SON DAKİKA

#Milli Savunma Bakanlığı

HABER DEĞER - Milli Savunma Bakanlığı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Milli Savunma Bakanlığı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

“Ege’yi füzelerle kapatacağız” çıkışına Ankara’dan yanıt Haber

“Ege’yi füzelerle kapatacağız” çıkışına Ankara’dan yanıt

MSB: Türkiye toplumuna yönelen her tehdit bertaraf edilir Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias’ın “Ege’yi seyyar füzelerle kapatacağız” sözlerine Ankara’dan net mesaj geldi. Milli Savunma Bakanlığı, Türkiye toplumuna yönelebilecek her türlü tehdidin “güç ve kararlılıkla” bertaraf edileceğini açıkladı. Gerilimi tırmandıran sözlere resmî yanıt geldi MSB Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk, haftalık basın bilgilendirme toplantısında yaptığı açıklamada, Yunanistanlı yetkililerin uluslararası anlaşmalara aykırı ve gerilim artırıcı beyanlarının iki ülke ilişkilerine zarar verdiğini vurguladı. Aktürk, “Ege Denizi’nin barış ve istikrar bölgesi olması Türkiye’nin temel önceliğidir” diyerek Ankara’nın yapıcı duruşunu yineledi. “Ege denizi karadan kapatılamaz” vurgusu öne çıktı Dendias’ın “Ege’yi yüzlerce adaya dağıtılmış seyyar füzelerle kapatacağız” ifadesine dolaylı göndermede bulunan Aktürk, gerçeklerden kopuk ve hayalci açıklamaların sahadaki dengeleri değiştirmeyeceğinin altını çizdi. Aktürk, Türkiye’nin kimseye tehdit olmadığını ancak ülkeye yönelen her kalkışmaya karşı hazır olduğunun altını çizdi. Türkiye, diyaloğa açık ama savunmada kararlı Açıklamalarda, Türkiye’nin komşuluk ilişkilerinde diyaloğu öncelediği, gerilimi tırmandırmak yerine kalıcı istikrarı savunduğu vurgulandı. Ancak Ankara’nın, Ege’de ya da başka bir bölgede güvenliği tehdit eden her adımı da yakından izlediği ve gerektiğinde karşılık verecek kapasiteye sahip olduğu ifade edildi. “Hedef alan girişimler sonuçsuz kalır” mesajı verildi MSB Sözcüsü, Türkiye’yi hedef alan her türlü girişimin geçmişte olduğu gibi bugün de sonuçsuz kalacağını belirterek, caydırıcılık mesajını açık biçimde dile getirdi. Açıklama, Ege’de tansiyonun yükseltilmesinin değil, ortak güvenliğin güçlendirilmesinin bölge halklarının yararına olduğu vurgusuyla tamamlandı

Kamu yönetiminde gece yarısı revizyonu: Atama kararları Resmî Gazete’de yayımlandı Haber

Kamu yönetiminde gece yarısı revizyonu: Atama kararları Resmî Gazete’de yayımlandı

Adli tıptan yerel yönetime, askeri kanattan sağlığa kadar geniş bir alanda değişiklik yapıldı. Cumhurbaşkanlığı kararıyla adli tıp, yerel yönetimler, çevre ve şehircilik, kültür-turizm, savunma, sağlık ve ticaret alanlarında kritik görev değişikleri resmileşti. Kamu yönetiminde çok başlı bir güncelleme olarak yorumlanan kararlar, hem görevden almaları hem de yeni atamaları içeriyor. Adli Tıp Kurumu’na yeni üye atanırken, müfettişlik kadroları genişletildi. Adli Tıp Kurumu Yedinci İhtisas Kurulu üyeliğine Uzm. Dr. Humman Şen atanırken, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nda görev yapan müfettişlerin “başmüfettişlik” kadrolarına yükseltildiği bildirildi. Düzenleme, denetim kapasitesinin artırılması hedefiyle yapıldı. İller Bankası’nda yönetim değişti, çevre biriminde yeni atamalar yapıldı. İller Bankası A.Ş. Genel Müdürü Recep Türk görevden alındı; boşalan göreve Eyyüp Karahan getirildi. Aynı tarihte Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü’ne de Fatih Ekmekçi atandı. Değişikliklerin, belediyelerle ilişkiler ve çevresel izin süreçlerinde hız kazandırma amacı taşıdığı değerlendiriliyor. Kültür ve turizmde görevden alma, savunmada bakan yardımcılığı ataması. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda Bilecik İl Müdürü Serkan Bircan görevden alınırken, Milli Savunma Bakanlığı Bakan Yardımcılığı görevine Salih Ayhan atandı. Atamanın, savunma idaresinde yeni bir organizasyonel yapı hedefiyle yapıldığı ifade ediliyor. Sağlık ve ticarette kritik bölgeler için yeni isimler görev başında. Sağlık Bakanlığı’nda yeterlikte başarı gösteren Davut Çağlar ve Sedat Dinç müfettiş kadrolarına atanırken, Ticaret Bakanlığı’nda Ege Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü görevine Mehmet Enver Kök getirildi. Karar, dış ticaret ve gümrük hizmetlerinde etkinliğin artırılmasına dönük bir adım olarak yorumlandı. Kararlar Cumhurbaşkanı imzasıyla yürürlüğe girdi. Atama ve görevden almalar, Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yayımlanarak yürürlüğe girdi. Türkiye toplumu açısından anlamı: İdari kadrolarda hız ve koordinasyon vurgusu. Branşlar arası bu kapsamlı değişiklik, yurttaşların kamu hizmetlerine erişiminde hız ve koordinasyon hedefinin altını çiziyor. Yeni kadroların, denetimden çevre yönetimine, sağlıktan ticarete kadar geniş bir yelpazede uygulama kapasitesini artırması bekleniyor.

