1600 yıllık miras tehlikede! Sümela Manastırı'nda neler oluyor?
Türkiye’nin en önemli kültürel miraslarından biri olan Sümela Manastırı, zamanla ve insan eliyle yaşanan tahribatın izlerini taşıyor. Trabzon’un Maçka ilçesinde Karadağ’ın eteklerinde sarp kayalıklar üzerine kurulan ve 4. yüzyıla uzanan geçmişiyle Bizans döneminden günümüze ulaşan bu tarihi yapı, bir dönem “mavi dağların kalbi” olarak anılıyordu. Ancak bugün, manastırın duvarlarını süsleyen Hz. İsa, Meryem Ana ve aziz tasvirleri, zamanın yıkıcı etkisinin yanı sıra vandalizm ve ilgisizlik nedeniyle büyük zarar görmüş durumda.
Tarihi freskler silinme noktasına geldi
Uzmanların yaptığı son incelemelerde, duvar fresklerinin önemli bir kısmının nem, is, çizikler ve kazıma izleriyle yok olmaya yüz tuttuğu tespit edildi. Bazı figürlerin yüzleri tamamen silinmiş, bazı bölümlerde ise duvar sıvaları dökülmüş halde. Restorasyonla kısmen koruma altına alınan alanlarda dahi boya tabakalarının döküldüğü ve tasvirlerin orijinal renklerini kaybettiği gözlemleniyor.
Fotoğraf: Elifnur Gökmenoğlu
Restorasyonlar korumaktan çok zarar verdi iddiası
Kültür varlıklarını koruma dernekleri ve sanat tarihçileri, Sümela’daki bazı restorasyon uygulamalarının yanlış malzeme ve yöntemlerle yapıldığını öne sürüyor. Uzmanlar, “Her müdahale bir iz bırakıyor, ancak bu izlerin bir kısmı tarihe zarar veriyor. Koruma adı altında duvarlara yapılan bazı işlemler, orijinal dokuyu geri dönülmez şekilde bozdu” değerlendirmesinde bulunuyor.
Fotoğraf: Elifnur Gökmenoğlu
Vandallık izleri silinmiyor
Manastırın iç duvarlarında ziyaretçiler tarafından kazınan isimler, tarihler ve yazılar, fresklerin tahribatını daha da derinleştirmiş durumda. Özellikle giriş bölümü ve ana şapel kısmında yer alan “haç, kalp, isim” kazımaları neredeyse her yüzeyde görülüyor. Sanat tarihçisi Dr. Cem Kocaman,
“Yüzyıllara meydan okuyan bu freskler, insan eliyle birkaç yılda yok ediliyor. Bu sadece tarihi değil, inanç ve kültür mirasını da yok etmek anlamına geliyor.” ifadelerini kullandı.
Fotoğraf: Elifnur Gökmenoğlu
Nem, iklim ve ilgisizlik birleşti
Sümela Manastırı’nın coğrafi konumu, yüksek nem oranı ve kaya içindeki yapısı, tahribatı hızlandıran doğal etkenlerin başında geliyor. Uzmanlar, nemin fresk pigmentlerini parçaladığını, yaz aylarında artan turist sayısının da mikro iklim dengesini bozduğunu belirtiyor.
Fotoğraf: Elifnur Gökmenoğlu
Koruma çağrısı
Kültür ve Turizm Bakanlığı geçtiğimiz yıllarda kapsamlı restorasyon çalışmaları yürütse de, bölgedeki sivil toplum örgütleri “sürekli bakım ve denetim mekanizması” çağrısında bulunuyor. Trabzon Kültür Derneği Başkanı Ayla Tüysüz,
“Sümela, sadece Trabzon’un değil, tüm insanlığın mirasıdır. Fresklerin daha fazla zarar görmemesi için düzenli koruma programı, nem ölçümü ve bilinçli ziyaret politikası zorunludur.” dedi.
Fotoğraf: Elifnur Gökmenoğlu
Tarihin duvarlara kazınmış çığlığı
Bir zamanlar duaların yankılandığı Sümela Manastırı, bugün tarih severleri sessiz bir çağrıyla karşılıyor. Duvarlarında hâlâ silinmemiş figürler, yüzyıllar önceki inançların izlerini taşırken; her dökülen boya parçası, tarihin bir parçasının daha kaybolduğunu hatırlatıyor.
Elifnur GÖKMENOĞLU