SON DAKİKA

#Filistin

HABER DEĞER - Filistin haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Filistin haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Ünlü oyuncu Mehmet Yaşa: “Filistin kırmızı çizgim” diyerek Uzak Şehir dizisinden ayrıldı Haber

Ünlü oyuncu Mehmet Yaşa: “Filistin kırmızı çizgim” diyerek Uzak Şehir dizisinden ayrıldı

Kanal D ekranlarında yayınlanan ve son dönemde yüksek izlenme oranlarıyla dikkat çeken Uzak Şehir dizisinde yaşanan bir sahne, sosyal medyada büyük tartışma yarattı. Dizide Filistin bayrağını andıran renklerdeki kıyafetlerin yerlere fırlatıldığı bir sahne, izleyicilerin tepkisine neden oldu. Tepkiler büyürken, dizinin oyuncularından Mehmet Yaşa projeden ayrıldığını duyurdu. “Filistin bizim kırmızı çizgimizdir” Mehmet Yaşa, sosyal medya hesabından paylaştığı video mesajında kararıyla ilgili şu ifadeleri kullandı: “Bu sahnenin ardından Uzak Şehir dizisini bırakıyorum. Filistin bizim kırmızı çizgimizdir. Filistin’de anneler ve çocuklar şehit düşüyor. Bunu ne benim vicdanım kabul eder ne de annem bana hakkını helal eder.” Oyuncu, açıklamasında hem vicdani hem de ahlaki bir duruş sergilediğini belirterek, “Evet biliyorum, bütün kapılar suratıma kapanacak ama Allah Teala bir kapıyı kapatır, diğerini açar. Bu saatten sonra benim için Uzak Şehir dizisi bitmiştir” dedi. Tepki çeken sahne sosyal medyada gündem oldu Uzak Şehir’in son bölümünde yer alan sahnede, Filistin bayrağının renklerine benzeyen yeşil, kırmızı ve siyah tonlardaki kıyafetlerin yere atıldığı bir sahne yer aldı. Görüntüler kısa sürede sosyal medyada binlerce paylaşım alırken, kullanıcılar dizinin yapımcısını ve kanalı eleştiren mesajlar paylaştı. Bazı yurttaşlar sahnenin “simgesel bir saygısızlık” olarak görülebileceğini dile getirirken, dizi ekibinden konuyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı. “Annem bana hakkını helal etmez” Yaşa, paylaştığı mesajda duygusal ifadelerle ailesine de atıfta bulundu: “Filistin’de yaşananlar ortadayken ben o sahnede duramam. Annem bana hakkını helal etmez. Filistin’deki acı bizim acımız, oradaki insanlar bizim kardeşimizdir.” Oyuncunun açıklaması kısa sürede çok sayıda kullanıcı tarafından paylaşıldı. Sosyal medya platformlarında #FilistinKırmızıÇizgimizdir etiketi kısa sürede trend listelerine girdi. Dizinin geleceği merak konusu Mehmet Yaşa’nın projeden ayrılışı sonrası dizinin senaryosunun ve karakter yapısının nasıl şekilleneceği henüz bilinmiyor. Yapım ekibi tarafından kamuoyuna bir açıklama yapılmazken, diziye yönelik tepkiler sürüyor. Yaşa’nın kararının ardından sosyal medyada çok sayıda izleyici, oyuncuya destek mesajı paylaştı. Bazı izleyiciler ise, “Sanatçının sessiz kalmaması gurur verici” yorumunda bulundu. Mehmet Yaşa’nın “Filistin kırmızı çizgim” diyerek diziden ayrılması, Türkiye toplumunun sanat ve vicdan arasındaki sınır çizgisini yeniden gündeme taşıdı. Oyuncunun sözleriyle, “Bir rol gider, ama insanlık kalır.”