20 şehit verdiğimiz kargo uçağı neden düştü? İki teknik ihtimal öne çıktı Haber

20 şehit verdiğimiz kargo uçağı neden düştü? İki teknik ihtimal öne çıktı

Türkiye, 20 askerini şehit eden trajik uçak kazasının yasını tutuyor. Türk Hava Kuvvetleri’ne ait C-130 tipi kargo uçağı, Azerbaycan’ın Gence Havalimanı’ndan kalkış yaptıktan kısa süre sonra Gürcistan hava sahasında düştü. Milli Savunma Bakanlığı, kazada 20 askerin şehit olduğunu duyurdu. Olay sonrası uçağın enkazında kapsamlı inceleme başlatılırken, kara kutu laboratuvara gönderildi. Sabotaj veya patlama bulgusuna rastlanmadı İlk teknik incelemelerde dış müdahale, sabotaj ya da patlama izine rastlanmadı. Kazanın ardından yapılan değerlendirmelerde, uçağın taşıdığı yükler arasında patlayıcı madde bulunmadığı da netleşti. Uçakta, Bakü’deki 8 Kasım Karabağ Zafer Bayramı törenine katılan Hava Kuvvetleri personeliyle birlikte F-16 uçaklarına ait yedek mekanik parçalar yer alıyordu. İki ihtimal üzerinde duruluyor: Metal yorgunluğu ya da yükleme hatası Uzmanlar, kazanın teknik nedenlerden kaynaklanmış olabileceğini belirtiyor. İlk ihtimal, uçağın yaşına bağlı yapısal arıza. 50 yılı aşkın süredir aktif görevde bulunan C-130’un son kapsamlı bakımının 2020 yılında yapıldığı, buna rağmen metal yorgunluğu veya korozyon nedeniyle gövde deformasyonu yaşanmış olabileceği ifade ediliyor. İkinci ihtimal ise yükleme hatası. Askeri nakliye uçaklarında yüklerin dengesiz yerleştirilmesi, uçuş sırasında ağırlık merkezinin kaymasına yol açabiliyor. Bu durumun da uçağın havada kontrolünü kaybetmesine neden olmuş olabileceği değerlendiriliyor. Kara kutu inceleniyor, ön bulgular teknik arızayı işaret ediyor C-130’un kara kutusu olay yerinde bulundu ve Türkiye, Gürcistan ve Azerbaycan ekiplerinden oluşan ortak teknik heyet tarafından laboratuvara gönderildi. İlk veriler, mekanik ya da teknik arıza ihtimalini güçlendiriyor. Kesin sonucun, ses kayıtları ve uçuş verilerinin analizinin ardından açıklanması bekleniyor. Şehitlerin kimlikleri açıklandı Kazada şehit olan 20 askerin isimleri Milli Savunma Bakanlığı tarafından paylaşıldı: Hava Pilot Binbaşı Serdar Uslu, Hava Pilot Binbaşı Nihat İlgen, Hava Pilot Yüzbaşı Gökhan Korkmaz, Hava Pilot Üsteğmen Cüneyt Kandemir, Hava Uçak Bakım Üsteğmen Emre Mercan, Hava Ulaştırma Uzman Çavuş Emre Sayın, Hava Ulaştırma Uzman Çavuş Cem Dolapcı, Hava İkmal Astsubay Kıdemli Çavuş Ahmet Yasir Kuyucu, Hava Uçak Bakım Astsubay Kıdemli Başçavuş Nuri Özcan, Hava Uçak Bakım Astsubay Kıdemli Başçavuş Ümit İnce, Hava Uçak Bakım Astsubay Üstçavuş Berkay Karaca, Hava Uçak Bakım Astsubay Üstçavuş İlhan Ongan, Hava Uçak Bakım Astsubay Üstçavuş Burak İbbiği, Hava Uçak Bakım Astsubay Başçavuş Burak Özkan, Hava Uçak Bakım Astsubay Başçavuş Emrah Kuran, Hava Uçak Bakım Astsubay Başçavuş Emre Altıok, Hava Uçak Bakım Astsubay Başçavuş İlker Aykut, Hava Uçak Bakım Astsubay Başçavuş Hamdi Armağan Kaplan, Hava Uçak Bakım Astsubay Başçavuş Akın Karakuş ve Hava Uçak Bakım Astsubay Ramazan Yağız. Gözler kara kutuda Kara kutu incelemesinin sonuçları, kazanın kesin nedenini ortaya koyacak. Uzmanlar, ön raporun birkaç hafta içinde açıklanacağını belirtiyor. Kazanın ardından Türkiye’de askeri hava filosunun yaş ortalaması ve bakım prosedürleri yeniden gündeme gelirken, C-130 tipi uçakların yenilenmesi yönünde tartışmalar da başladı.

