SON DAKİKA

#Washington

HABER DEĞER - Washington haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Washington haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Venezuela–ABD savaşı mı kapıda? NOTAM sonrası THY uçuşları durdurdu Haber

Venezuela–ABD savaşı mı kapıda? NOTAM sonrası THY uçuşları durdurdu

Venezuela ile ABD arasında aylardır devam eden siyasi gerilim, Washington’un tüm ülkeyi kapsayan NOTAM kararıyla kritik bir eşiğe geldi. ABD Federal Havacılık İdaresi’nin Venezuela hava sahasına yönelik uyarı yayımlamasının ardından Türk Hava Yolları da dahil birçok havayolu, Caracas uçuşlarını durdurdu. Art arda gelen adımlar Latin Amerika’da güç mücadelesinin sertleştiği yönünde yorumlandı. ABD’nin NOTAM kararı gerilimi uluslararası havacılık düzeyine taşıdı ABD Federal Havacılık İdaresi (FAA), Venezuela’nın tamamını kapsayan Maiquetia Uçuş Bilgi Bölgesi için NOTAM ilan etti. Uyarı; uçuş güvenliği, hava sahası riskleri ve operasyonel kısıtlamalara ilişkin kritik bilgiler içerirken, uzmanlar kararın “sıradan bir havacılık bildiriminden daha politik bir mesaj” taşıdığı görüşünde. NOTAM, ilerleyen günlerde hava sahası kapatmalarından askeri hareketliliğe kadar geniş etkiler yaratabilecek bir uygulama olarak değerlendiriliyor. Venezuela Savunma Bakanı’nın sert sözleri tansiyonu daha da yükseltti NOTAM kararının, Venezuela Savunma Bakanı Vladimir Padrino López’in Washington’a yönelik sert açıklamalarının hemen ardından gelmesi dikkat çekti. López, ABD’yi “insanlık tarihinin en yıkıcı imparatorluklarından biri” olarak niteleyerek Caracas’ın tüm baskılara rağmen “dik durduğunu” söyledi. Bu söylemler, iki ülke arasındaki buz gibi ilişkilerin çatışma ihtimali üzerinden yeniden tartışılmasına yol açtı. THY dahil birçok havayolu Venezuela uçuşlarını askıya aldı ABD’nin kararının ardından Avianca, Iberia ve TAP Air Portugal’ın ardından Türk Hava Yolları da Caracas uçuşlarını geçici olarak durdurduğunu açıkladı. İstanbul–Caracas seferlerinin 24–28 Kasım tarihleri arasında “operasyonel nedenlerle” iptal edildiği belirtildi. THY’nin acentelere gönderdiği bilgilendirmede yolcuların uygun alternatif seferlere yönlendirileceği bildirildi. İptal edilen THY seferleri açıklandı İptal edilen Caracas uçuşları şu tarihlerde gerçekleştirilecekti: TK183 – 24 Kasım TK195 – 25 Kasım TK223/224 – 26 Kasım TK195 – 27 Kasım TK223/224 – 28 Kasım Havayolu, gelişmelere göre uçuş planlamasında yeni güncellemeler yapılabileceğini duyurdu. Bölge uzmanları: Latin Amerika’da yeni bir güç mücadelesi başlıyor Uzmanlar, ABD’nin havacılık uyarısının yalnızca teknik bir adım olmadığını, Washington–Caracas hattında “yeni bir tırmanma döneminin” başlangıcı olabileceğini belirtiyor. Venezuela yönetiminin sertleşen söylemleri, ABD’nin bölgedeki stratejik hamleleri ve havayollarının peş peşe aldığı kararlar, uluslararası toplumda “bir kriz kapıda mı?” sorusunu gündeme taşıdı.

Prens Selman, Kaşıkçı cinayeti sonrası ilk kez Washington yolcusu Haber

Prens Selman, Kaşıkçı cinayeti sonrası ilk kez Washington yolcusu

Kaşıkçı gölgesinden sonra ilk temas ABD istihbaratı, Kaşıkçı cinayetinin Veliaht Prens’in bilgisi dahilinde gerçekleştiğini öne sürmüş; Selman ise operasyonu emretmediğini ancak ülkenin fiili lideri olarak “siyasi sorumluluğu” kabul ettiğini söylemişti. Aradan geçen yedi yılın ardından bu ziyaret, iki başkent arasında “sayfa çevirildiği” mesajı olarak değerlendiriliyor. Savunma anlaşması Washington–Riyad hattının kilidi Ziyaretin en kritik başlılarından biri, ABD ile Suudi Arabistan arasında uzun süredir müzakere edilen güvenlik anlaşması. Riyad, Pentagon’un resmî güvenlik garantisini içeren kapsamlı bir savunma paktı istiyor. Ancak Washington, bu paketin şartını “Suudi Arabistan’ın İsrail ile ilişkileri normalleştirmesi” olarak ortaya koyuyor. Suudi tarafı ise İsrail’den Filistin devletine yönelik bağlayıcı taahhüt bekliyor. Netanyahu hükümetinin buna sıcak bakmaması süreci çıkmaza sokuyor. Bu nedenle Trump’ın Katar’da yaptığına benzer bir başkanlık kararnamesiyle daha sınırlı bir taahhüt vermesi en olası senaryo olarak görülüyor. Nükleer enerji pazarlığı: Uranyum krizi Prens Selman’ın ABD gündeminde bir diğer kritik başlık sivil nükleer program. Suudi Arabistan, Vision 2030 hedefleri kapsamında ABD’den nükleer teknoloji transferi istiyor. Ancak Washington’ın şartları ağır: Uranyum zenginleştirilmeyecek Kullanılmış yakıt yeniden işlenmeyecek Riyad bu kısıtlamaları kabul etmiyor. Bu nedenle masadan ya bir “ilerleme açıklaması” ya da kısmi bir anlaşma çıkması bekleniyor. Yapay zekâ ve çip teknolojisi yarışı Görüşmenin ekonomik boyutundaysa Suudi Arabistan’ın yapay zekâ ekosistemine giriş planı öne çıkıyor. Prens Selman: ABD’li teknoloji devleriyle ortaklık, Veri merkezi yatırımları, Yüksek kapasiteli yapay zekâ çiplerine erişim konularında anlaşmalar arıyor. Riyad’ın hedefi, BAE’nin hızla büyüyen teknoloji gücüyle rekabet edebilmek ve bölgenin veri merkezi üssü haline gelmek. Washington ve Riyad’dan “zorunlu uzlaşma” beklentisi Diplomatik çevreler, iki tarafın da beklentilerinin yüksek olduğuna ancak şartların sert olduğuna dikkat çekiyor. Son değerlendirmelere göre: “Taraflar masadan istediklerinin tamamını alamayacak ama ilişkileri yeniden yapılandıracak orta yol bulunacak.” Bu ziyaret, hem Ortadoğu dengeleri hem de ABD–Suudi ilişkileri açısından son yılların en kritik diplomatik adımlarından biri olarak görülüyor.

Bosna’daki “cinayet turizmi” iddiası için ABD’den resmi soruşturma Haber

Bosna’daki “cinayet turizmi” iddiası için ABD’den resmi soruşturma

Bosna’daki “cinayet turizmi” iddiası Washington’ın gündeminde 1992–1995 Bosna Savaşı sırasında Saraybosna Kuşatması’nda sivillerin hedef alındığı, bazı turistlerin ise keskin nişancılara para ödeyerek çocuklar da dahil sivilleri vurdurduğuna ilişkin iddialar, ABD’de resmen mercek altına alındı. ABD Temsilciler Meclisi üyesi Anna Paulina Luna, X hesabından yaptığı açıklamada, söz konusu iddialara ilişkin bir soruşturma başlattığını duyurdu ve özellikle bu karanlık süreçte Amerikalıların rolü olup olmadığının ortaya çıkarılacağını vurguladı. “Sivilleri vurmak için para ödemek: Müsamaha edilemeyecek bir kötülük” Luna, paylaşımında “cinayet turizmi” iddialarının peşini bırakmayacağını belirterek, sivillere, özellikle de çocuklara yönelik para karşılığı saldırıların kabul edilemez olduğunun altını çizdi. “Sivilleri vurmak için para ödemek ve daha da kötüsü çocukları hedef almak, ülkemizin asla müsamaha edemeyeceği bir kötülük seviyesidir.” diyen Luna, Bosna Hersek Konsolosluğu ve İtalya Büyükelçiliği ile temas halinde olduklarını, olaya karışmış olabilecek ABD vatandaşlarına dair tüm bilgilerin talep edildiğini ifade etti. Luna, soruşturma sonucunda herhangi bir ABD vatandaşının bu vahşete karıştığının tespit edilmesi halinde, bu kişilerin adalet karşısına çıkarılması gerektiğini söyledi. İtalya’da da “parayla insan avı” dosyası açık Bosna’daki Saraybosna Kuşatması’na ilişkin benzer iddialar daha önce İtalya’da da yargının gündemine gelmişti. Milano Başsavcılığı, Saraybosna kuşatması sırasında “eğlence” amacıyla Sırp keskin nişancıların yanına karışarak para karşılığı Bosnalı sivillere ateş açtığı öne sürülen bazı İtalyanlar hakkında soruşturma yürütüyor. İddialara göre, Bosna Savaşı sırasında bazı yabancılar, keskin nişancılara çocukları vurmak için daha yüksek, yaşlılar için ise daha düşük veya “bedava” sayılabilecek miktarlar ödüyordu. Bu bilgiler, savaşın en karanlık ve en az bilinen yönlerinden birini yeniden dünya gündemine taşıdı. Saraybosna kuşatması: Keskin nişancıların şehri Bosna Hersek’teki savaş boyunca Saraybosna, özellikle keskin nişancıların simge hâline geldiği bir kuşatmayla hafızalara kazındı. 6 Nisan 1992’de başlayan ve yaklaşık 3,5 yıl süren kuşatma sırasında, başkent her gün bombalandı; pazar yerinden su kuyruğuna, evine yürüyen yurttaşlara kadar siviller günlük yaşam içinde hedef hâline getirildi. Kuşatma boyunca 1601’i çocuk olmak üzere 11 bin 541 sivil yaşamını yitirdi; kentin altyapısı, tarihi dokusu ve kültürel mirası ağır tahribata uğradı. Bugün hem İtalya’daki hem ABD’deki soruşturmalar, Bosna Savaşı’ndan geriye kalan bu “karanlık mirasın” aydınlatılması ve sivillere karşı işlenen olası savaş suçlarında bireysel sorumlulukların ortaya çıkarılması açısından kritik önem taşıyor.

