Ayhan Bilgen: Yargıya müdahale, kimden gelirse gelsin Türkiye’yi zor duruma düşürür!
Ayhan Bilgen: Yargıya müdahale, kimden gelirse gelsin Türkiye’yi zor duruma düşürür!
Geçtiğimiz günlerde TYT Türk ekranlarında yayınlanan Siyaset Masası programına konuk olan eski milletvekili Ayhan Bilgen, Türkiye'deki siyasi ve yargı süreçlerini eleştirerek, sosyal medyada dosyaların ele alınışını kaygı verici buldu. Algı operasyonlarının kurumları tahrip ettiğini ve davaların hızla sonuçlanması gerektiğini vurguladı.
Haber Giriş Tarihi: 15.08.2025 11:16
Haber Güncellenme Tarihi: 15.08.2025 11:21
Kaynak:
Haber Merkezi
https://haberdeger.com/
Geçtiğimiz günlerde TYT Türk’te yayınlanan Siyaset Masası programına katılan eski milletvekili ve siyasetçi Ayhan Bilgen, son günlerde Türkiye’deki siyasi gelişmeler ve yargı süreçlerine dair dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Bilgen, sosyal medyada bazı dosyaların ele alınış biçiminin kaygı verici olduğunu belirterek, “Bir dosyayla ilgili bu kadar ayrıntı biliniyorsa ve kamuoyuna sızmışsa, bu sürecin sağlığından ya da güvenliğinden söz etmek mümkün değildir” dedi.
“Algı operasyonları kurumları tahrip eder”
Bilgen, yürütme ve yargı organlarında kritik görevlerde bulunan iki ismin hedef alındığını belirterek, böyle durumlarda oluşan kamuoyu algısının telafisinin imkânsız olduğunu vurguladı. “Bazen algı olguyu kuşatır ve bir daha düzeltmeye gücünüz yetmez” diyen Bilgen, iddiaların doğru olması hâlinde etkin soruşturma ve yargılama ile sorumluların cezalandırılması gerektiğini, ancak gerçek dışı bir algı operasyonu söz konusuysa bunun süreçlere müdahale anlamına geleceğini ifade etti.
Özgür Özel’e uyarı
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in bazı belediye başkanlarına yönelik baskı iddialarına değinen Bilgen, “Bu, iki ucu pis değnek durumudur. Eğer iddialar doğruysa, parti bugüne kadar neden işlem yapmadı sorusu gündeme gelir. Bu da muhalefet liderini kendi partisi açısından zor duruma sokar” değerlendirmesinde bulundu.
“Yolsuzluk toplumsal çürüme yaratıyor”
Bilgen, Türkiye’de yolsuzluğun normalleştiğini belirterek, “Herkes ‘Ben yapıyorum ama sen de yapıyorsun’ modunda. Bu sadece siyaseti değil, ülkeyi çökerten bir toplumsal çürümedir. Değer yargılarını kaybetmiş bir toplumda kimin yönettiğinin, hangi rozetin takıldığının bir önemi kalmaz” dedi.
İstanbul Belediyesi ve yargıya müdahale iddiaları
Konuşmasında İstanbul Belediyesi ile ilgili dosyaların önümüzdeki dönemde gündemde daha fazla yer alacağına işaret eden Bilgen, bazı kişilerin “akçeli işler” ve hukuk sınırlarını zorlayan müdahalelerde bulunduğuna dair duyumlar aldığını söyledi. Yargıya müdahale meselesine de değinen Bilgen, “Kimden gelirse gelsin, yargıya müdahale Türkiye’yi zor duruma düşürür” dedi.
“Yargı siyasete göre karar vermez”
CHP davası üzerinden örnek veren Bilgen, “Yargı, ‘Bu karar Türkiye demokrasisine leke düşürür mü, piyasalarda olumsuz algı yaratır mı?’ diye düşünmez; sadece somut delillere bakar. Siyasetçinin görevi, kendi iç dengesini ve disiplinini sağlamaktır” ifadelerini kullandı.
Davalar hızla sonuçlandırılmalı
Bilgen, davaların yıllara yayılmaması gerektiğini belirterek, “Bu davalar hızlı biçimde sonuçlanmazsa sadece muhalefeti değil, iktidarı da yıpratır; siyasete olan güveni bitirir” dedi. Eylül ayı sonuna kadar hem CHP davasının hem de İstanbul Belediyesi dosyalarının neticelendirilmesinin önemine değindi.
“İspat mükellefiyeti esastır”
Cumhurbaşkanı başdanışmanına yönelik iddialar hakkında da konuşan Bilgen, “Böyle ciddi iddialar olur da ilgili kurumlar sessiz kalırsa bu, devlet yönetiminde zaafiyet yaratır. Eğer delil varsa gereği yapılmalı, yoksa bu bir yargısız infazdır” dedi. Hukukun temel kuralının iddia sahibinin ispat mükellefiyeti olduğunu hatırlatan Bilgen, “Aksi hâlde cevap verilmediğinde ‘Demek ki doğruymuş’ algısı oluşur ve bu, yargıya olan güveni zedeler” ifadelerini kullandı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ayhan Bilgen: Yargıya müdahale, kimden gelirse gelsin Türkiye’yi zor duruma düşürür!