“Suriyeli askerler Türkiye ordusuna alınıyor” iddiasına MSB’den yanıt: TSK’da görev almaları mümkün değildir! Haber

“Suriyeli askerler Türkiye ordusuna alınıyor” iddiasına MSB’den yanıt: TSK’da görev almaları mümkün değildir!

MSB: Yabancı askeri öğrenciler yalnızca eğitim için Türkiye’de bulunuyor Millî Savunma Bakanlığı, gündeme taşınan iddialara ilişkin yaptığı açıklamada, Türkiye’nin uzun yıllardır dost ve müttefik ülkelerin askerlerine eğitim verdiğini hatırlattı. Açıklamada, “Yabancı askeri öğrenciler belirli sürelerle ülkemizde eğitim almakta, ardından kendi ülkelerine dönmektedir” denildi. 39 ülkeden 3 binin üzerinde öğrenci eğitim aldı Bakanlık, 2016–2025 yılları arasında Millî Savunma Üniversitesi bünyesinde 39 ülkeden 3 bin 16 askeri öğrencinin eğitim gördüğünü duyurdu. Eğitim faaliyetlerinin SUTASAK ve ASTTASAK programları çerçevesinde yürütüldüğü, harp okullarından sağlık bilimleri üniversitesine kadar geniş bir kapsamda gerçekleştiği belirtildi. “Suriyeli askerler TSK kadrolarına girmeyecek” açıklaması yapıldı Tartışmaların odağındaki Suriyeli öğrencilerin statüsüne de açıklık getirildi. Bakanlık, “Suriyeli askeri öğrenciler, Ortak Eğitim ve Danışmanlık Mutabakat Muhtırası kapsamında eğitim almaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri’nde görev almaları söz konusu değildir” ifadelerini kullandı. MSB: Dezenformasyon amaçlı iddialara karşı dikkatli olunmalı Açıklamanın sonunda, kamuoyunda kasıtlı algı oluşturulmaya çalışıldığı uyarısı da yer aldı. MSB, “Kurumlarımızı hedef almaya yönelik asılsız iddialara itibar edilmemesi önemle rica olunur” diyerek dezenformasyona karşı dikkat çağrısında bulundu.

