SON DAKİKA

#Yapay Zeka

HABER DEĞER - Yapay Zeka haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yapay Zeka haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

AK Parti Gençlik Kolları heyeti Çin’i ziyaret etti: Gençlik diplomasisinde yeni dönem Haber

AK Parti Gençlik Kolları heyeti Çin’i ziyaret etti: Gençlik diplomasisinde yeni dönem

Heyet, Çin Komünist Partisi yetkilileriyle gençlik iş birliğini görüştü AK Parti Gençlik Kolları Merkez Yürütme Kurulu ve Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyelerinden oluşan heyet, resmi ziyaret kapsamında Çin Halk Cumhuriyeti’ne giderek gençlik, kültürel iş birliği ve dış politika alanlarında temaslarda bulundu. Heyette AK Parti Kocaeli İl Gençlik Kolları Başkanı Doğan Orak da yer aldı. Ziyaretin ilk gününde heyet, Çin Komünist Partisi (ÇKP) Merkez Komitesi Dış İlişkiler Başkanlığı Batı Asya ve Kuzey Afrika Genel Müdürü Jiao Zhixin ile görüştü. Görüşmede iki ülkenin gençlik teşkilatları arasında ortak projeler, kültürel alışveriş programları ve karşılıklı ziyaretlerin artırılması konusunda mutabakata varıldı. Çin Dışişleri ile temas: Genç kuşaklar arasında sürdürülebilir etkileşim planı Heyet, Çin Dışişleri Bakanlığı Batı Asya ve Kuzey Afrika Genel Müdürü Zhou Biao ile de bir araya gelerek Türkiye-Çin ilişkilerinin gençlik düzeyinde güçlendirilmesine ilişkin başlıkları ele aldı. Taraflar, değişim programları, uluslararası seminerler ve ortak gençlik platformları kurulması üzerinde çalışma yürütme kararı aldı. Cumhuriyet Bayramı Pekin’de kutlandı Ziyaretin dikkat çeken anlarından biri, Türkiye Cumhuriyeti Pekin Büyükelçiliği’nin düzenlediği 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu oldu. Heyet, Çin’de yaşayan yurttaşlarla birlikte Cumhuriyet’in 102. yılını kutladı. Törende, Türkiye’nin uluslararası alandaki konumu ve genç kuşakların temsil gücü vurgulandı. Teknoloji ve kültür başlıkları da gündemdeydi Resmi görüşmelerin yanı sıra heyet, Çin'in teknoloji ekosistemini yerinde incelemek için Lenovo Gelecek Merkezini ziyaret etti. Burada Ar-Ge süreçleri, yapay zekâ ve üretim teknolojileri hakkında brifing aldı. Heyet ayrıca Çin Komünist Parti Müzesi, Yasak Şehir, Tiananmen Meydanı, Çin Seddi, Yu Bahçesi, Şanghay Şehir Yapılanma Sergisi ve Çin Komünist Partisi Birinci Ulusal Kongre binası gibi tarihî ve kültürel alanları gezdi. "Gençlik diplomasisi stratejik bir köprü" Ziyareti değerlendiren heyet üyeleri, Türkiye ile Çin arasındaki ilişkilerin yalnızca devletler arası değil, toplumdan topluma bağlarla da güçleneceğini ifade etti. Gençlik diplomasisinin uzun vadeli uluslararası iş birliğinde stratejik bir rol üstlendiği vurgulandı.

Çin’in yeni kalkınma yol haritası ve Türkiye için stratejik fırsatlar: 15. beş yıllık plan ne anlama geliyor? Haber

Çin’in yeni kalkınma yol haritası ve Türkiye için stratejik fırsatlar: 15. beş yıllık plan ne anlama geliyor?