Trump’a yakın isimden çarpıcı sözler: Netanyahu’nun Büyük İsrail projesi patladı, yeni düzenin lideri Erdoğan Haber

Trump’a yakın isimden çarpıcı sözler: Netanyahu’nun Büyük İsrail projesi patladı, yeni düzenin lideri Erdoğan

ABD’de Donald Trump’a yakınlığıyla bilinen siyasetçi ve eski Beyaz Saray danışmanı Steve Bannon, sosyal medya üzerinden yayımlanan War Room programında Türkiye ve Orta Doğu üzerine dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Bannon, bölgedeki dengelerin değiştiğini, “Büyük İsrail” hayalinin çöktüğünü ve Türkiye’nin liderliğinde yeni bir dönem başladığını öne sürdü. “Osmanlı geri döndü, Erdoğan Gazze’de güvenlik gücünün başında olacak” Steve Bannon, Türkiye’nin Orta Doğu’da yeniden etkin bir güç haline geldiğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Osmanlı geri döndü. Erdoğan, Gazze’de kurulacak güvenlik gücünün başında olacak. Yüzyıl önce sona erdirilmek istenen düzen, iki ay içinde tersine çevrildi.” Bannon, ABD yönetiminin Türkiye ve Katar ile doğrudan temas hâlinde olduğunu, “sahada güvenlikten Türkiye’nin sorumlu olacağını, Katar’ın finansman sağlayacağını, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’ın asker göndereceğini” iddia etti. “Yeni Orta Doğu düzeninin lideri Erdoğan” Bannon, konuşmasında Ankara’nın bölgesel merkez rolüne vurgu yaparak, “Eğer bugün yeni bir Orta Doğu düzeninden söz ediyorsak, bu düzenin lideri Erdoğan’dır” dedi. Beyaz Saray döneminde Orta Doğu politikalarının şekillenmesinde etkili isimlerden biri olan Bannon, “Erdoğan artık yalnızca Türkiye’nin değil, bölgedeki güvenliğin de garantörü” ifadelerini kullandı. “Netanyahu’nun Büyük İsrail projesi çöktü” Bannon, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun uzun süredir hedeflediği “Büyük İsrail” projesinin başarısız olduğunu söyledi. “Bu proje Netanyahu’nun yüzüne patladı. Artık sahnede Türkiye var. Bölge, Erdoğan’ın hamlelerine göre şekilleniyor” diyen Bannon, İsrail yanlısı çevrelere seslenerek “Siz bu politikaları desteklediniz, şimdi karşınızda Türkiye’nin öncülük ettiği yeni bir güç dengesi var” sözleriyle dikkat çekti. “Osmanlı sabırla ilerliyordu, şimdi tablo tersine döndü” Bannon, Türkiye’nin tarihsel etkisine de değinerek, “Osmanlı emin adımlarla ilerlerdi. Erdoğan da aynı sabırla ilerliyor. Yüzyıl önce İngilizler Osmanlı’yı Kudüs’ten, Şam’dan, Filistin’den çıkarmıştı. Şimdi tablo tersine döndü. Türkler yeniden başrolde” dedi. “Üçlü düzen kuruluyor: Türk güvenlik kuşağı, Müslüman devlet, Hristiyan Kudüs” Bannon, bölgede yeni bir stratejik mimarinin şekillendiğini savundu: “Artık üçlü bir düzen kuruluyor: Müslümanların devleti, Hristiyan Kudüs ve Türk güvenlik kuşağı. Bu denge önümüzdeki 30 yılı belirleyecek.” “Türkiye yeniden merkez ülke konumuna yükseldi” Bannon’un açıklamaları, Washington’da ve bölge basınında yankı uyandırdı. Analistler, söz konusu ifadeleri “Türkiye’nin Orta Doğu’da yeniden merkez ülke konumuna yükseldiğinin açık bir itirafı” olarak yorumladı. Bannon’un sözleri, yalnızca ABD’nin Orta Doğu politikalarında değil, Türkiye’nin bölgesel güç rolü konusunda da yeni bir dönemin habercisi olarak değerlendiriliyor.