Askeri hastanelere dönüşte hak kaybı endişesi: Eşit koşullar sağlanmalı Haber

Askeri hastanelere dönüşte hak kaybı endişesi: Eşit koşullar sağlanmalı

“Askeri hastaneler TSK’nın sağlık omurgasıdır” Ankara’da açıklama yapan ASİM-SEN (Askeri İş Yerlerinde Görevli Kamu Çalışanları Sendikası) Genel Başkanı Özgür Karaca, askeri hastanelerin kapatılmasının baştan beri hata olduğunu belirterek, yeniden açılmalarının Türk Silahlı Kuvvetleri açısından stratejik bir gereklilik olduğunu ifade etti. Karaca, “Askeri hastaneler yalnızca sağlık kurumları değil, askeri disiplinin ve güvenliğin sürdüğü hayati yapılardır. Yeniden Millî Savunma Bakanlığı’na devredilmesi elzem bir karardır.” dedi. “12 binden fazla personel bu sistemin parçası” Karaca, kapatma sürecinde 12 bini aşkın personelin etkilendiğini hatırlatarak, “Hemşireler, teknikerler, idari ve destek hizmetleri çalışanları bu dönüşümün bir parçasıydı. Devredilen sadece binalar ve cihazlar değil, yıllarını bu kuruma vermiş insanlar da oldu.” diye konuştu. Sendika olarak en büyük endişelerinin, yeniden açılış sürecinde emekçilerin özlük ve sosyal haklarının korunmaması olduğunu vurgulayan Karaca, “Geçmişteki mağduriyetlerin tekrarlanmaması için şimdiden dikkatli adımlar atılmalı.” uyarısında bulundu. “Ayrımcılık yapılmamalı, iş barışı korunmalı” Karaca, sürecin en kritik noktasının sivil ve asker personel arasında statü farkından doğacak eşitsizlikler olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı: “Yeni düzenlemede, subay, astsubay, uzman erbaş gibi askeri statüde görev yapan sağlık personeli; tazminatlar, orduevi hakları, kamp imkanları gibi ayrıcalıklardan faydalanırken, sivil sağlık ve destek personeli bu haklardan mahrum kalabilir. Bu durum hem çalışma barışını hem de motivasyonu zedeler.” Karaca, Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu ile Devlet Memurları Kanunu arasında doğan farkların adil biçimde giderilmesi gerektiğini belirtti. “Eşit işe eşit hak” ilkesinin korunmasının, hem moral motivasyon hem de hizmet kalitesi açısından hayati olduğunu söyledi. “Emekçilerin hakkı görmezden gelinmemeli” ASİM-SEN Genel Başkanı Karaca, açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Askeri hastaneler yeniden açılırken, hem askeri hem sivil tüm çalışanların haklarının korunması, ayrımcılığın önüne geçilmesi gerekir. Bu adım sadece sağlık sistemi için değil, ülkenin savunma yapısının bütünlüğü için de önemlidir.” Karaca, sendika olarak süreci yakından takip edeceklerini ve emekçilerin haklarını korumak için her türlü girişimde bulunacaklarını belirtti.

MSB’den Sumud Filosu açıklaması: Gerekirse insani yardım görevlerine katkı sağlarız Haber

MSB’den Sumud Filosu açıklaması: Gerekirse insani yardım görevlerine katkı sağlarız

Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Gazze’ye insani yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkan Küresel Sumud Filosu’na ilişkin açıklamada bulundu. Bakanlık, ihtiyaç halinde Türkiye’nin insani yardım görevlerine katkı sunacağını duyurdu. “Yardım faaliyetlerini yakından takip ediyoruz” MSB’nin sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, Türkiye’nin uluslararası hukuk ve insani değerler çerçevesinde Doğu Akdeniz’deki insani yardım faaliyetlerini yakından izlediği belirtildi. Açıklamada, “Gemilerimiz ve arama-kurtarma kabiliyetimiz, ihtiyaç duyulması halinde ilgili kurumlarımız ve uluslararası taraflarla koordinasyon içinde insani yardım görevlerine katkı sağlayacaktır” ifadelerine yer verildi. Riskli bölgeye giriyorlar Onlarca gemiden oluşan Küresel Sumud Filosu’nun, 3 gün içinde Gazze’ye ulaşması bekleniyor. Filonun sosyal medya hesaplarından yapılan açıklamada, “Filo 2 gün içinde yüksek riskli bölgeye girecek” denilerek küresel dayanışma çağrısı yapılmıştı. Gazze’ye yönelik en büyük filo Tıbbi malzemeler başta olmak üzere çok sayıda insani yardım taşıyan Sumud Filosu, bugüne kadar Gazze’ye doğru toplu şekilde çıkan en büyük filo olarak tanımlanıyor. ‘Sumud’ kavramının anlamı Arapçada “kararlılık” ve “sarsılmaz azim” anlamına gelen Sumud, 1967 Altı Gün Savaşı’ndan sonra Filistin halkının baskıya karşı direnişini anlatan bir kavram haline geldi. Filistin kimliğinin korunmasını, şiddet içermeyen sivil itaatsizliği ve alternatif kurumların inşasını simgeliyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.