SON DAKİKA

#Mardin

HABER DEĞER - Mardin haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mardin haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

29 ilde dev uyuşturucu operasyonu! 1,6 ton madde ve 750 bin hap ele geçirildi Haber

29 ilde dev uyuşturucu operasyonu! 1,6 ton madde ve 750 bin hap ele geçirildi

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, jandarma ekiplerinin 29 ilde yürüttüğü operasyonlarda 345 şüphelinin yakalandığını, 110’unun tutuklandığını açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, jandarma ekiplerinin son iki haftada 29 ilde geniş kapsamlı uyuşturucu operasyonları gerçekleştirdiğini duyurdu. Operasyonlarda 1 ton 628 kilogram uyuşturucu madde ile 750 bin 238 adet uyuşturucu hap ele geçirildi. Yerlikaya, çalışmalarda 345 şüphelinin yakalandığını, bunlardan 110’unun tutuklandığını, 59 kişi hakkında adli kontrol uygulandığını, diğer şüphelilerin işlemlerinin sürdüğünü belirtti. https://twitter.com/AliYerlikaya/status/1999335171200364575 Cumhuriyet başsavcılıklarının koordinasyonunda, Jandarma Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı ve il jandarma komutanlıklarınca yürütülen operasyonlara; Antalya, Denizli, Aydın, İstanbul, Mardin, Diyarbakır, Van, Şanlıurfa, Tekirdağ, Çorum, Adana, Ağrı, Gaziantep, Kocaeli, Kırıkkale, Hakkari, Manisa, Ordu, Düzce, Isparta, Kayseri, Sakarya, Samsun, Afyonkarahisar, Malatya, Hatay, Ankara, Kastamonu ve Aksaray’da 2 bin 430 ekip ve 6 bin 75 personel katıldı. Bakan Yerlikaya, uyuşturucuyla mücadelenin kararlılıkla sürdüğünü vurgulayarak, “Uyuşturucu insanlığın en büyük düşmanıdır. Gençlerimizin hayatını çalmaya cüret eden zehir tacirleriyle mücadeleye devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı. Operasyonlara katkı sunan tüm ekipleri tebrik etti.

TRT seti Dargeçit’i karıştırdı: İsrail bayrağını gören yurttaşlar tepki gösterdi Haber

TRT seti Dargeçit’i karıştırdı: İsrail bayrağını gören yurttaşlar tepki gösterdi

Mardin’in Dargeçit ilçesinde bir kontrol noktasına asılan ve bazı kişilerin elinde taşıdığı İsrail bayraklarını gören yurttaşlar kısa süreli şaşkınlık yaşadı. İlk etapta protesto ya da provokasyon zannedilen görüntüler, yetkililerden alınan bilgiyle açıklığa kavuştu. Bayrakların TRT tabii’nin viral hale gelen Sumud dizisinin çekimleri için kullanıldığı öğrenildi. Bayrakları gören yurttaşlar önce şaşırdı, sonra set hazırlığını fark etti Olay, ilçede çekim hazırlığı yapan prodüksiyon ekibinin kurduğu sahne dekoru nedeniyle yaşandı. Kameralar, çekim araçları ve set çalışanlarını gören yurttaşlar, yetkililerle konuştuklarında durumun bir dizi sahnesinden ibaret olduğunu öğrenerek rahatladı. Görüntülerin gerçek bir eylem ya da provokasyon olmadığının anlaşılmasıyla bölgedeki hareketlilik kısa sürede son buldu. TRT tabii’nin Sumud dizisi Dargeçit’i Gazze ve Batı Şeria mekânı olarak kullanıyor Edinilen bilgilere göre, TRT’nin dijital platformu tabii’de yayınlanan ve son günlerde geniş izleyici kitlesine ulaşan Sumud dizisinin yeni bölümleri Dargeçit’te çekiliyor. Filistin’in Gazze ve Batı Şeria’da geçen sahneleri için ilçe sokakları set alanına dönüştürüldü. Midyat’ta başlayan çekimler, Filistin’in işgal altındaki bölgelerini temsilen Dargeçit’te devam ediyor. Sumud dizisi Filistinli bir doktorun hikâyesi üzerinden kimlik ve dayanışma temalarını işliyor Dizinin başrolünde genç oyuncu Şifanur Gül bulunuyor. Gül, New York’ta büyümüş Melisa karakterine hayat veriyor. Melisa, yıllar sonra babasının aslında Filistinli bir doktor olduğunu öğreniyor ve köklerine doğru zorlu bir yolculuğa çıkıyor. Bu yolculuk, hem kimlik arayışını hem de Filistin halkına destek olma çabasını güçlü bir şekilde işliyor.