İran’dan Cenevre çıkışı: Gazze’deki soykırımın failleri yargılanmalı! Haber

İran’dan Cenevre çıkışı: Gazze’deki soykırımın failleri yargılanmalı!

İran Parlamentosu Başkan Yardımcısı Hamid Rıza Hacı Babaey, İsviçre’nin Cenevre kentinde yapılan 151. Parlamentolararası Birlik Genel Kurulu’na katılarak, Gazze’de devam eden savaş suçlarına ilişkin sert açıklamalarda bulundu. Hacı Babaey, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Üyesi Ülkeler Parlamento Birliği’nin (İKİT) özel oturumunda yaptığı konuşmada, “Herhangi bir ateşkes, adaletin unutulması veya savaş suçlularına dokunulmazlık sağlanması anlamına gelmemelidir” dedi. “Gazze, insan vicdanının sınavıdır” İranlı yetkili, Gazze’de yaşananların yalnızca bir bölgesel kriz olmadığını vurgulayarak, “Bugün büyük bir sınavla karşı karşıyayız; Gazze’deki insani felaket, insan vicdanının ve uluslararası sistemin etkinliğinin testidir” ifadelerini kullandı. İsrail’in, ABD ve bazı Batılı ülkelerin doğrudan desteğiyle uluslararası hukuk ve insanlık değerlerini hiçe saydığını belirten Hacı Babaey, “Bu suçlar yalnızca küresel düzenin temellerini zayıflatmakla kalmıyor, uluslararası kurumları da itibarsızlaştırıyor” diye konuştu. “BM Güvenlik Konseyi işlevsiz hale geldi” İran temsilcisi, İsrail’in bölge ülkelerine yönelik tekrar eden saldırılarının, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin küresel barış ve güvenliği sağlama rolünü fiilen işlevsiz hale getirdiğini söyledi. Hacı Babaey, “Gazze’de adaletin tesisi, ancak Müslüman ülkelerin birlik içinde hareket etmesi, parlamentolar arası dayanışmanın güçlendirilmesi ve küresel barışın yeniden tesis edilmesiyle mümkündür” ifadelerini kullandı. “İran, Filistin halkının haklı mücadelesini destekliyor” İran Meclis Başkan Yardımcısı, ülkesinin Filistin meselesine ilişkin tutumunun değişmediğini yineledi. Hacı Babaey, “İran İslam Cumhuriyeti, soykırımın durdurulması, işgal güçlerinin çekilmesi, Filistinli tutukluların serbest bırakılması ve Filistin halkının temel haklarının sağlanması yönündeki her türlü uluslararası çabayı desteklemektedir” dedi. İran’ın çağrısı, İsrail’in Gazze’deki saldırılarının devam ettiği ve bölgede insani krizin derinleştiği bir dönemde geldi. Cenevre’deki toplantıda yapılan bu açıklama, “uluslararası adaletin Filistin dosyasında sınavı” olarak yorumlandı.