Çin Halk Cumhuriyeti’nin Ankara Büyükelçisi Jiang Xuebin’in açıklamaları, Pekin’in yeni kalkınma planının yalnızca iç politika değil, aynı zamanda küresel ekonomi ve jeopolitik dengeler açısından da stratejik bir belge olduğunu gösteriyor. 2026’da yürürlüğe girecek 15. Beş Yıllık Plan, Çin’in ekonomik modelini “üretim ağırlıklı sanayi ekonomisinden, inovasyon ve yüksek teknoloji merkezli bir yapıya” dönüştürmeyi hedefliyor. Bu dönüşüm, Kuşak ve Yol Girişimi (BRI) çerçevesinde Türkiye’ye doğrudan yansıyan alanları da beraberinde getiriyor: enerji, finans, lojistik, 5G altyapısı, biyoteknoloji ve nadir maden tedarik zincirleri. Çin yüksek teknoloji, yapay zekâ ve yeşil enerji yatırımlarını ulusal öncelik ilan etti Pekin yönetimi, 14. Plan döneminde (2021–2025) entegre devreler, kuantum teknolojisi, biyolojik ilaç ve yeni nesil enerji sistemlerinde kritik ilerleme kaydetti. Yeni plan bu süreci “özerk teknoloji üretimi” seviyesine taşımayı hedefliyor. Bu, Çin’in ABD ile süren teknoloji rekabetinde dışa bağımlılığı azaltma stratejisinin resmileşmiş hali olarak okunuyor. Yenilenebilir enerji yatırımları planın omurgasını oluşturuyor. 2030’a kadar güneş ve rüzgâr kapasitesinin, mevcut seviyenin iki katına çıkarılması hedefleniyor. Bu durum, enerji ekipmanları, şebeke sistemleri ve lityum-iyon pil tedarik zincirinde Çin merkezli bir küresel hakimiyet olacağını gösteriyor. Kuşak ve Yol Girişimi’nin ikinci fazı, Türkiye’yi lojistik merkez olmaya zorluyor Çin'in 15. Planı, Kuşak ve Yol Girişimi’ni "yüksek kaliteli iş birliği" aşamasına taşıyor. Bu kapsamda, yalnızca altyapı değil; finans, veri akışı, e-ticaret ve dijital gümrük entegrasyonu gibi alanlar sürece dahil ediliyor. Türkiye, Orta Koridor’un en kritik kara hattı olması nedeniyle bu dönüşümün dışında kalması mümkün olmayan ülkelerden biri. Çin-Türkiye ilişkilerinde en hızlı büyüyen alanlardan biri olan demir yolu taşımacılığı, gelecek yıllarda sadece yük taşımakla kalmayacak; dijital ticaret, blockchain tabanlı gümrükleme ve 5G destekli lojistik altyapılar için de merkez işlevi görebilecek. Çin, Türkiye ile enerji, 5G ve biyoteknoloji alanlarında “yeni iş birliği kulvarı” açmaya hazırlanıyor Ankara Büyükelçisi Jiang Xuebin’in açıklamasındaki en kritik unsur, iki ülke arasındaki iş birliğinin “geleneksel ticaretten teknolojik ortaklığa” evrilme niyetiydi. Bu kapsamda öne çıkan üç başlık dikkat çekiyor: Yeni Enerji: Lityum piller, güneş paneli teknolojileri, elektrikli araç şebekeleri 5G ve Dijital Dönüşüm: Huawei'nin Türkiye’deki Ar-Ge ısrarı, yerli üretim şartı ile yeniden konuşulabilir Biyoteknoloji ve İlaç: mRNA tabanlı ilaç Ar-Ge’si, klinik test altyapıları, sağlık turizmi bağlantılı yatırımlar Bu alanlar, yalnızca dış ticareti değil; Türkiye’de doğrudan teknoloji transferi ve ortak üretim modelleri açısından da kritik eşik oluşturuyor. Çin, Türk ekonomisinde üç alana özellikle odaklanıyor: finansal altyapı, turizm, liman yatırımları Çin’in Türkiye’de yürüttüğü somut projeler üzerinden bakıldığında tablo netleşiyor. ICBC Türkiye, resmî RMB takas bankası olarak çalışıyor; bu, Türkiye’de Çin Yuanı ile ticaret hacminin büyümesini destekleyecek. Kumport Limanı, Çinli konsorsiyumun devralmasından sonra Doğu Akdeniz’in Asya bağlantılı transit limanlarından biri hâline geldi. Hunutlu Termik Santrali, Çin’in Türkiye’de gerçekleştirdiği en büyük tekil enerji yatırımı olarak öne çıkıyor. Turizmde 410 bin Çinli ziyaretçi, 2025’te Çin’i Türkiye için en hızlı büyüyen pazar hâline getirdi. Bu tablo, iki ülke arasındaki ekonomik bağların artık “ticaret hacminden” çok, “altyapı ve uzun vadeli sermaye transferi” boyutuna taşındığını gösteriyor. Türkiye için fırsatlar kadar stratejik riskler de var Çin’in yüksek teknoloji ve enerji alanındaki küresel etkisi, Türkiye’ye büyük fırsatlar sunarken, ekonomik bağımlılık, dış ticaret açığı ve veri güvenliği gibi riskleri de beraberinde getiriyor. Türkiye’nin Çin’den ithalatı ihracatından yaklaşık dört kat fazla; bu dengesizlik, teknoloji ortaklığı ile giderilmediği sürece derinleşebilir. Aynı şekilde, 5G ve dijital altyapıda Çin teknolojisinin payı arttıkça ABD ve AB ile siyasi gerilimler artabilir. Bu nedenle Türkiye’nin önünde kritik bir denklem bulunuyor: Çin ile iş birliği, Batı ile ilişkilerden kopmadan nasıl derinleştirilir? Çin’in yeni kalkınma dönemi, Türkiye için bir yol ayrımı niteliğinde Çin, 15. Beş Yıllık Plan ile küresel ekonomide yalnızca üretici değil, teknoloji ve sermaye ihraç eden bir “sistem kurucu güç” hâline gelmeye hazırlanıyor. Bu dönüşümün dışında kalmak Türkiye için ekonomik kayıp, içinde konumlanmak ise uzun vadeli yatırım ve teknoloji edinimi anlamına geliyor. 2026 sonrası dönem, Çin–Türkiye ilişkilerini “stratejik ortaklık mı, yoksa tek yönlü ticaret bağı mı” sorusuna verecek yanıt üzerinden şekillendirecek.

