SON DAKİKA

Afganistan'ın Depreminin Altında Kalan Gerçekler 

Yazının Giriş Tarihi: 11.09.2025 12:42
Yazının Güncellenme Tarihi: 11.09.2025 12:47

Kunar ve Nangarhar’da meydana gelen deprem yüzlerce can aldı. Evler yıkıldı, insanlar sokakta kaldı. Ama yıkıntıların altında sadece taş ve toprak yoktu, aynı zamanda yıllardır görmezden gelinen bir gerçek de gün yüzüne çıktı: kadınların eğitime kapatılması, sağlık sistemini çökertti.
Afganistan’da kadınların çoğu sadece kadın doktorlara gider, bu toplumun gerçeğidir.


Ama depremden sonra kadın doktor yoktu, hemşire yoktu, ebe yoktu. Yani yaralı kadınların çoğu tedavi edilmeden hayatını kaybetti. Başkentteki hastaneler bile bu ihtiyaca yetişemedi.
Şimdi sormak lazım.


Bu eksiklik bir tesadüf mü? Hayır. son dört yıldır kızların okula gitmesine, üniversiteye girmesine izin verilmemesinin doğal sonucudur.
Taliban kızların okul, üniversitesine izin vermiş olsaydı, bugün yüzlerce genç kadın doktor, binlerce hemşire ve ebe görevde olurdu. Onlar da bu felakette hayat kurtarırdı. Ama olmadı.


Bu konu sadece bir Kadın Meselesi değil, bir Millet Meselesi olarak görünmelidir.
Kimileri bu durumu sadece “kadın hakları” sorunu gibi görüyor. Oysa bu, bütün milletin sorunudur, çünkü kadınların eğitime kapatılmasıyla aslında ülkenin yarısı hayata kapatılıyor. Biz sadece kızlarımızı değil, hastalarımızı, yaralılarımızı, geleceğimizi kaybediyoruz.
Unutmayalım: İslam, ilmi hem erkek hem kadın için farz kılar. İnsan hayatını kurtarmayı en büyük ibadet sayar. O halde hangi akıl, hangi dini gerekçe kadınların doktor olmasına engel olabilir?


Çözüm İçin Cesur Adımlar
Artık bahane zamanı geçti. Eğer daha fazla can kaybı yaşanmasını istemiyorsak, yapılması gerekenler bellidir:

  • Kız çocuklarının okulları derhal açılmalıdır.
  • Tıp fakültesini bitiren kadınlara sınav hakkı verilmelidir.
  • Kadın sağlık personeli ülkenin her yanında istihdam edilmelidir.
  • Din adına konuşanlar, bilimi ve insan hayatını öne çıkaran mantılı konuşma yapması gerektiğini bilmelidir.

Cümlenin son sözü olarak söylüyorum, Depremler sadece evleri yıkmıyor. Aynı zamanda toplumun en zayıf noktalarını açığa çıkarıyor. Kunar depremi bize acı bir gerçeği gösterdi: Kadınları eğitime kapatmak, aslında bütün bir toplumu ölüme mahkûm etmektir.
Bilimin kapılarını kadınlara açmak bir lütuf değil, bir zorunluluktur. Çünkü mesele sadece kadınların hakkı değil, hepimizin hayatıdır.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.