Trump’tan dikkat çeken Gazze açıklaması: İkinci aşama şimdi başlıyor Haber

Trump’tan dikkat çeken Gazze açıklaması: İkinci aşama şimdi başlıyor

Görev henüz tamamlanmadı ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Gazze’deki ateşkes ve esir değişimi sürecine ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Trump, “Gazze'de ikinci aşama şimdi başlıyor. Yirmi rehine iyi durumda geri döndü, ancak görev henüz bitmemişti ve ölüler söz verildiği gibi teslim edilmedi.” ifadelerini kullanarak sürecin henüz sona ermediğini vurguladı. İkinci aşama” mesajı dikkat çekti Trump’ın “ikinci aşama” ifadesi, uluslararası kamuoyunda yeni bir diplomatik ya da askeri sürece mi işaret ettiği yönünde tartışmalara yol açtı. Beyaz Saray kaynakları, açıklamanın “ateşkesin kalıcı hale getirilmesi ve kalan esirlerin serbest bırakılması için yürütülecek yeni müzakerelere” atıfta bulunduğunu belirtti. Gazze’de ateşkes sonrası hassas denge Geçtiğimiz hafta Mısır’da yürütülen görüşmelerin ardından Hamas ile İsrail arasında geçici bir ateşkes sağlanmış, 20 İsrailli rehinenin serbest bırakıldığı açıklanmıştı. Ancak anlaşma kapsamında ölenlerin cenazelerinin teslim edilmemesi taraflar arasında gerilimi yeniden artırdı. Trump’ın açıklaması, ABD’nin ateşkesin ikinci aşamasında daha aktif bir rol üstlenebileceği yönündeki beklentileri de güçlendirdi. Washington’dan yeni diplomatik adımlar bekleniyor ABD yönetiminin, Orta Doğu’daki ateşkes sürecini izlemek ve insani yardımların geçişini sağlamak amacıyla CENTCOM aracılığıyla diplomatik temaslarını yoğunlaştırdığı biliniyor. Trump’ın açıklaması, bu sürecin “daha kapsamlı bir stratejiye” evrileceğinin sinyali olarak değerlendiriliyor.

Lavrov: Filistin devleti kurulmadan Ortadoğu’ya kalıcı barış mümkün değil Haber

Lavrov: Filistin devleti kurulmadan Ortadoğu’ya kalıcı barış mümkün değil

“Filistin devleti kurulmadan çözümden söz edilemez” Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Arap ülkelerinden gazetecilere yaptığı açıklamada, bölgedeki barışın yalnızca Filistin halkının bağımsız bir devlete kavuşmasıyla mümkün olabileceğini belirtti. Lavrov, “Ortadoğu sorununa uzun vadeli bir çözüm, Filistin devletinin kurulmasından geçiyor. Aksi halde tüm girişimler geçici olmaktan öteye gidemez,” dedi. “Trump’ın planı yalnızca Gazze’yi kapsıyor” ABD Başkanı Donald Trump’ın son barış planını eleştiren Lavrov, önerinin yalnızca Gazze Şeridi’ne odaklandığını ve Filistin’in devletleşme sürecine dair somut adımlar içermediğini söyledi. Lavrov, “Donald Trump’ın barış planı yalnızca Gazze’yi kapsıyor. Evet, devletleşmeden bahsediliyor ama bu son derece yüzeysel ifadelerle geçiştiriliyor. Bu, gerçek bir barış planı olamaz,” ifadelerini kullandı. “Rusya, taraflar arasında dengeyi korumaya hazır” Rusya’nın bölgedeki diplomatik temaslarını sürdürdüğünü hatırlatan Lavrov, ülkesinin hem İsrail hem Filistin tarafıyla diyalog halinde olduğunu belirtti. “Rusya, İsrail ile Hamas arasında varılan ateşkes anlaşmalarının hayata geçmesini umut ediyor. Biz, tüm taraflarla temas kurarak bu sürecin istikrara kavuşmasına destek olmaya hazırız,” dedi. Putin: “Barış çabalarına katkı sağlamaya hazırız” Geçtiğimiz hafta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de benzer bir açıklama yaparak, Moskova’nın Ortadoğu barış sürecine aktif katkı sunmaya hazır olduğunu belirtmişti. Putin, “Rusya, taraflar arasında diyalog kanallarının açık tutulması için tüm diplomatik kapasitesini kullanmaya devam edecektir,” ifadelerini kullanmıştı. Moskova’dan mesaj: “Gerçek barış adil temellerde kurulmalı” Lavrov’un açıklamaları, Rusya’nın Filistin meselesindeki tutumunu bir kez daha netleştirdi. Moskova yönetimi, 1967 sınırlarına dayalı bağımsız bir Filistin devleti kurulmadığı sürece bölgedeki hiçbir planın “adil ve kalıcı bir barış” getiremeyeceği görüşünü savunuyor.

Gazze’de ateşkes sonrası ilk hareketlilik: Yardım tırları bölgeye giriş yaptı! Haber

Gazze’de ateşkes sonrası ilk hareketlilik: Yardım tırları bölgeye giriş yaptı!