Tasarruf tedbirleri kapsamında "Varlık Yönetim Sistemi" altyapısı kurulacak Haber

Tasarruf tedbirleri kapsamında "Varlık Yönetim Sistemi" altyapısı kurulacak

Tasarruf Tedbirleri Genelgesi kapsamındaki kamu idarelerine ait varlıkların etkin şekilde yönetilmesi ve tasarruf sağlanması amacıyla "Varlık Yönetim Sistemi" altyapısı oluşturulacak. Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'ndan yapılan derlemeye göre, kaynak kullanımında etkinliğin artırılması amacıyla harcamalar sistematik olarak gözden geçirilmeye devam edilecek. Verimsiz harcama alanları tasfiye edilecek ve kamu harcamaları kontrol altında tutulacak. Tasarruf tedbirlerine en yüksek düzeyde uyum sağlanması amacıyla denetim ve izleme faaliyetlerine devam edilecek. Vergi tabanının genişletilmesi, gönüllü uyumun artırılması ile istisna, muafiyet ve indirimlerin gözden geçirilmesi sonucu gelir politikalarının adalet ve verimlilik temelli yapısı güçlendirilecek, doğrudan vergilerin bütçe gelirleri içindeki payı artırılarak daha dengeli ve sağlam gelir yapısı sağlanacak. Kayıt dışı ekonomiye karşı yürütülecek çalışmalar, teknolojik altyapı ve yenilikçi yaklaşımlarla desteklenerek denetim süreçleri güçlendirilecek. e-Tahsilat ve e-Teminat uygulamaları yaygınlaştırılacak Kamu hizmetlerinde dijital uygulamaların daha geniş kitlelere ulaştırılması hedefleniyor. Bu kapsamda, muhasebe ve harcama sistemlerinin bilişim altyapısı güçlendirilecek. Ortaya çıkacak yeni hizmetlerin mevcut kamu idarelerince yerine getirilmesi sağlanacak. Böylece kamu harcamalarında verimlilik artırılacak. Kamu idarelerinin tahakkuk-tahsilat altyapısını güçlendirmek ve vatandaşa kolay, hızlı ve güvenli ödeme yöntemleri sunmak amacıyla "e-Tahsilat" ve "e-Teminat" uygulamaları yaygınlaştırılacak. Kamu alımlarının detaylı analiz ve yönetiminin yapılabilmesi amacıyla tasarruf odaklı merkezi kamu alım politikalarına da imkan sağlayacak şekilde geliştirilen e-Tedarik Sistemi'nin kapsamı genişletilecek. Mali saydamlık ve hesap verebilirliği güçlendirmek amacıyla kamuoyunun ve paydaşların kullanımına açık Mali Veri Portalı geliştirilecek. Yapay zeka destekli muhasebe sistemleriyle kamu harcamalarında verimlilik ve tasarruf sağlanmasına, karar alma süreçlerinin desteklenmesine ve risk odaklı kamu mali denetim altyapısının güçlendirilmesine devam edilecek. Merkezi yönetim kapsamındaki kamu idari personel ödemelerinde tüm istihdam türleri sisteme dahil edilecek ve kamu personel harcamalarının bütünlük içerisinde planlanması, yürütülmesi ve izlenmesine katkı sağlanacak. Tasarruf Tedbirleri Genelgesi kapsamındaki kamu idareleri nezdinde tasarruf tedbirlerine uyum seviyesinin artırılmasına yönelik denetim faaliyetlerine devam edilecek. Kamu idarelerine ait varlıkların etkin şekilde yönetilmesi ve tasarruf sağlanması amacıyla Varlık Yönetim Sistemi altyapısı oluşturulacak. Sektörel kamu alımları düzenlemesi hayata geçirilecek Kamu ihale mevzuatı uluslararası norm ve standartlara uyumlu olacak şekilde dijitalleşmeyi, yenilikçiliği ve sürdürülebilirliği destekleyen ve önceleyen satın alma yaklaşımıyla güncellenecek. Sektörel kamu alımları düzenlemesi hayata geçirilecek. Kamu taşıtlarının kullanımı, ihtiyaç analizleri çerçevesinde sistematik olarak gözden geçirilecek. Taşıt ihtiyaçları öncelikle geçici tahsisle ya da ihtiyaç fazlası taşıtların devri suretiyle karşılanacak. Yeni taşıt edinimlerinde ekonomiklik gözetilerek, yerli üretim ile çevreci araçlara öncelik verilecek. Devlet Malzeme Ofisi (DMO) ile TOGG arasında imzalanan protokol kapsamında 750'si C-SUV, 1500'ü C-Sedan modeli olmak üzere toplam 2 bin 250 yerli elektrikli otomobilin tedarik süreçleri tamamlanacak. Kamu kurum ve kuruluşlarının ihtiyaç duydukları yerli elektrikli araçlar DMO üzerinden temin edilecek. Temassız ve kağıtsız vergi daireleri hayata geçirilecek Vergi sisteminde