SON DAKİKA

#Kasten Yaralama

HABER DEĞER - Kasten Yaralama haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kasten Yaralama haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Böcek ailesini ölüme götüren  yolculuk: Kumpir, midye ve lokum... Haber

Böcek ailesini ölüme götüren yolculuk: Kumpir, midye ve lokum...

Almanya’da yaşayan Böcek ailesinin İstanbul tatili, gıda zehirlenmesi şüphesiyle son bulan trajik bir kabusa dönüştü. Anne Çiğdem Böcek ile çocukları Muhammet ve Masal yaşamını yitirirken, baba Servet Böcek yoğun bakımda entübe edildi. Savcılık soruşturmasında aile bireylerinin İstanbul’da adım adım nerede ne yediklerine ilişkin saat saat bir analiz ortaya çıkarıldı. Soruşturma kapsamında üç farklı satıcı gözaltına alınırken, bu kişilerin kabaran sabıka kayıtları dikkat çekti. Ailenin İstanbul’a gelişi ve ilk gün İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturmasına göre Böcek ailesi, 9 Kasım saat 16.40’ta Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Türkiye’ye giriş yaptı. Aile, havalimanından ayrıldıktan sonra doğrudan Ortaköy’de konaklayacakları otele gitti ve ilk günü burada geçirdi. 11 Kasım: Felakete götüren günün ilk adımları Aile, 11 Kasım günü saat 10.08’de otelden ayrıldı. Bu hareketlilik, savcılığın incelemesiyle ölümcül zincirin ilk halkası olarak kayıtlara geçti. Seyyar satıcıdan midye, ardından kokoreç ve tantuni Böcek ailesi, saat 14.20 sularında Ortaköy’deki seyyar bir midye tezgahından midye yedi. Yaklaşık 20 dakika sonra bu kez G.M. isimli işletmeye girdiler. Burada çorba içen aile, sucuk kokoreç ve tavuk tantuni tüketti. Aile, saat 15.17’de mekândan ayrıldı. Lokum aldılar ve otele döndüler Ailenin 18.30’da H.S.B. isimli işletmeden lokum aldığı, 18.43’te ise yeniden otele döndüğü tespit edildi. Bu noktadan sonra gün içinde başka bir hareketlilik yaşanmadı. Şikâyetler başladı: Hastaneye gidiş 12 Kasım sabahı aile bireyleri mide bulantısı ve kusma şikâyetleriyle otelden ayrıldı. Saat 11.42’de Bezmialem Vakıf Üniversitesi Hastanesi’ne ulaştılar. Anne ve baba burada, çocuklar ise Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi edildi. Tedavilerinin ardından aile saat 15.40’ta otele döndü ve bir daha buradan çıkmadı. 13 Kasım gecesi: Ölüm zincirinin son halkası Saat 02.20’de anne Çiğdem Böcek otel merdivenlerinde 112’yi arayarak durumlarının kötüleştiğini bildirdi. Ambulans sekiz dakika içinde otele ulaştı ve aile saat 03.00’te yeniden hastaneye sevk edildi. Ancak tüm müdahalelere rağmen 6 yaşındaki Muhammet ve 3 yaşındaki Masal hayatını kaybetti. Anne Çiğdem Böcek de ertesi gün yaşamını yitirdi. Baba yoğun bakımda entübe edildi. Otel odasında yapılan inceleme Otel odasında yapılan olay yeri incelemesinde lokumlar ile iki ayrı kusmuk örneği toplandı. Numuneler laboratuvara gönderildi. Gözaltılar: Midyeci, işletme sahibi ve lokumcu Yapılan incelemeler doğrultusunda savcılık talimatıyla üç kişi gözaltına alındı. Midyeyi satan Yusuf D., Kokoreç ve tantuni yenen mekânın sahibi Ercan E., Lokumu satan Fatih T., “taksirle ölüme sebebiyet verme” suçlamasıyla gözaltına alındı. İşletmecilerin sabıka kayıtları şaşırttı Gözaltına alınan kişilerin sabıka kayıtları da dosyaya girdi. Buna göre; Ercan E.’nin “kasten yaralama” ve “görevi yaptırmamak için direnme”, Yusuf D.’nin “nitelikli dolandırıcılık” suçundan 11 ayrı kaydı, Fatih T.’nin ise “taksirle yaralama” suç kaydı bulunduğu ortaya çıktı. Üç şüphelinin gözaltı süresi bir gün daha uzatıldı. Ön otopsi raporunda ne çıktı? Adli Tıp Kurumu’nun ön otopsi raporuna göre çocukların vücudunda ölümcül travmatik bir lezyon bulunmadı. Midelerinde yoğun kansızlık alanları dışında belirgin bir patolojik bulguya rastlanmadı. Anne Çiğdem Böcek’in midesinde ise yaygın submukozal kanamalar ve noktasal ülsere alanlar olduğu belirlendi. Kesin ölüm sebeplerinin tespiti için mide ve bağırsak içerikleri Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’ne gönderildi.