Mardin'deki aile katliamında sır perdesi aralanıyor Haber

Mardin'deki aile katliamında sır perdesi aralanıyor

Mardin’in Kızıltepe ilçesinde 24 Kasım gecesi Mehmet Kaya, Berna Kaya ve 5 yaşındaki kızları Samyeli’nin evlerinde başlarından vurulmuş halde bulunmasıyla başlayan süreç, ilk saatlerde “aile içi intihar” olarak kamuoyuna yansıdı. Ancak olay yerindeki boşluklar, çelişkili tanık ifadeleri ve kayıp deliller, anlatının değişmesine yol açtı. Dosya, cinayet şüphesiyle ele alındı. İlk anlatı çöktü, soruşturma yön değiştirdi Olayın ardından “baba eşini ve çocuğunu öldürdükten sonra intihar etti” iddiası dolaşıma sokuldu. Fakat evde kullanılan silahın bulunamaması, muhtar ve bazı aile bireylerinin güvenlik ekipleri gelmeden içeri girmesi ve sahadaki düzensizlikler, iddianın zayıflamasına neden oldu. Savcılık, delil zincirindeki kopukluklar nedeniyle dosyayı cinayet kapsamında ele alarak geniş çaplı inceleme başlattı. Komşu ifadesi dosyayı kilitledi İlk ifadesinde “ses duymadım” diyen komşu M.C.’nin anlatımlarındaki çelişkiler dikkat çekti. Yeniden gözaltına alınan M.C., savcılık aşamasında olayla ilgili farklı beyanlarda bulundu ve cinayet anında evde olduğunu ileri sürdü. İfadesinde, kullanılan silahı temin ettiğini ve daha sonra kanalizasyona attığını söyledi; gösterdiği noktada yapılan aramada silah ele geçirildi. Tutuklamalar geldi, suçlamalar ağırlaştı Soruşturmanın ikinci dalgasında M.C. “kasten öldürme” suçlamasıyla tutuklandı. Delil karartmaya yardım ettikleri iddiasıyla V.E. ve B.K. de cezaevi yolunu tuttu. M.C.’nin kadın arkadaşı B.S. hakkında ise adli kontrol kararı verildi. Savcılık, telefon kayıtları ve kamera görüntülerini de kapsayan teknik incelemeyi genişletti. “Bu bir vahşet; magazin dili adaleti gölgeliyor” Dosya avukatları, olayın başından itibaren “intihar” etiketiyle servis edilmesinin hem soruşturmayı hem de toplumun doğru bilgilenme hakkını olumsuz etkilediğini vurguladı. Avukat Nurullah Öner, delillerin cinayete işaret ettiğini belirterek, “Magazinsel dil gerçeği saklıyor; bu bir vahşet, intihar değil” sözleriyle medyaya sorumluluk çağrısı yaptı. Toplumsal etki uyarısı yapıldı Olay yerinden görüntülerin kontrolsüz paylaşılmasının özellikle çocuklar üzerinde travmatik etki yarattığına dikkat çeken savunma tarafı, şiddeti olağanlaştıran içeriklerin gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Avukatlar, Türkiye toplumunun barış ve huzuru besleyen bir yayın diline ihtiyacı olduğunu vurguladı. Gözler yargı sürecinde Soruşturma derinleştirilirken, kamuoyu hem delillerin eksiksiz toplanmasını hem de hızlı ve şeffaf bir yargılamayı bekliyor. Üç canın hesabının adalet önünde sorulması, bu trajedinin karanlıkta kalmaması için tek yol olarak görülüyor.

Mardin’de bir aile nasıl yok oldu? “Yasak Aşk” iddiası dosyanın yönünü değiştirdi Haber

Mardin’de bir aile nasıl yok oldu? “Yasak Aşk” iddiası dosyanın yönünü değiştirdi