İki yıl süren bombardımanın ardından Gazze’de yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasıyla birlikte, bölgeye insani yardım sevkiyatı yeniden başladı. Sabah saatlerinde İsrail’in Kerem Şalom (Kerem Ebu Salim) sınır kapısını açmasının ardından, yardım malzemesi taşıyan yüzlerce TIR Gazze Şeridi’ne giriş yaptı. Yardımlar sınırlı düzeyde ulaştı Filistinli kaynaklar, yardım TIR’larının bölgeye ulaşmasına rağmen henüz tamamının sivillere dağıtılmadığını belirtti. Yardımların hâlâ İsrail ordusunun kontrolünde olduğu ve Filistinli yardım kuruluşlarına teslim edilmediği aktarıldı. Kaynaklar, ateşkesin ardından yardımlarda “olağanüstü bir artış” yaşanmadığını, sevkiyatın son aylardaki düzeyde sürdüğünü ifade etti. 600 TIR standardı devrede İsrail devlet televizyonu KAN’ın haberine göre, hükümetin onayladığı ateşkes anlaşması uyarınca Gazze’ye insani yardımların serbestçe girmesine izin verildi. Bu uygulamanın, 19 Ocak 2025 tarihli kararda belirlenen günlük 600 yardım TIR’ı standardına dayanacağı bildirildi. Yardımların içinde gıda, ilaç, içme suyu, tıbbi malzeme ve 50 yakıt tankerinin bulunduğu açıklandı. Uluslararası izleme birimi denetliyor Yardımların akışı, Mısır’ın başkenti Kahire’de kurulan ve Türkiye, ABD, Mısır, Katar ve İsrail temsilcilerinin yer aldığı ortak operasyon birimi tarafından denetleniyor. Refah Sınır Kapısı’nın da çarşamba günü yeniden açılması, ilk etapta günlük 300 kişilik insani geçişe izin verilmesi planlanıyor. BM: 1,6 milyon kişiye ulaşmayı hedefliyoruz Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı (WFP), ateşkesin ardından Gazze’de “hayat kurtarıcı gıda dağıtımlarını artırmaya hazır olduklarını” açıkladı. Program kapsamında ilk üç ayda 1,6 milyon kişiye, yani yaklaşık 320 bin aileye, ekmek, buğday unu ve temel gıda paketi ulaştırılması hedefleniyor. Ateşkesin arka planı ABD Başkanı Donald Trump’ın duyurduğu plan kapsamında, Mısır’da yürütülen müzakereler sonrası 10 Ekim itibarıyla ateşkes ve esir takası anlaşması yürürlüğe girmişti. İsrail ordusunun “sarı hat” olarak adlandırılan bölgeye çekilmesiyle birlikte çatışmalar durdu. Gazze’de 8 Ekim 2023’ten bu yana süren saldırılarda 67 bin 682 Filistinli hayatını kaybetmiş, 170 binden fazla kişi yaralanmıştı. Ateşkes, yıkımın ortasında kalan yüz binlerce sivil için yeni bir umut penceresi açtı.