10 yaşındaki çocuğun kolunu kıran uzman çavuş için iddianame Haber

10 yaşındaki çocuğun kolunu kıran uzman çavuş için iddianame

Hakkari’de 13 Ağustos’ta bisiklet sürdüğü sırada bir kadına çarptığı iddiasıyla uzman çavuş İbrahim Sarı tarafından yere fırlatılarak kolu kırılan 10 yaşındaki E.T. hakkında yürütülen soruşturmada iddianame tamamlandı. Hakkari Cumhuriyet Savcılığı, asker hakkında “kasten yaralama” suçundan ceza istedi. İddianame, Hakkari 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Çocuğun kolunda açık kırık tespit edildi; adli raporda “ağır derecede” yaralanma tanımı yer aldı. Savcılık iddianamesinde E.T.’nin kolundaki kırığın hayat fonksiyonlarını etkileyen ağır yaralanma niteliğinde olduğu ve duyusal-hareketsel kalıcı hasarın olup olmadığının ancak 6 ay sonra yapılacak muayenelerle kesinleşeceği belirtildi. Olay kameralara yansımadı: Güvenlik kameraları “bakımdaydı”. İddianamede yer alan tespitlere göre, olayın yaşandığı Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü bahçesindeki güvenlik kameraları, “onarım-bakım çalışması nedeniyle aktif değildi”. Bu ifade, kolluk şiddeti vakalarında sıkça tekrarlanan kamera “arıza” kayıtlarını yeniden gündeme getirdi. Savcılık: “Suçu işlediğine dair yeterli delil mevcut.” Dosyada mağdur çocuğun ifadesi, tanık anlatımları, adli raporlar ve uzman çavuşun savunması birlikte değerlendirildi. İddianamede, şüphelinin “olayın getirdiği öfke, telaş ve panikle hareket ettiği” belirtilerek, eylemin haksız tahrik indirimi kapsamında değerlendirilebileceği ifadesi yer aldı ancak kamu davası açılması için yeterli şüphe bulunduğu vurgulandı. Dava 25 Şubat 2026’da başlayacak. “Çocuğa karşı kasten yaralama” suçundan yargılanacak olan uzman çavuş İbrahim Sarı’nın ilk duruşması 25 Şubat 2026’da Hakkari 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapılacak.

İstanbul’da silahlı çatışma: Menzil’deki miras kavgası kanlı bitti, 4 kişi yaralandı Haber

İstanbul’da silahlı çatışma: Menzil’deki miras kavgası kanlı bitti, 4 kişi yaralandı

Sancaktepe’de dergah tartışması silahlı çatışmaya dönüştü İstanbul’un Sancaktepe ilçesinde, Menzil Cemaati mensupları arasında sabah saatlerinde silahlı çatışma çıktı. İddiaya göre, cemaatin geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden lideri Abdulbaki Elhüseyni’nin üç oğlu — Muhammed Saki, Muhammed Fettah ve Muhammed Mubarek — arasındaki miras anlaşmazlığı sahaya yansıdı. Cemaat mensuplarının “dergah” olarak adlandırdıkları mekânın kime ait olacağı konusunda çıkan tartışma, kısa sürede taşlı ve silahlı kavgaya dönüştü. Olayda dört kişi yaralandı, çevredekilerin ihbarı üzerine bölgeye çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Yaralılar hastaneye kaldırıldı, durumlarının stabil olduğu öğrenildi. Sosyal medyada birbirlerini suçladılar Olayın ardından taraflar sosyal medyada karşılıklı açıklamalar yaptı. Muhammed Saki Elhüseyni’nin destekçileri, X platformundan yaptıkları paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “Atılan mermiler oradaki sofilere değil, tüm Ümmet-i Muhammed’e atılmıştır. Bu hesabın sorulacağı gün gelecektir.” Buna karşılık Muhammed Fettah Elhüseyni’ye bağlı olduğu iddia edilen bir grubun açıklamasında ise şu ifadelere yer verildi: “Sabıkalı Muhammed Fettah Elhüseyni’ye intisaplı birinin silahından çıkan kurşunlarla vuruldu. Kardeşlerimizin durumu iyi, tansiyonu yükseltecek hareketlerden kaçının. Polis o saldırganı aldı götürdü, devlet gerekeni yapacak. Biz devletimize güveniyoruz.” Polis olay yerinde inceleme başlattı Çatışmanın ardından İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekipleri olay yerini güvenlik şeridiyle kapattı. Polis, olaya karışan kişilerin ifadelerini almak üzere çalışma başlattı. Bölgede delil toplama ve kamera inceleme çalışmaları devam ederken, soruşturmanın “kasten yaralama” ve “silahlı çatışma” suçları kapsamında yürütüldüğü belirtildi. Cemaat içi gerilim yeniden gündemde Menzil Cemaati’nde Abdulbaki Elhüseyni’nin 2023’teki vefatının ardından başlayan iç çekişmeler, cemaatin farklı şehirlerdeki kollarında da zaman zaman gerilim yaratmıştı. Uzmanlara göre bu çatışma, miras paylaşımıyla birlikte manevi liderlik tartışmasının da büyüdüğüne işaret ediyor.