Geçtiğimiz günlerde TYT Türk ekranlarında yayınlanan Siyaset Masası programına konuk olan eski milletvekili Ayhan Bilgen, Türkiye'deki siyasi ve yargı süreçlerini eleştirerek, sosyal medyada dosyaların ele alınışını kaygı verici buldu. Algı operasyonlarının kurumları tahrip ettiğini ve davaların hızla sonuçlanması gerektiğini vurguladı.
Geçtiğimiz günlerde TYT Türk’te yayınlanan Siyaset Masası programına katılan eski milletvekili ve siyasetçi Ayhan Bilgen, son günlerde Türkiye’deki siyasi gelişmeler ve yargı süreçlerine dair dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Bilgen, sosyal medyada bazı dosyaların ele alınış biçiminin kaygı verici olduğunu belirterek, “Bir dosyayla ilgili bu kadar ayrıntı biliniyorsa ve kamuoyuna sızmışsa, bu sürecin sağlığından ya da güvenliğinden söz etmek mümkün değildir” dedi.
“Algı operasyonları kurumları tahrip eder”
Bilgen, yürütme ve yargı organlarında kritik görevlerde bulunan iki ismin hedef alındığını belirterek, böyle durumlarda oluşan kamuoyu algısının telafisinin imkânsız olduğunu vurguladı. “Bazen algı olguyu kuşatır ve bir daha düzeltmeye gücünüz yetmez” diyen Bilgen, iddiaların doğru olması hâlinde etkin soruşturma ve yargılama ile sorumluların cezalandırılması gerektiğini, ancak gerçek dışı bir algı operasyonu söz konusuysa bunun süreçlere müdahale anlamına geleceğini ifade etti.
Özgür Özel’e uyarı
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in bazı belediye başkanlarına yönelik baskı iddialarına değinen Bilgen, “Bu, iki ucu pis değnek durumudur. Eğer iddialar doğruysa, parti bugüne kadar neden işlem yapmadı sorusu gündeme gelir. Bu da muhalefet liderini kendi partisi açısından zor duruma sokar” değerlendirmesinde bulundu.
“Yolsuzluk toplumsal çürüme yaratıyor”
Bilgen, Türkiye’de yolsuzluğun normalleştiğini belirterek, “Herkes ‘Ben yapıyorum ama sen de yapıyorsun’ modunda. Bu sadece siyaseti değil, ülkeyi çökerten bir toplumsal çürümedir. Değer yargılarını kaybetmiş bir toplumda kimin yönettiğinin, hangi rozetin takıldığının bir önemi kalmaz” dedi.
İstanbul Belediyesi ve yargıya müdahale iddiaları
Konuşmasında İstanbul Belediyesi ile ilgili dosyaların önümüzdeki dönemde gündemde daha fazla yer alacağına işaret eden Bilgen, bazı kişilerin “akçeli işler” ve hukuk sınırlarını zorlayan müdahalelerde bulunduğuna dair duyumlar aldığını söyledi. Yargıya müdahale meselesine de değinen Bilgen, “Kimden gelirse gelsin, yargıya müdahale Türkiye’yi zor duruma düşürür” dedi.
“Yargı siyasete göre karar vermez”
CHP davası üzerinden örnek veren Bilgen, “Yargı, ‘Bu karar Türkiye demokrasisine leke düşürür mü, piyasalarda olumsuz algı yaratır mı?’ diye düşünmez; sadece somut delillere bakar. Siyasetçinin görevi, kendi iç dengesini ve disiplinini sağlamaktır” ifadelerini kullandı.
Davalar hızla sonuçlandırılmalı
Bilgen, davaların yıllara yayılmaması gerektiğini belirterek, “Bu davalar hızlı biçimde sonuçlanmazsa sadece muhalefeti değil, iktidarı da yıpratır; siyasete olan güveni bitirir” dedi. Eylül ayı sonuna kadar hem CHP davasının hem de İstanbul Belediyesi dosyalarının neticelendirilmesinin önemine değindi.
“İspat mükellefiyeti esastır”
Cumhurbaşkanı başdanışmanına yönelik iddialar hakkında da konuşan Bilgen, “Böyle ciddi iddialar olur da ilgili kurumlar sessiz kalırsa bu, devlet yönetiminde zaafiyet yaratır. Eğer delil varsa gereği yapılmalı, yoksa bu bir yargısız infazdır” dedi. Hukukun temel kuralının iddia sahibinin ispat mükellefiyeti olduğunu hatırlatan Bilgen, “Aksi hâlde cevap verilmediğinde ‘Demek ki doğruymuş’ algısı oluşur ve bu, yargıya olan güveni zedeler” ifadelerini kullandı.
En Çok Okunan Haberler