dijital dönüşüme daha hızlı uyum sağlanması, dönüşümle sağlanan fırsat ve kolaylıklardan daha fazla yararlanılabilmesi ve risklere karşı gerekli önlemlerin hızla alınabilmesi için ihtiyaç duyulan fiziki, beşeri ve teknolojik altyapı geliştirilecek. Gelir İdaresi Başkanlığı bilişim sistemleri yenilenecek. Fiziki, beşeri ve teknolojik altyapı geliştirilecek. Teknolojik gelişmelerden yararlanılarak vergi idaresinin dijital kapasitesi artırılacak. Kamu kurumları arasındaki koordinasyon güçlendirilecek. Mükelleflerin vergiye gönüllü uyumlarını desteklemek amacıyla e-İzah Platformu'nun tasarım, geliştirme ve hizmete sunulma süreçleri hızlandırılacak. Vergi inceleme raporlarının, elektronik ortamda bulunan verilerle otomatik olarak oluşturulması sağlanarak iş gücü ve zamandan tasarruf edilecek. Yapay zeka uygulamalarından faydalanmak suretiyle vergi daireleri tarafından verilen hizmetlerin etkinliği artırılacak. Temassız ve kağıtsız vergi daireleri hayata geçirilecek. Vergi dairelerinin kendi iç işleyişleri gereği düzenledikleri tüm belgelerin elektronik belge düzenlenmesi sağlanacak. Mahkeme, savcılık ve emniyet birimleri başta olmak üzere kamu kurumlarıyla yapılan yazışmaların ve bilgi paylaşımlarının elektronik gerçekleştirilmesi sağlanacak. Mükelleflere sunulan hizmetlerin ve uygulamaların etkinliği artırılacak Mükelleflere sunulan hizmetlerin ve uygulamaların etkinliği artırılacak. Son teknolojik gelişmeleri kapsayan yeni nesil iletişim kanalları kullanılarak mükelleflere 7/24 gerçek zamanlı hizmet sunulması sağlanacak. Vergi mevzuatında yer alan istisna, muafiyet ve indirimlerin etkinliği rekabetçi üretime etkisi yönünden analiz edilecek. Kamu gelirlerinin tahsilat performansı artırılacak. Vergi cezaları caydırıcılığı güçlendirecek şekilde gözden geçirilecek. Vergi kayıp ve kaçağının önlenmesi, belge düzeninin yerleşmesi ve sağlıklı şekilde işlemesi amacıyla yaygın ve yoğun vergi denetimlerine devam edilecek. Kayıt dışılıkla mücadele, yapay zeka, büyük veri gibi teknolojik imkanlar destekli risk analiz faaliyetleriyle ve tüm tarafların etkin katılımıyla yürütülecek. Risk Analizi Değerlendirme ve Araştırma (RADAR) Sistemi'nin etkinliğinin artırılması için risk analiz ve değerlendirme çalışmalarında kullanılmak üzere yapay zeka teknolojisine uygun yeni nesil risk senaryo ve veri modelleri hazırlanacak. KİT'lerin statü ve konumları yeniden belirlenecek Kamu işletmelerinin ve yönetim kurullarının hesap verebilirliğinin artırılması amacıyla KİT'lerin statü ve konumları yeniden belirlenecek. KİT yönetişim reformu kapsamında KİT'lerin faaliyetleri ticari olan ve ticari olmayan ayrımına göre yeniden sınıflandırılacak. KİT'lerde istihdam politikası insan kaynağı kalitesini ve kurumsal kapasiteyi geliştirecek şekilde uygulanacak Nitelikli personel istihdamı konusunda özel sektörle rekabet halindeki, ileri teknoloji, AR-GE ve bilgi birikimi gerektiren faaliyet alanlarında çalışan KİT'lerde nitelikli personel istihdamını kolaylaştırmaya yönelik esnek ve rekabet edici ücret düzenlemeleri ile istihdam süreçlerine ilişkin düzenlemeler hayata geçirilecek. KİT'lerin kamusal ve ticari faaliyetlerinin ayrıştırılmasını sağlayacak etkin bir maliyet muhasebe sistemine geçilecek. - Özelleştirme uygulamalarında yeni ve alternatif modeller kullanılacak Özelleştirme uygulamalarında uzun vadeli sektörel öncelikler çerçevesinde ve belirlenmiş program kapsamında halka arz dahil olmak üzere yeni ve alternatif modeller kullanılacak. Plan döneminde özelleştirme portföyünde bulunan şirket ve varlıkların özelleştirilmesine devam edilecek. Özelleştirme potansiyeli olan yeni şirket ve varlıkların portföye dahil edilmesi sağlanacak. Yedieminlik hizmetlerinin özelleştirmesinin hazırlık çalışmaları kapsamında, sektörel analiz ve değer tespit çalışmalarına yönelik danışmanlık faaliyeti alınacak.

