Türkiye, 24 yıl sonra yeniden tarım sayımına başladı
Tarım ve Orman Bakanlığı ile Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 24 yıl aradan sonra Türkiye genelinde kapsamlı bir tarım sayımı başlattı. Sayımın temel amacı, tarım ve gıda politikalarının şekillendirilmesinde ihtiyaç duyulan güncel verileri toplamak ve üretim etkinliğini izleyebilecek altyapıyı oluşturmak. Bu kapsamda 5 binden fazla personel sahada görevlendirildi.
Sayım; hane halkı, ortaklıklar, şirketler ve kooperatifler gibi tarımsal faaliyet yürüten tüm işletmeleri kapsıyor. Hem bitkisel hem de hayvansal üretim yapan tüm birimlerin kayıtları alınacak.
Son genel sayım 2001’de yapılmıştı
Türkiye'de daha önce 1927, 1950, 1963, 1970, 1980, 1991 ve 2001 yıllarında olmak üzere toplam 7 kez genel tarım sayımı gerçekleştirilmişti. Uluslararası düzeyde ise Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Avrupa İstatistik Ofisi (EUROSTAT), en az on yılda bir tarım sayımı yapılmasını tavsiye ediyor. Türkiye'de 2001 yılından bu yana kapsamlı bir sayım yapılmamıştı.
İl ve ilçelerde sayım büroları oluşturuldu
Veri toplama sürecinin sağlıklı yürütülebilmesi için tüm il ve ilçe merkezlerinde sayım büroları kuruldu. Bu bürolar aracılığıyla tarımsal işletmelerin; hayvan varlığı, ekipman ve makine durumu, üretim modeli gibi detaylı bilgileri derlenecek. Sayım sonuçları, tarımsal destekler, yatırımlar ve planlamalar açısından önemli bir veri tabanı oluşturacak.
Sayım 31 Aralık’a kadar sürecek, sonuçlar 2026’da açıklanacak
Temmuz 2025 itibarıyla başlayan saha çalışmasının yıl sonuna kadar, yani 31 Aralık 2025’e dek tamamlanması planlanıyor. Toplanan verilerin analiz ve raporlama süreci 2026 yılı boyunca devam edecek. Yetkililer, sayım sonuçlarının 2026 yılının ikinci yarısında kamuoyuyla paylaşılacağını duyurdu.
Tarım politikaları için hayati veri altyapısı
Tarımsal üretim kapasitesinin, ürün çeşitliliğinin ve kaynak kullanımının doğru analiz edilebilmesi için güvenilir veri setlerinin kritik önem taşıdığına dikkat çeken uzmanlar, bu sayımın uzun vadeli planlamalar açısından stratejik bir adım olduğunu belirtiyor. Hem iklim değişikliğiyle mücadele hem de gıda arz güvenliği açısından sayım sonuçlarının, politika yapıcılara rehberlik etmesi bekleniyor.