Trump’tan Çin mesajı: Başkan Şi ile konuşacak çok şeyimiz var Haber

Trump’tan Çin mesajı: Başkan Şi ile konuşacak çok şeyimiz var

ABD Başkanı Donald Trump, Malezya, Japonya ve Güney Kore’yi kapsayan beş günlük Asya turuna çıkarken gazetecilere açıklamalarda bulundu. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile 30 Ekim’de yapılacak görüşmeye değinen Trump, “Başkan Şi ile konuşacak çok şeyimiz var. Onun da bizimle konuşacak çok şeyi var. İyi bir görüşme olacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Ticaret, gümrük ve Tayvan masada olacak Trump, Şi Cinping ile yapacağı görüşmede iki ülke arasındaki ticaret anlaşmazlıklarının yanı sıra gümrük vergileri ve Tayvan konularının da tüm boyutlarıyla ele alınacağını belirtti. Beyaz Saray, söz konusu görüşmenin Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) Zirvesi kapsamında gerçekleştirileceğini duyurdu. ABD Başkanı, “Her iki tarafın da çıkarına olacak adil bir sonuç istiyoruz” derken, bu görüşmenin hem piyasalar hem de küresel siyaset açısından belirleyici olacağını söyledi. Trump: “Kanada kirli bir oyun oynuyor” Açıklamasında yalnızca Çin değil, Kanada ile yaşanan ticaret anlaşmazlıklarına da değinen Trump, “Kanada kirli bir oyun oynuyor. Şu anda Başbakan Mark Carney ile görüşmeyi düşünmüyorum” diyerek iki ülke arasındaki gerilimin sürdüğünü ifade etti. Asya turunun rotası: Kuala Lumpur, Tokyo, Busan ve Pekin Trump’ın Asya gezisi, Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur’dan başladı. Burada Malezya Başbakanı Enver İbrahim ile görüşmesi beklenen Trump, Tayland ve Kamboçya arasındaki sınır anlaşması törenine de katılacak. Ardından Japonya’ya geçecek olan ABD Başkanı, yeni seçilen Başbakan Takaiçi Sanae ile bir araya gelecek. Trump’ın Japonya ziyareti, Çin ve Kuzey Kore’ye karşı ABD-Japonya ittifakının devam ettiği mesajı olarak değerlendiriliyor. Turun üçüncü durağı Güney Kore’nin Busan kenti olacak. Trump burada APEC Zirvesi’ne katılarak bölge liderleriyle görüşecek. ABD-Çin ticaret restleşmesinde yeni perde Washington ve Pekin arasında uzun süredir devam eden ticaret gerilimi, iki tarafın karşılıklı tarife artışlarıyla tırmanmıştı. Trump yönetiminin bu yıl başında ithalat vergilerini yükseltme kararı, Çin’in de benzer yanıtlar vermesiyle “ekonomik savaş” boyutuna ulaşmıştı. Taraflar, yıl boyunca beş ayrı tur görüşme gerçekleştirdi. Son olarak Malezya’da yapılan toplantıda, Çin Başbakan Yardımcısı Hı Lifıng ve ABD Hazine Bakanı Scott Bessent başkanlığındaki heyetler, gümrük tarifelerinde geçici indirim ve yeni uzlaşma adımlarını değerlendirdi. “Yeni bir dönüm noktası olabilir” 30 Ekim’deki Trump–Şi zirvesi, iki ülke arasında süren ticaret geriliminin geleceği açısından kritik önem taşıyor. Uzmanlara göre, görüşmeden çıkacak olası bir uzlaşma, yalnızca ABD ve Çin ekonomilerini değil, küresel piyasalardaki dengeleri de doğrudan etkileyecek. Trump’ın sözleriyle, “herkes için adil bir sonuç” çıkması hâlinde dünya ekonomisinde yeni bir sayfa açılabilir.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.