Sosyal medyanın konuştuğu kaymakam: Tuğçe Orhan! “Barbie bebek” benzetmeleriyle gündem oldu Haber

Sosyal medyanın konuştuğu kaymakam: Tuğçe Orhan! “Barbie bebek” benzetmeleriyle gündem oldu

Yeni Ladik Kaymakamı Tuğçe Orhan, sosyal medyada olay oldu Samsun’un Ladik ilçesine kaymakam olarak atanan Tuğçe Orhan, göreve başlamasının hemen ardından sosyal medyanın en çok konuşulan isimlerinden biri haline geldi. Orhan’ın atama haberinden çok, fotoğrafları gündem oldu. Sosyal medya kullanıcıları, Orhan’ın fotoğraflarına “Barbie bebek”, “Cindy bebek”, hatta “yapay zekâ ile yapılmış gibi” yorumları yaparken; binlerce beğeni ve yüzlerce paylaşım geldi. Atamasını tamamladı, göreve başladı Daha önce Bolu’nun Seben ilçesinde 22 ay Kaymakam Vekilliği yapan Tuğçe Orhan, geçtiğimiz günlerde Ladik’e atandı. Orhan, yeni görevi öncesi Samsun Valiliği ve Ladik Belediyesi ziyaretlerini tamamladıktan sonra resmi olarak Ladik Kaymakamı olarak görevine başladı. Tuğçe Orhan kimdir? 1995 yılında Elazığ’da doğan Tuğçe Orhan, Fırat Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nü 2017 yılında dereceyle bitirdi. Ardından aynı üniversitenin Kamu Yönetimi Anabilim Dalı’nda yüksek lisansını tamamladı. Kamu görevine atanmasının ardından Bolu Seben’de Kaymakam Vekili olarak 22 ay görev yaptı. 2025 yılı itibarıyla Samsun Ladik Kaymakamlığı görevine başladı. “Yapay zeka mı, kaymakam mı?” tartışması Orhan’ın fotoğrafları kısa sürede X (Twitter), Instagram ve TikTok’ta viral olurken bazı kullanıcılar “Bu gerçekten bir insan mı, yoksa yapay zekâ görseli mi?” şeklinde şaka yollu paylaşımlar yaptı. Kimi kullanıcılar “Güzel olduğu kadar donanımlı bir kaymakam” yorumunu yaparken, kimileri “Türkiye’nin en zarif kamu görevlisi” ifadelerini kullandı. Göreviyle de dikkat çekiyor Tuğçe Orhan’ın kariyerinde genç yaşta gösterdiği başarı, birçok sosyal medya kullanıcısının dikkatini çekti. Orhan’ın kamu yönetimindeki hızlı yükselişi, kadınların bürokrasi içindeki varlığı açısından da “ilham verici bir örnek” olarak değerlendirildi. Tuğçe Orhan, güzelliğiyle sosyal medyada gündem olsa da, kariyerindeki başarılarıyla dikkat çeken genç bir kamu yöneticisi olarak öne çıkıyor. Sosyal medyada “güzelliğiyle değil, başarılarıyla da konuşulmalı” yorumları ise beğeni toplamaya devam ediyor.

Bakan Tekin: Eğitimde yapay zeka destekli yönetim sistemine geçtik Haber

Bakan Tekin: Eğitimde yapay zeka destekli yönetim sistemine geçtik

Millî Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin, İstanbul’da gerçekleştirilen Bab-ı Âli Toplantıları’na onur konuğu olarak katıldı. Eğitim dünyasının önde gelen isimlerini bir araya getiren toplantıda, Türkiye’nin dijital eğitim altyapısı, yapay zekâ uygulamaları ve yeni nesil öğrenme yaklaşımları masaya yatırıldı. Tekin: “Karar destek sistemiyle tüm eğitim sürecini anlık izleyebiliyoruz” Bakan Tekin, konuşmasında Türkiye’deki eğitim sisteminin dijital dönüşüm sürecine dikkat çekerek, yapay zekâ uygulamalarının artık eğitim yönetiminde aktif biçimde kullanıldığını söyledi. “Türkiye’de ilk defa karar destek sistemi aracılığıyla çalışan bir Bakanlık Yönetim Sistemi kurduk” diyen Tekin, şu ifadeleri kullandı: “Okullarımızdaki bakım-onarımdan öğrencilerin başarı ve devamsızlık durumlarına, öğretmenlerimizin haftalık ders yüküne kadar her şey artık yapay zekâ tarafından izleniyor. Bu sistem, hem kararlarımızı daha rasyonel kılacak hem de kamu kaynaklarının daha verimli kullanılmasını sağlayacak.” Bakan, yapay zekâ uygulamaları sayesinde öğrenci performansının anlık ölçülerek eğitim politikalarının dinamik biçimde güncellenebildiğini vurguladı. EBA, dünyanın en zengin eğitim portallarından biri haline geldi Tekin, Millî Eğitim Bakanlığı’nın teknolojiye yaptığı yatırımların somut örneklerinden biri olarak Eğitim Bilişim Ağı’nı (EBA) gösterdi. “EBA artık içerik açısından dünyanın en zengin portallarından biri. Öğrencilerimiz etkileşimli tahtalar üzerinden yüz binlerce içeriğe ulaşabiliyor” diyen Tekin, 65 bin kamu okulunun tamamının internet erişimine açık olduğunu hatırlattı. Bakan, bu altyapının yalnızca içerik erişimini değil, aynı zamanda öğretmenlerin dijital yeterliliğini geliştirmeyi de hedeflediğini belirtti. “Test sistemi kalkmalı, yapay zekâ açık uçlu soruları değerlendirecek” Eğitim sistemindeki sınav anlayışına da değinen Tekin, test odaklı değerlendirmenin artık sürdürülebilir olmadığını ifade etti. “Test sınavlarının bir an önce kalkması gerektiğini herkes söylüyor ama açık uçlu soruların objektif değerlendirilmesi konusunda tereddütler var. Bu nedenle TÜBİTAK ile birlikte yapay zekâ destekli açık uçlu soru değerlendirme sistemi geliştiriyoruz” dedi. Tekin, bu projelerin Türkiye’nin eğitimde yapay zekâ politikası ve eylem planını ilk kez somut hale getirdiğini belirtti. Kalko: “Eğitim bir kurumun değil, bir milletin ortak meselesidir” Toplantının açılış konuşmasını yapan Mektebim Koleji Kurucusu Ümit Kalko, eğitimin kamusal ve toplumsal yönüne dikkat çekti. “Ülkemizin en değerli sermayesi yer altı kaynakları değil, yetişmiş insan kaynağıdır. Bu yüzden eğitim bir rekabet değil, bir seferberliktir” diyen Kalko, Millî Eğitim Bakanlığı öncülüğünde yürütülen “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”nin bilgiyi ezberletmek yerine anlamayı, üretmeyi ve değerlerle harmanlamayı hedeflediğini söyledi. Kalko, “Kamu ve özel eğitim kurumları aynı idealin farklı kanatlarıdır. Hep birlikte ülkemizin geleceğini inşa ediyoruz” diyerek konuşmasını tamamladı. Türkiye toplumu dijital eğitimde dönüşümün eşiğinde Bab-ı Âli Toplantısı, eğitimde dijitalleşme vizyonunun devlet politikası haline geldiğini gösterdi. Eğitimciler, yapay zekâ destekli yönetim sisteminin Türkiye halkının çocuklarına daha adil, erişilebilir ve yenilikçi bir öğrenme ortamı sunacağı görüşünde birleşti. Bu dönüşüm, yalnızca teknolojik değil; aynı zamanda pedagojik ve toplumsal bir yenilenmenin de kapısını aralıyor.

