SON DAKİKA

#Halk

HABER DEĞER - Halk haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Halk haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Antalya'da 25 ton tarihi geçmiş tavuk imha edildi Haber

Antalya'da 25 ton tarihi geçmiş tavuk imha edildi

Antalya’nın Aksu ilçesinde, Belediye Zabıta Müdürlüğü ekiplerince yapılan gıda denetimlerinde 25 ton tarihi geçmiş tavuk ve ürünleri imha edildi, 2 işyeri mühürlendi. Antalya'da Aksu Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, Çamköy Mahallesi’nde biri şahıs işletmesi, diğeri bir firmaya ait toplam 4 soğuk hava deposuna denetim gerçekleştirdi. Denetimlerde, tarihi geçmiş yaklaşık 25 ton tavuk ve bu ürünlerden üretilmiş döner, sucuk vb. ürünlere el konularak imha edildi. İşletmelere idari yaptırım cezası uygulanarak, 2 işyeri mühürlendi. Belediye Başkanı İsa Yıldırım “Halkımızın içi rahat olsun, Hiç kimse halkın sağlığıyla, çocuklarımızın sağlığıyla oynayamaz. Aksu Belediyesi olarak gıda güvenliği konusunda çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi. Şahıs işletmesinde 800 kilo tarihi geçmiş ürün tespit edildi Sürekli kapalı tutulan ve kötü kokular gelen bir şahıs işletmesinde yapılan denetimde yaklaşık 800 kilo tarihi geçmiş tavuk, but, taşlık ve çeşitli tavuk ürünleri tespit edildi. Ürünler imha edilmek üzere Aksu Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü ile polis ekiplerine bildirildi. Firma deposunda 25 ton tarihi geçmiş ve belgesiz ürün bulundu Şahıs işletmesinin arkasında yer alan firmaya ait 4 soğuk hava deposunda ise 25 ton tarihi geçmiş tavuk ve bu tavuklardan üretilmiş döner, ciğer, taşlık ve sucuk bulundu. Son kullanma tarihi ve üretim belgesi olmayan tüm ürünler imha edildi. İşyeri açma ve çalışma ruhsatı olmadığı belirlenen her iki işletmeye de idari yaptırım cezası uygulanarak, iş yerleri mühürlendi. Aksu İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ile polis ekiplerinin katıldığı denetimlerde, halk sağlığını tehdit eden tüm ürünlerin bertaraf edildiğini belirten Zabıta Müdürü Kaan Aydın, “Tarihi geçmiş ve yeniden paketlenen ürünlere rastladık. Anında müdahale ederek işyerlerini mühürledik, cezai yaptırım uyguladık ve ürünlerin tamamını imha ettik. Halk sağlığını hiçe sayan işletmelere asla müsamaha göstermeyeceğiz, denetimlerimiz devam edecek” dedi. Halk sağlığının öncelikleri olduğunu dile getiren Aksu Belediye Başkanı İsa Yıldırım ise denetimlerin ardından yaptığı açıklamada; "Hiç kimse halkın sağlığıyla, çocuklarımızın sağlığıyla oynayamaz. Oynayanlara da asla müsaade etmeyeceğiz. Gıda güvenliği konusunda çalışmalarımız devam edecek, halkımızın içi rahat olsun” ifadelerini kullandı.

Ziraat Bankası'ndan Rekor Kâr: Sosyal Adalet Nerede? Haber

Ziraat Bankası'ndan Rekor Kâr: Sosyal Adalet Nerede?

Türkiye derin bir ekonomik kriz yaşarken, devletin bankası Ziraat Bankası’nın 2025’in ilk 9 ayında elde ettiği 113,7 milyar TL’lik rekor kar, büyük bir şaşkınlık yarattı. İnsan hakları aktivisti Aydoğan Doğan, bu tabloyu “kapitalizmin en acımasız yüzü” olarak tanımladı. “Halk açlık sınırının altında ezilirken, geçim derdiyle boğuşurken, esnaf tefecilerin eline düşmüşken, devletin bankasının en kârlı kurum olması utanç verici bir durumdur. Bu bir başarı değil, açık bir sömürüdür” diyen Doğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ziraat Bankası bir zamanlar çiftçiyi, esnafı desteklemek için kurulmuştu. Bugün ise yüksek faizler, komisyonlar ve spekülatif işlemlerle halkın cebinden aldığı parayı kâr hanesine yazıyor.” 2025’te 10 büyük banka toplam 484,5 milyar TL kâr açıkladı. Aynı dönemde nüfusun %86’sı ‘geçim sıkıntısı yaşıyorum’ diyor, yılın ilk üç ayında 23 binin üzerinde esnaf kepenk indirdi. Bu rakamlar arasında korkunç bir uçurum var. Doğan, devletin bankalarının Hazine garantisiyle düşük riskle yüksek getiri elde ettiğini, bu getirinin kaynağının ise halkın vergileri ve alın teri olduğunu vurguladı: “Bu, devlet kapitalizminin en tipik örneği. Kamu bankaları özelleştirilmeden özelleştirilmiş gibi çalışıyor. İnsan hakları dediğimiz şey sadece ifade özgürlüğü değil; aç kalmama, insanca yaşama, borç batağına düşmeme hakkıdır. Bu haklar şu anda ayaklar altında.” “Bu 113 milyar TL, kaç ailenin karnını doyurur?” Aydoğan Doğan çözüm önerilerini de sıraladı: Bankalar gerçek anlamda kamulaştırılmalı ve işçi-emekçi denetimine açılmalı. Elde edilen kârlar sosyal yatırımlara yani ücretsiz konut, eğitim, sağlık alanlarına yönlendirilmeli. Esnafa sıfır faizli kredi verilerek tefeciliğin kökü kazınmalı. Borçlu halka acil af getirilmeli. “113 milyar TL’lik bir kâr açıklanıyorsa, önce şu soru sorulmalı: Bu para kaç ailenin açlığını bitirir, kaç gencin umudunu geri getirir?” diyen Doğan, sözlerini şu çağrıyla bitirdi: “Bu utanç ancak halkın örgütlü ve bilinçli mücadelesiyle aşılır. Sessiz kalmak, bu sömürüye ortak olmaktır.”

