SON DAKİKA

#Kadın Hakları

HABER DEĞER - Kadın Hakları haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kadın Hakları haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Dilber Alınak’ı darp eden saldırgana 17 yıl 4 ay hapis cezası Haber

Dilber Alınak’ı darp eden saldırgana 17 yıl 4 ay hapis cezası

Kürt siyasetçi Mahmut Alınak’ın ablası Dilber Alınak’a yönelik ağır saldırı davasında karar çıktı. Kars 1. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık Ekrem Aybi’yi “yağma”, “kadına karşı nitelikli şiddet” ve “hakaret” suçlarından 17 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırdı. Saldırı güvenlik kamerasına yansımıştı 80 yaşındaki Dilber Alınak, 9 Ağustos 2023’te Kars’ın Digor ilçesinde sabah yürüyüşü yaptığı sırada, eski AKP’li belediye meclis üyesi Ekrem Aybi’nin saldırısına uğradı. Dakikalarca süren şiddet sonucu ağır yaralanan Alınak’ın para, ziynet eşyası ve cep telefonu gasbedildi. Olay anı güvenlik kameralarına da yansıdı. Görüntülerde, Aybi’nin Alınak’a yaklaşarak yaklaşık 5 dakika boyunca darp ettiği, ardından yaralı kadını hastaneye götürüp olayı “trafik kazası” gibi göstermeye çalıştığı görüldü. Ancak kamera kayıtları gerçeği ortaya çıkardı. 17 yıl 4 ay hapis cezası 21 Ekim 2025’te görülen karar duruşmasında, Dilber Alınak’ın avukatı Sinan Erdağı ve sanık Ekrem Aybi hazır bulundu. Savcının esas hakkındaki mütalaasının ardından mahkeme heyeti, Aybi’ye 17 yıl 4 ay hapis cezası vererek hükmen tutuklanmasına karar verdi. Dilber Alınak uzun süre yoğun bakımda kaldı Saldırının ardından ağır yaralanan Dilber Alınak, Kars Harakani Devlet Hastanesi yoğun bakım ünitesinde entübe edildi. Günler sonra kontrollü olarak uyandırıldı. Doktorlar, Alınak’ın beyin kanaması geçirdiğini, vücudunda ödem oluştuğunu ve sağ gözünde kalıcı görme kaybı riski bulunduğunu açıkladı. Toplumsal ve uluslararası tepki Olay, Digor halkı ve kadın örgütleri başta olmak üzere ülke genelinde büyük tepki yarattı. Kars Barosu, HDP Kadın Meclisi ve Yeşil Sol Parti saldırıyı kınarken, Mahmut Alınak, ablasına yapılan saldırıyı “Digor’a yas çöktü” sözleriyle nitelendirdi. Avustralya vatandaşı olan Dilber Alınak’a yönelik saldırı, uluslararası kamuoyunda da yankı buldu. Avustralya hükümeti, Ankara üzerinden Türkiye makamlarıyla resmi temas kurarak dava süreci hakkında bilgi aldı. Olay, kadın hakları örgütleri ve insan hakları savunucuları tarafından “kadına yönelik sistematik şiddetin çarpıcı bir örneği” olarak değerlendirildi.

Ankara’da katledilen Başak Gürkan Arslan davasında ‘namus’ savunması Haber

Ankara’da katledilen Başak Gürkan Arslan davasında ‘namus’ savunması

5 yaşındaki çocuğunun önünde katledildi Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı 5’inci Ana Bakım Fabrika Müdürlüğü’nde mühendis olarak görev yapan Başak Gürkan Arslan, boşanma aşamasındaki eşi Barış Arslan ve kayınpederi Kudret Arslan ile konuşmak için gittiği evde çıkan tartışma sonucu bıçaklanarak öldürüldü. Cinayet, 5 yaşındaki kızının gözleri önünde gerçekleşti. Kudret Arslan ve oğlu Barış Arslan çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak Sincan Cezaevi’ne gönderildi. Kayınpederin ifadesi: “Bir anlık gözüm döndü” Kudret Arslan, savcılıktaki ifadesinde mal paylaşımı nedeniyle tartışma yaşandığını söyledi. Oğlunun olayla ilgisi olmadığını iddia eden Arslan, “Başak’ı oğlumu aldattığı için öldürdüm. Bir anlık gözüm döndü. Namusumu temizledim” dedi. Ailenin avukatından tepki Başak Gürkan Arslan’ın ailesinin avukatı Alperen Bektaş, tarafların anlaşmalı boşanma aşamasında olduklarını belirterek, “Hiçbir tazminat ya da nafaka talebi yoktu. Yalnızca çocuk için 500-600 TL’lik nafaka talebi vardı. Buna rağmen işlenen bu cinayet sapkın bir zihniyetin ürünüdür” dedi. “Planlı bir cinayet” Avukat Bektaş, Başak Gürkan Arslan’ın daha önce de şiddet gördüğüne dair bilgiler aldıklarını belirtti. Katliamın bir cinnet değil, planlı bir eylem olduğunu vurgulayan Bektaş, “Başak Hanım tek bir bıçak darbesiyle öldürülmedi. Vücudunda birden fazla darbe var. En ağır cezanın verilmesi için mücadele edeceğiz” diye konuştu.

Tepkiler dinmedi, Ozan Güven müzikal kadrosundan çıkarıldı! Haber

Tepkiler dinmedi, Ozan Güven müzikal kadrosundan çıkarıldı!

Son günlerde sosyal medyada yeniden gündeme gelen taciz ve şiddet iddiaları, sanat camiasında ciddi yankı uyandırdı. Özellikle Ozan Güven ve Ahmet Kural gibi isimlere yönelik eski davaların tekrar konuşulması, kamuoyunun tepkisini büyüttü. Bu gelişmelerin ardından Ozan Güven, yer alacağı “Yedi Kocalı Hürmüz” müzikalinden ayrıldığını duyurdu. Usta sanatçı Müjdat Gezen’in yönetmenliğinde sahneye konacak olan ve Çağla Şıkel ile başrolü paylaşacağı açıklanan müzikalde, Güven’in projeden ayrılması sosyal medyada da gündem oldu. Tepkilerin odak noktasında ise Ozan Güven’in eski sevgilisi Deniz Bulutsuz’a yönelik şiddet suçu yer alıyor. İstanbul 58. Asliye Ceza Mahkemesi, Güven’i “silahla kasten yaralama” suçundan 2 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırmıştı. Darp iddialarında kullanılan cisim ise abajur olarak kayıtlara geçmişti. Aynı davada Güven, “hakaret” ve “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından beraat etmişti. Deniz Bulutsuz da “basit yaralama” suçlamasından beraat etmişti. Kararın ardından Bulutsuz, sosyal medya hesabında yaptığı açıklamada, "Cezaevine gireceği günü bekliyorum. Kazandım." ifadeleriyle kamuoyuna mesaj vermişti. Bu gelişmelerin ortasında, sanat dünyasında ortaya atılan yeni taciz ifşaları ve kadın dayanışmaları, sosyal medya kullanıcılarının daha güçlü tepkiler vermesine yol açtı. Ozan Güven, geçmişte yaşadığı dava süreci ve güncel kamuoyu baskısı nedeniyle sahneye dönmeye hazırlandığı projesinden geri adım attı. Bu durum, sanat dünyasında yalnızca sanat değil, kişisel geçmiş ve toplumsal sorumlulukların da bir ölçüt haline geldiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Güven’in projeden ayrılığı, hem müzikali bekleyen izleyiciler hem de kadın hakları savunucuları açısından tartışmaların odağında kalmaya devam ediyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.