Ahmet Şimşirgil’in sözleri ortalığı karıştırdı: SUMUD gerilimi tırmanıyor Haber

Ahmet Şimşirgil’in sözleri ortalığı karıştırdı: SUMUD gerilimi tırmanıyor

Gazze’deki saldırılara tepki için yola çıkan SUMUD Filosu’nun dönüşünün ardından kamuoyunda başlayan tartışma, Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil’in açıklamalarıyla alevlendi. Şimşirgil’in Bekir Develi ve Ayçin Kantoğlu’na yönelik eleştirileri, “yakışıksız” ve “hedef gösterici” olarak değerlendirildi. Taraflardan peş peşe gelen açıklamalarla sosyal medya ikiye bölündü. “3–4 şovmen Gazze’yi unutturdu” sözleri tepki çekti Bir televizyon programında konuşan Şimşirgil, SUMUD Filosu’nun yardım faaliyetleri üzerinden bazı isimlere göndermede bulunarak, “Gazze’yi unutturacak hale düşmeleri... Bunu da 3–4 şovmen yapıyor” ifadelerini kullandı. Bu sözlerin Develi ve Kantoğlu’na yönelik olduğu iddia edildi. Kantoğlu: “Namusuma dil uzattın, hukuk önünde hesaplaşacağız” Açıklamaların ardından Ayçin Kantoğlu sosyal medyada sert tepki gösterdi. “En son namusum kalmıştı laf edilmedik” diyerek Şimşirgil’i ağır bir dille eleştiren Kantoğlu, “Sizinle hukuk önünde hesaplaşacağız” ifadelerini kullandı. Şimşirgil: “Ben kimsenin namusuna söz etmedim” Kantoğlu’nun açıklamaları sonrası sessizliğini bozan Şimşirgil, sözlerinin çarpıtıldığını savundu. “Sumud’a değil, şovmenliğe tepki gösterdim. Fotoğrafı siz paylaştınız, ben değil” diyerek kendisini savundu. Şimşirgil, kimseye hakaret etmediğini ve kötü sözün sahibine ait olduğunu belirtti. Tartışma büyüyor, sosyal medya ikiye bölündü Olay kısa sürede sosyal medyada geniş yankı buldu. Bazı kullanıcılar Şimşirgil’in açıklamalarını “kutuplaştırıcı” bulurken, bazıları “yerinde bir eleştiri” olarak değerlendirdi. Taraflardan yeni bir açıklama bekleniyor.

Gazze’de ateşkese rağmen İsrail saldırıları sürüyor Haber

Gazze’de ateşkese rağmen İsrail saldırıları sürüyor

Ateşkes duyuruldu, saldırılar bitmedi ABD Başkanı Donald Trump, gece yarısı yaptığı açıklamada İsrail ile Hamas’ın Gazze’de ateşkes planının ilk aşamasını kabul ettiğini duyurdu. Trump, anlaşma ile esirlerin serbest bırakılacağını ve İsrail askerlerinin üzerinde mutabık kalınan hatta çekileceğini belirtti. Ancak ateşkes ilanına rağmen İsrail jetleri Gazze’nin farklı noktalarını vurmaya devam etti. Trump: “Tarihi bir anlaşma” Trump, ateşkesin yalnızca İsrail ve Filistin için değil, tüm bölge için tarihi bir adım olduğunu vurgulayarak “Bu anlaşma, kalıcı ve güçlü bir barışa doğru atılmış ilk adımdır” dedi. Trump, arabuluculuk sürecine katkı sağlayan Türkiye, Katar ve Mısır’a teşekkür etti. Hamas: “Çabaları takdirle karşılıyoruz” Hamas, yazılı bir açıklama yayımlayarak, Gazze’ye yönelik saldırıların sona erdirilmesini, işgal güçlerinin çekilmesini, insani yardımların girişini ve esir takasını öngören anlaşmayı doğruladı. Açıklamada, “Türkiye, Katar, Mısır ve ABD Başkanı Trump’ın çabalarını büyük bir takdirle karşılıyoruz” ifadeleri yer aldı. Hamas ayrıca, Filistin halkının özgürlük, bağımsızlık ve kendi kaderini tayin etme hakkından vazgeçmeyeceklerini vurguladı. Katar’dan detay açıklaması Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari, Mısır’da yürütülen müzakerelerde anlaşmanın tüm hükümlerinin kabul edildiğini söyledi. Ensari, ateşkesin İsrailli rehinelerin ve Filistinli tutukluların serbest bırakılmasını, yardımların girişini ve savaşın sona ermesini kapsadığını ifade etti. Netanyahu: “Esirleri geri getireceğiz” İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da yazılı açıklamasında, Gazze’de tutulan İsrailli esirlere değinerek, “Tanrı’nın izniyle tüm hepsini geri getireceğiz” ifadelerini kullandı. Ancak sahadaki saldırıların sürmesi, anlaşmanın uygulanabilirliğine dair soru işaretlerini artırdı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.