Üç canın alındığı evde yeni iddia soruşturmayı derinleştirdi. Mardin’in Kızıltepe ilçesinde aynı evde anne, baba ve 5 yaşındaki çocuklarının başlarından silahla vurulmuş halde bulunmasının ardından yürütülen soruşturmada “yasak ilişki” iddiası gündeme geldi. Emniyet birimlerinin kurduğu özel ekip, olay yerindeki bulgular ve tanık ifadeleri doğrultusunda dosyayı çok yönlü ele alıyor. Komşunun ifadesi dosyaya girdi, iki kişi tutuklandı. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan komşu M.C., ifadesinde, ailenin babasının başka bir kadınla ilişkisi olduğunu, bu nedenle eşler arasında tartışma çıktığını ve olayların bu tartışmanın ardından gerçekleştiğini öne sürdü. M.C., ayrıca olayda kullanılan silahı kendisinin temin ettiğini ve daha sonra kanalizasyona attığını iddia etti. Delil karartma şüphesiyle tutuklanan M.C.’ye yardım ettiği belirlenen V.E. de çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Böylece dosyadaki tutuklu sayısı ikiye çıktı. Kriminal raporlar dikkat çekti: Baba ve çocuğun elinde barut izi. Soruşturmanın teknik ayağında Diyarbakır Kriminal’de yapılan el svaplarında, aile fertlerinden babanın ve 5 yaşındaki çocuğun ellerinde barut izine rastlandığı öğrenildi. Bu bulgu, olayın oluş biçimine dair farklı senaryoların birlikte değerlendirilmesine yol açtı. Emniyet, raporların adli süreçte delil değerinin, olayın zaman çizelgesi ve kamera kayıtlarıyla birlikte incelendiğini vurguluyor. Evde zorlanma yok, silah kayıp: İlk tespitler çelişkileri artırdı. Olay yerine giren ekiplerin ilk incelemelerinde, kapıda zorlama izine rastlanmadığı ve evde yalnızca iki boş kovan bulunduğu kaydedildi. Olay silahının bulunamaması, hem “delil karartma” iddiasını hem de olayın üçüncü kişilerce yönlendirilmiş olabileceği ihtimalini güçlendiren unsurlar arasında yer aldı. Aile yakınları “para ve altınlar kayıp” diyor, cinayet ihtimali masada. Ailenin yakınları, evde bulunan para ve altınların kayıp olduğunu belirterek olayın yalnızca aile içi bir şiddet vakası olmayabileceğini savundu. İddialara göre, kaybolan değerli eşyalar dosyayı “hırsızlık amaçlı cinayet” ihtimali yönünde de genişletti. Emniyet, envanter çalışmasının sürdüğünü ve iddiaların araştırıldığını bildirdi. Avukatlardan çağrı: Spekülasyondan kaçınılsın, gerçekler yargıda açığa çıkacak. Ailenin avukatları, kamuoyuna yaptıkları açıklamada, dosyayla ilgili farklı mecralarda dolaşan spekülatif bilgilerin sürece zarar verebileceğini belirterek, hem ölenler hem de aile yakınları için hassasiyet çağrısı yaptı. Avukatlar, tutuklamaların yalnızca “delil karartma” değil, “öldürme” şüphesi kapsamında da değerlendirildiğini ifade etti. Soruşturma sürüyor, yanıt bekleyen sorular çok. Olayın kesin oluş şekli, silahın bulunup bulunamayacağı, kayıp değerlerin akıbeti ve tanık ifadelerinin kamera kayıtlarıyla örtüşüp örtüşmediği; önümüzdeki günlerde adli bilirkişi raporlarıyla netleşecek. Emniyet birimleri, dosyanın bütün ihtimallerle ele alındığını vurgulayarak, kamuoyunun gelişmelerden bilgilendirileceğini duyurdu.