Çağlayan Adliyesi önünde silah sesleri yükseldi! Haber

Çağlayan Adliyesi önünde silah sesleri yükseldi!

Adliye önünde hareketli dakikalar: Havaya ateş etti, sonra kendini vurdu Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı önünde sabah saatlerinde silah sesleri yükseldi. Edinilen bilgilere göre, saat 10.10 sularında elinde silahla adliye önüne gelen bir kişi, önce havaya üç el ateş açtı. Çevredeki polislerin uyarılarına rağmen silahını bırakmayan şahıs, “Buraya gelip kendimi öldürmek için iki gün kaçtım” diyerek tabancasını bu kez kendisine çevirdi. Polisin ikna çabaları sırasında kendi bacağına ateş eden Mehmet E. G., yere yığıldı. “Üç evladım ağlıyor, babası devlet görevlisi” Tanıkların aktardığına göre, şahıs kendini vurmazdan önce kalabalığa dönerek şu sözleri sarf etti: “Üç tane evladım evde ağlıyor. Polisten korkuyorlar. Babaları devlet görevlisiydi. Bana 300 yıl ceza verdiniz!” Olay yerindeki güvenlik güçleri, şahsın etrafını çevirerek bölgeyi güvenlik çemberine aldı. Yaralanan Mehmet E. G.’ye, olay yerinde bulunan sağlık ekipleri tarafından ilk müdahale yapıldı. Polis ekipleri hızla müdahale etti Polisler, şahsı ikna etmeye çalışırken bir anda bacağına ateş etmesiyle durum kontrolden çıktı. Yaralı şahıs, olay yerinde etkisiz hale getirilip sağlık ekiplerine teslim edildi. Olay yerindeki güvenlik kamerası kayıtlarının incelendiği, adliye çevresinde güvenlik önlemlerinin artırıldığı öğrenildi. “Olay yerine müdahale eden ekiplerimiz kısa sürede şahsı kontrol altına aldı. Herhangi bir sivil yaralanma söz konusu değil.” — İstanbul Emniyet Müdürlüğü yetkilisi Şüphelinin geçmişi: Suç kaydı kabarık Gazeteci Ceylan Sever’in paylaştığı bilgilere göre, Mehmet E. G. daha önce de köprüde intihar girişiminde bulunmuş. Ayrıca şahsın, geçmişte nitelikli dolandırıcılık, hırsızlık, kasten yaralama ve yağma suçlarından çok sayıda kaydı olduğu belirlendi. Adli kaynaklara göre, Mehmet E. G.’nin 4 yıl 3 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunuyordu. “Daha önce de ruhsal bunalım geçirmişti. Hakkında çeşitli suçlardan kesinleşmiş cezalar vardı.” — Adli kaynaklardan alınan bilgi Bölge trafiğe kapatıldı, yurttaşlar panik yaşadı Olay anında Çağlayan Adliyesi önünde bulunan yurttaşlar kısa süreli panik yaşadı. Polis, meydana çıkan yolları bir süre araç ve yaya trafiğine kapatarak güvenlik önlemi aldı. Olayın ardından adliye önüne sevk edilen çok sayıda ekip, şahsın neden bu eylemi gerçekleştirdiğini araştırıyor. Son durum: Yaralı hastaneye kaldırıldı Kendi bacağına ateş eden Mehmet E. G., ambulansla Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Hayati tehlikesinin bulunmadığı, bacağındaki kurşun yarasına müdahale edildiği bildirildi. Savcılık, olayla ilgili “ruhsatsız silah bulundurma” ve “kamu düzenini bozma” suçlarından soruşturma başlattı. Adliye önündeki güvenlik zafiyeti yeniden tartışmada Bu olay, son aylarda art arda yaşanan adliye çevresindeki güvenlik ihlallerini yeniden gündeme taşıdı. Uzmanlar, adliye binalarının çevresinde psikolojik sorunları veya adli geçmişi bulunan kişilere yönelik risk analizlerinin güçlendirilmesi gerektiğini belirtti. “Bu olay, sadece bireysel bir intihar girişimi değil; yargı ve güvenlik sisteminin ruhsal destek ve rehabilitasyon eksikliklerini de gösteriyor.” — Adli psikiyatri uzmanı Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.