Yıllar sonra bir ilk! Aliyev duyurdu: Tüm kısıtlamalar kaldırıldı Haber

Yıllar sonra bir ilk! Aliyev duyurdu: Tüm kısıtlamalar kaldırıldı

Aliyev, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev’in daveti üzerine gittiği Astana’daki Azerbaycan-Kazakistan Yüksek Devletlerarası Konseyi’nin 2. toplantısında konuştu. Açıklamasında, iki ülke arasındaki barış sürecine dikkat çekti: “Azerbaycan'dan Ermenistan'a kargo taşımacılığında işgalden beri uygulanan tüm kısıtlamalar kaldırıldı. Bu türden ilk transit kargo, Kazakistan tahılının Ermenistan'a taşınması oldu. Bence bu, Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki barışın artık kağıt üzerinde değil, pratikte olduğunun göstergesidir.” “Zengezur Koridoru 2028 sonuna kadar açılabilir” Aliyev, bölgenin en stratejik projelerinden biri olarak görülen Zengezur Koridoru’nun da hızla ilerlediğini belirtti. “Azerbaycan’daki tüm karayolu ve demiryolu bağlantıları önümüzdeki yılın ortasına kadar tamamlanacak. Eğer diğer ülkelerde de aynı hızla ilerleme olursa, Zengezur Koridoru’nun açılışı 2028 yılı sonuna kadar gerçekleşebilir,” dedi. Zengezur Koridoru, Azerbaycan’ı doğrudan Nahçıvan üzerinden Türkiye’ye bağlayacak yeni bir ticaret hattı olarak bölgesel lojistiği kökten değiştirmesi beklenen bir proje olarak öne çıkıyor. “Trump Rotası” projesine destek Aliyev, konuşmasında ayrıca Uluslararası Barış ve Refah için Trump Rotası (TRIPP) Projesi’ne de değindi. “ABD Başkanı Donald Trump, projeye kendi adını vermiştir ve bu da projenin mutlaka hayata geçirileceğine işaret etmektedir. Böylece Orta Koridor’un bir güzergahı daha açılmış olacak,” ifadelerini kullandı. Bu projeyle Asya’dan Avrupa’ya uzanan ticaret yollarının çeşitlenmesi, ülkeler arasındaki yük trafiğinin artması ve bölgesel entegrasyonun güçlenmesi hedefleniyor. Azerbaycan–Kazakistan ilişkilerinde 15 yeni anlaşma Astana temasları kapsamında Azerbaycan ve Kazakistan arasında; Enerji, Dijital dönüşüm, Sağlık, İçişleri, Yapay zeka, Ulaştırma ve Yatırım alanlarında 15 iş birliği anlaşması imzalandı. Bu adım, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkileri güçlendirirken, Güney Kafkasya bölgesinde istikrarlı barış ve iş birliği döneminin habercisi olarak değerlendiriliyor.