Bakan Uraloğlu’ndan Mardin’e yeni çevre yolu müjdesi Haber

Bakan Uraloğlu’ndan Mardin’e yeni çevre yolu müjdesi

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, AK Parti Mardin İl Kadın Kolları Danışma Meclisi’nde yaptığı konuşmada, Derik Çevre Yolu’nun ihalesinin gerçekleşeceği müjdesini paylaştı. Bakan Uraloğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kadın siyasetin nesnesi değil, öznesidir” sözünü hatırlatarak kadınların iletişimdeki başarısına dikkat çekti. Konuşmasında son 23 yılda ulaşımdan sağlığa, eğitimden savunma sanayine kadar birçok alanda Türkiye’nin büyük ilerleme kaydettiğini vurguladı. BÖLÜNMÜŞ YOL AĞI 29 BİN 992 KİLOMETREYE ÇIKTI Uraloğlu, Marmaray’dan Avrasya Tüneli’ne, İstanbul Havalimanı’ndan Yavuz Sultan Selim, Osmangazi ve 1915 Çanakkale Köprüleri’ne; İzmir-İstanbul, Ankara-Niğde ve Kuzey Marmara Otoyolları’na kadar projeleri hatırlatarak, bölünmüş yol ağını 6 bin 101 kilometreden 29 bin 992 kilometreye, otoyol ağını bin 714 kilometreden 3 bin 796 kilometreye çıkardıklarını belirtti. Uraloğlu, ayrıca Türkiye’nin 2 bin 251 kilometrelik hızlı tren ağına kavuştuğunu, aktif havalimanı sayısının 26’dan 58’e yükseldiğini ifade etti. Savunma Sanayii’nde ürün arayan bir ülke değil, aranan bir ülke olduklarını dile getiren Bakan Uraloğlu, milli elektrikli tren setlerini hizmete aldıklarını belirtti. Uraloğlu, “225 kilometre hıza sahip trenimizi de önümüzdeki aylarda test sürüşleri için raylara indireceğiz.” diye konuştu. Terörsüz Türkiye sürecinden de bahseden Bakan Uraloğlu, “Teröre 2 trilyon liralık harcama yapmışız. Bunu teröre değil de yatırıma yapmış olsaydık neler yapmazdık. Ama bundan sonra yaptıklarımızın daha fazlasını da sizlere hizmet olarak en doğusundan en batısına, en kuzeyinden en güneyine inşallah yapacağız.” açıklamasında bulundu. MARDİN’E 31 MİLYAR LİRALIK YATIRIM Ulaştırma Bakanlığı’nın resmi internet sitesindeki açıklamasında, Mardin’in AK Parti Hükümetleri nezdinde çok ayrı bir yeri olduğunu vurgulayan Bakan Uraloğlu, “Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak Mardin’in ulaşım ve iletişim altyapısı için yaklaşık 31 milyar liralık yatırım hayata geçirdik.” dedi. Kızıltepe-Viranşehir, Kızıltepe-Nusaybin, Mardin-Diyarbakır, Mardin-Kızıltepe, Midyat Şehir Geçişi ve Bağlantı Yolları gibi önemli projeleri tamamladıklarını belirten Bakan Uraloğlu, “Artuklu Üniversitesi ve Kızıltepe Şehir Geçişi Köprülü Kavşaklarını inşa ettik. Özellikle Mardin-Midyat Yolumuz, Kızıltepe’den Nusaybin’e giden yolumuz gibi 6 önemli karayolu projemizin de yapımına devam ediyoruz.” diye konuştu. Mardin Prof. Dr. Aziz Sancar Havalimanı’nın yolcu kapasitesinin 3 milyona yükselttiklerini belirten Uraloğlu, hızlı tren projeleriyle Mardin’in demiryolu ağında da güçleneceğini ifade etti. Diyarbakır-Mazıdağı İltisak Hattı ve lojistik merkez projelerinin de bölge ticaretine katkı sağlayacağını dile getirdi. BAKAN URALOĞLU’NDAN MÜJDE Bakan Uraloğlu, Mardin’de Savur Yolu için ihalenin yapıldığını hatırlatarak sürecin devam ettiğini gelecek yıl yapım çalışmalarına başlamayı hedeflediklerini kaydetti. Bakan Uraloğlu, ayrıca Derik Çevre Yolu’nun ihalesinin ise bugün gerçekleşeceği müjdesini salondakilerle paylaştı.

Siyasette yargı fırtınası: Demirtaş hakkında 7 yıla kadar hapis istemi Haber

Siyasette yargı fırtınası: Demirtaş hakkında 7 yıla kadar hapis istemi

Mersin’de açılan dosyada talep edilen ceza siyasetin gündemine oturdu Mersin 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında savcılık, zincirleme şekilde “Cumhurbaşkanına hakaret” gerekçesiyle 1 yıl 3 aydan 7 yıla kadar hapis cezası istedi. Dava, Demirtaş’ın Mersin ve Diyarbakır’daki konuşmalarına dayandırıldı ve iki dosyanın birleştirilmesine karar verildi. Savcılık, zincirleme suç değerlendirmesiyle üst sınırı işaret etti Esasa ilişkin mütalaada, isnat edilen fiillerin zincirleme suç kapsamında değerlendirilmesi gerektiği savunuldu. Savcılık makamı, bu gerekçeyle Demirtaş hakkında üst sınırı zorlayan bir talepte bulundu. Ankara ve Mardin’deki ifadeleri kapsayan dosyaların birleştirilmesi talebi ise mahkeme tarafından reddedildi. Müşteki taraf daha ağır yaptırım istedi, savunma süre talep etti Duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi ile bağlanan müşteki avukatı, zincirleme suç yerine her bir eylem için ayrı ayrı cezalandırma talep etti. Demirtaş’ın avukatı ise mütalaaya karşı savunma hazırlamak üzere süre istedi; mahkeme bu talebi kabul etti. Mahkeme, tutukluluğun sürmesine karar verdi Halen Edirne F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda bulunan Demirtaş duruşmaya katılmadı. Hakim, mevcut halin devamına hükmetti; sanığın bir sonraki celsede hazır bulunmaması halinde “susma hakkını kullandığının kabul edileceği” ihtarında bulunuldu. Dava 6 Ocak’a ertelendi. Dosya, ifade özgürlüğü ve siyaset-yargı ilişkisini yeniden tartışmaya açtı Karar sürecinin, yalnızca bireysel bir yargılama değil; siyaset, ifade özgürlüğü ve yargının sınırlarının toplum nezdinde yeniden tartışılacağı bir eşik oluşturduğu yorumları yapılıyor. Gözler şimdi bir sonraki duruşmaya ve mahkemenin vereceği kritik karara çevrildi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.