Mehmet Sabri Akgönül :  CHP, sadece bir partidir. Ne Cumhuriyet'tir ne de Halk'tır... Haber

Mehmet Sabri Akgönül : CHP, sadece bir partidir. Ne Cumhuriyet'tir ne de Halk'tır...

“CHP’nin dış politika vizyonu anti-PKK çizgisine sıkışmış durumda” Akgönül, paylaşımında CHP’nin askerî politikayı yalnızca terörle mücadele ekseninde gördüğünü belirtti. “CHP'nin dış politika vizyonu tamamen Terörle Mücadele konseptine indirgenmiş bir durumda. Asker, onlara göre anti-PKK figüründen ibarettir,” ifadelerini kullanan Akgönül, bu nedenle partinin ‘Terörsüz Türkiye’nin nasıl bir devlet olacağını kavrayamadığını’ söyledi. Araştırmacı yazar, CHP’nin dış politika perspektifinde askerî etki gücü yaratma, güvenlik kuşağı inşa etme ve bölgesel askerî mimari kurma gibi kavramlara yer olmadığını vurguladı. “Terör CHP’nin alter-egosudur” Akgönül, paylaşımlarında en çok yankı uyandıran ifadesinde CHP’yi çok sert bir dille eleştirerek şunları söyledi: “CHP, terör istiyor. Evet evet, terör CHP'nin alter-egosudur; en büyük arzusu nesnesidir. Çünkü başka türlü politik varoluş kazanamayacak bir vizyona sahip. Terörsüz bir Türkiye'de nasıl yaşayacağını bilmiyor.” Yazar, terörün bitmesi durumunda bile CHP’nin “yaşamı için gerekli sayıda terörist yaratmaya çalışacağını” iddia etti. “Asker sadece muharip değil, siyasal bir figürdür” Akgönül’e göre CHP, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin siyasal rolünü de kavrayamıyor. “Askerin sadece muharip figür olmadığını, aynı zamanda siyasal bir figür olduğunu kavrayamıyorlar. Asker figürünün, bizzat dış politikanın faili olduğuna akıl erdiremiyorlar,” ifadelerini kullandı. Akgönül, “Terörsüz Türkiye” ve “Türkiye Yüzyılı” kavramlarının içeriğini CHP’nin kasıtlı olarak anlamak istemediğini, bu nedenle Cumhuriyet’in özündeki “İmparatorluk vizyonunu” da reddettiğini öne sürdü. “CHP ne Cumhuriyet’tir ne de Halk’tır” Akgönül, paylaşımının sonunda CHP’nin adındaki “Cumhuriyet” ve “Halk” kavramlarını yalnızca sembolik olarak kullandığını savundu: “Partilerinin tabelalarındaki cumhuriyet vurgusu, imparatorluk vizyonunun karşıtı olarak var oldu. Bu vizyondan mahrum oldukları için, 6 adet ok ile devlete ve halka nişan alıp durdular. CHP sadece bir partidir. Ne Cumhuriyet’tir ne de Halk’tır.” “Yarının Türkiye’si bu sorunu aşmalı” Akgönül, değerlendirmesinin sonunda Türkiye’nin geleceğine dair şu mesajı verdi: “CHP, Türkiye'nin siyasal bir sorunudur. Şimdiki Türkiye soruna çakılıp durdu. Yarının Türkiye’si bu sorunu aşmalıdır. Bu sorunun muhatabı, devlet yetkilileri ve onların danışmanlarıdır.” Tepki ve yankılar Akgönül’ün paylaşımı kısa sürede sosyal medyada geniş yankı buldu. Bazı kullanıcılar yazarın analizini “sert ama gerçekçi bir eleştiri” olarak yorumlarken, bazıları da “siyasi tarafgirlik” suçlamasında bulundu. Paylaşım, Türkiye’nin siyasal ikliminde CHP’nin dış politika ve güvenlik vizyonu üzerine yeni tartışmaların fitilini ateşlemiş görünüyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.