Çin’in büyüme motoru: Yeni üretici güçlerle %5,2’lik ekonomik atılım Haber

Çin’in büyüme motoru: Yeni üretici güçlerle %5,2’lik ekonomik atılım

“Çin hızı” yeniden tanımlanıyor 1990’ların sonu ve 2000’lerin başında ortalama %8 civarında büyüme kaydeden Çin, o dönemdeki hızını “Çin mucizesi” olarak adlandırmıştı. Ancak uzmanlara göre, bugünkü %5,2’lik büyüme oranı daha sürdürülebilir ve yapısal dönüşümü temsil ediyor. Ekonomistler, bu süreci “ölçek büyütmeden kaliteye geçiş” olarak tanımlıyor. Çin’in üretim kapasitesi artık sadece işgücüne değil, inovasyona, teknolojiye ve yeşil dönüşüme dayalı hale geliyor. Orta gelir tuzağını aşmak için stratejik dönüşüm Batı ekonomilerinin sıkça vurguladığı “orta gelir tuzağı”, Çin’in reform politikalarında temel referanslardan biri haline geldi. Nüfus avantajı azalmadan önce teknoloji tabanlı üretim gücüne yönelen Çin, emek-yoğun sektörlerden inovasyon odaklı sanayiye geçerek olası bir durgunluğun önüne geçti. Bu dönüşüm, Çin ekonomisinin üretim faktörlerine dayalı büyümeden bilgi, araştırma ve teknoloji temelli büyümeye evrildiğini gösteriyor. Küresel baskılara rağmen istikrarlı büyüme Çin, pandemi sonrası ekonomik toparlanmanın yanı sıra Batı ülkelerinin teknoloji kısıtlamaları ve jeopolitik baskıları altında bile büyümesini sürdürdü. Ülkede yüksek emisyonlu fabrikaların kapatılması, Ar-Ge yatırımlarına ağırlık verilmesi ve yeşil enerji alanındaki atılımlar dikkat çekiyor. Elektrikli araçlar, lityum iyon piller ve fotovoltaik (güneş paneli) üretimi Çin’in “yeni ekonomi”sinin temelini oluşturuyor. Ayrıca Çin, yapay zeka, kuantum hesaplama ve dijital altyapı alanlarında küresel ölçekte öncü konuma yükseldi. “Modernleşme Batılılaşma değildir” Çin’in kalkınma modeli, gelişmekte olan ülkeler için alternatif bir referans haline geliyor. Bir Türk akademisyen, Çin modelini şöyle özetledi: “Çin’in başarısı, teknolojiyi yalnızca ithal etmekte değil, özümseyip yeniden üretmekte yatıyor. Bu yönüyle, kendi kalkınma yolunu inşa etmek isteyen ülkelere ilham veriyor.” Bugün Vietnam, Endonezya ve Malezya gibi ASEAN ülkeleri imalat sanayilerini geliştirirken Çin’in deneyiminden yararlanıyor. Benzer şekilde, Afrika ülkeleri de sanayileşme politikalarında Çin’in kalkınma yaklaşımını örnek alıyor. Yeni üretici güçlerin mesajı Çin’in son dönemdeki büyümesi, yalnızca ekonomik değil politik ve teknolojik bir paradigma değişimi olarak değerlendiriliyor. Yüksek teknoloji, yeşil enerji ve dijitalleşme temelli bu dönüşüm, gelişmekte olan ülkeler için şu mesajı veriyor: “Modernleşme Batılılaşma değildir; her ülke kendi kalkınma yolunu, kendi üretici gücüyle inşa edebilir.”

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.