç, Cengiz Çiçek, Celal Fırat ve daha önce salondan ayrılan Gülistan Kılıç Koçyiğit ile birlikte tüm DEM Parti üyeleri komisyonu terk etti. Kurtulmuş’tan sakinleştirme çağrısı Tartışmanın ardından TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş söz alarak, “Herkes kendi görüşünü savunmakta serbesttir ama geçmişi karıştırmayalım. Olumlu giden süreçlerde geçmişte yaşananlar gündeme tekrar gelmesin, yeni ayrışmalara sebep olmasın” dedi.

HD Strateji Büyük İstanbul Anketini Açıkladı: Siyasi Deprem İşareti – AKP ve CHP Güç Kaybediyor, Milliyetçi Blok Yükseliyor! Haber

HD Strateji Büyük İstanbul Anketini Açıkladı: Siyasi Deprem İşareti – AKP ve CHP Güç Kaybediyor, Milliyetçi Blok Yükseliyor!

İstanbul, 12 Eylül 2025 – Türkiye’nin kalbi İstanbul’da. Siyasi cepheler yeniden şekilleniyor. HD Strateji'nin, İstanbul’da telefon görüşme yöntemiyle "yaş", "cinsiyet", "eğitim", "gelir seviyesi" kotaları uygulayarak 2.828 yurttaş üzerinde yaptığı anket, 2023 genel seçim sonuçlarıyla kıyaslandığında şok edici tabloyu ortaya koyuyor: AKP’de gerileme, CHP’de erozyon, milliyetçi ve alternatif partilerde büyük sıçrama. Ekonomik kriz, göç baskısı ve yerel yönetim tartışmaları, seçmeni “ana akım”dan uzaklaştırıyor. Megaşehirde yükselen ses açık: “Kafamız karışık” AKP’de Ciddi Oy Kaybı: -7 Puan 2023’te %35,7 oy alan AKP, ankette %28,5’e gerileyerek 7 puanlık şaşırtıcı bir kayıp yaşadı. Bu erime, muhafazakar tabanın ekonomik kriz, deprem sonrası yönetim zaafları ve göç politikaları nedeniyle parçalandığını gösteriyor. Oyların önemli kısmı MHP (+2,9 puan) ve Zafer Partisi’ne (+2,1 puan) yönelmiş durumda. Saadet (+3,0) ve Anahtar Partisi (+2,4) gibi yeni İslamcı aktörler de AKP’nin kayıplarından besleniyor. Uzmanlara göre, bu trend devam ederse AKP, 2028’de İstanbul’u kaybetme riskiyle karşı karşıya. CHP’de Sessiz Çöküş: -3 Puan CHP, %28,5’ten %25,5’e gerileyerek 3 puan kaybetti. İmamoğlu ve ekibinin yolsuzluk operasyonlarına adlarının karışmasının etkisi ve Özgür Özel’in kavgacı diline ekonomik vaatlerdeki ikna sorunları ve merkezci politikaların yetersizliği de eklenince CHP seçmeni başka adreslere yönelmiş gözüküyor. Oylar özellikle İYİ Parti (+1,3 puan) ve DEM Parti’ye (+1,3 puan) kaymış durumda. Bu kayma, sol-seküler tabanın bölündüğüne işaret ediyor. Milliyetçi Blok: 3 Parti, +6,3 Puan İYİ Parti %9,5’e, MHP %9’a ve Zafer Partisi %5’e yükselerek toplamda %23,5’e ulaştı. Göçmen karşıtlığı, güvenlik kaygıları ve ulusal kimlik söylemleri milliyetçi bloğun yükselişini tetikliyor. Özellikle ‘Terörsüz Türkiye’ açılımı ile dile getirilen ‘Türkiyelilik’ kavramı ve Anayasa’nın ilk dört maddesinde değişikliğin gündeme getirilmesi seçmeni milliyetçi partilere yöneltiyor.MHP adeta yıkılmaz bir kale gibi mevcut seçmenini koruyor ve oy artırıyor.Zafer Partisi artık Türkiye siyasetinin önemli bir aktörü olmuş gözüküyor.İYİ Parti Genel Başkanı Dervişoğlu'nun partiyi toparladığı artık hissediliyor. Milliyetçi partilerin İstanbul’un seküler şehirli seçmeni üzerinde artan ağırlığı, 2028 seçimlerinde ittifakların ana aktörleri olacaklarını gösteriyor. Küçük Partilerde Patlama: %10’dan %15+’a Saadet: %0’dan %3’e sıçrayarak Yeniden Refah’ın eriyen oylarını kendine çekiyor. Anahtar: %2,4 ile sahneye çıktı, muhafazakar seçmen için yeni adres oluyor. DEVA: %1,4’le liberal tabanı domine ediyor. TKP: %0,1’den %1,4’e yükseldi; sol içindeki radikal kaymayı gösteriyor. TİP: %4,1’den %2,4’e gerileyerek daralma yaşıyor. Bu tablo, seçmenin 1990’lardaki gibi tekrar niş ideolojilere ve yeni partilere yöneldiğini kanıtlıyor. Küçük partilerin toplam oy oranı %15’i aşarak ittifak senaryolarında kritik rol oynayabilecek noktaya gelmiş gözüküyor. Partiler arasındaki oy geçişleri nasıl? AKP’den: Oylar MHP, Zafer, Saadet ve Anahtar’a akıyor. CHP’den: Oylar DEM ve İYİ Parti’ye kayıyor. TİP’ten: Oylar TKP’ye yöneliyor. Yeniden Refah’tan: Oylar Saadet’e geçiyor. İstanbul’un Mesajı: “Artık Ceketinizi Asamayacaksınız” Anket, İstanbul seçmeninin AKP’ye “ekonomide ve göçte ciddi adımlar atmalısın”, CHP’ye ise “özüne dön” mesajı verdiğini ortaya koyuyor. Milliyetçi bloktaki büyüme, güvenlik kaygılarıyla birlikte, ‘bölünme travmasının’ da yeniden açığa çıktığını gösteriyor. Küçük partilerin patlaması ise ideolojik çeşitlilikteki arayışın bir sonucu gibi gözüküyor. HD Strateji’nin verileri, İstanbul’daki seçmen kaymasının sadece kente özgü olmadığını, Türkiye genelinde de siyasi deprem işaretleri verdiğini gösteriyor. İstanbul düşerse, Türkiye düşer diyenler haksız sayılmaz.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.